DOLAR

32,4258$% 0.33

EURO

35,1563% 0.69

GRAM ALTIN

2.387,03%0,22

ÇEYREK ALTIN

3.910,00%-1,61

TAM ALTIN

15.567,00%-1,62

BİST100

10.138,97%-1,37

BİTCOİN

฿%

LİTECOİN

Ł%

ETHEREUM

Ξ%

RİPPLE

%

a
Mehmet Yüce

Mehmet Yüce

09 Haziran 2024 Pazar

Karabağ Azerbaycan toprağıdır, başka statü kabul edilemez.

Karabağ Azerbaycan toprağıdır, başka statü kabul edilemez.
2

BEĞENDİM

ABONE OL

Azerbaycan topraklarını 30 yıl işgal altında tutan Ermenistan ikinci Karabağ Savaşında ağır yenilgiye uğraması sonucu Rusya’nın devreye girmesiyle üçlü deklarasyon imzalanarak sürekli ateşkes sağlanmıştı.

Azerbaycan’ın fedakarlıkta bulunmasını gereken bazı hükümleri de içeren bu anlaşmanın iki tarafa getirdiği yükümlülükleri galip devlet olan Azerbaycan yerine getirmesine rağmen, buna karşın Ermenistan sürekli yükümlülüklerine yerine getirmekten kaçınmıştır.

Başka bir değişle Ermenistan barışa giden yolda üstüne düşeni yapıp kalıcı barış yapılmasına katkı sağlaması yerine sürekli provokasyonlarda bulunarak başta Fransa olmak üzere dış güçlerin bölgeye müdahale etmesi için ortam yarattı.

Ermenistan’ın bu yönden adım atılması konusunda İran, Fransa ve kimi zaman da ABD tarafından cesaretlendirildi.

Bir nevi bu ülkelerin gazına gelen Ermenistan ise bölgenin barış ve istikrarını tehlikeye atacak şekilde terör kapsamına girecek eylemlerde bulundu.

Bir köpeğe patlayıcı bağlayarak Ağdama yönlendirmesi, Gürcistan’dan Bakü’ye uçan Azerbaycan Hava Yollarına ait bir yolcu uçağını sinyal karıştırıcı dalgalara maruz bırakılması bunlardan sadece iki örnek…

Barış sürecinin başlanması üzerine geçen üç yıllık süreçte Ermenistan provokasyon hareketlerini artarak devam ettirdi.

Buna karşı Azerbaycan sürekli sabır göstererek bir taraftan uluslararası kamuoyuna haklılığını anlatmaya çaba sarf ederken, diğer taraftan da Ermenistan’ı kesin barış anlaşmasını imzalaması konusunda ikna etmeye çalıştı.

Hatta kimi platformlarda Ermenistan başbakanı Paşinyan Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü kabul ettiğine ilişkin beyanlarda bulundu.

Tüm bunlara rağmen sözünde durmayan Ermenistan Karabağ Bölgesinde terör faaliyetleri sürdürmeye devam etti. Bu eylemlerini gizlemek için de uluslararası kamuoyunda Azerbaycan’ın Laçın yolunu kapatarak, hankend’i sakinleri açlığa mahkum ettiği yalanı yaymaya çalıştı.

Bununla yetinmeyen Ermenistan, Karabağ’da sözde cumhurbaşkanı seçimi yaptırdı. ABD ile ortak tatbikat icra ederek, Rusya’ya karşı bölgede ABD, Ermenistan ve İran işbirliğini sağlanması için çalışma başlattı.

Tüm bu provokasyonlarla birlikte Ermeni silahlı gruplarının Ahmedbeyli-Fuzuli-Şuşa yolu ile Hocavend ilçesinde inşa edilmekte olan tünel yoluna yeni döşedikleri mayının patlaması üzerine iki sivil vefat etti.

Olay yerine gitmekte olan polis aracına yönelik döşedikleri mayının da infilak etmesi üzerine 4 polis şehit oldu, 3 polis de ağır yaralandı.

Bu son hareket hem Azerbaycan halkının hem de Azerbaycan yönetiminin sabrını taşıyan son damla oldu. Bunun üzerine meşru savunma hakkını kullanan Azerbaycan Hankend’e yönelik “Lokal karakterli anti terör operasyon” başlattı.

Bu operasyonun hedefi üçlü deklarasyonda yer alan yükümlülüklerini yerine getirmeyen Ermenistan’la bir üç yılında daha heba olmaması için taahhüt edilen ancak Ermeni silahlı kuvvetlerince boşaltılıp Azerbaycan’a teslim edilmeyen yerleri teslim almak, Karabağ’daki sözde yönetimin kendini lavğ etmesini ve Ermeni çetelerin silahlarını bırakarak teslim olmasını sağlamaktır.

Zira Azerbaycan hedefine ulaşabilecek güçtedir.

Azerbaycan kamuoyu de buna hazırdır. Azerbaycan’ın başlattığı antiterör operasyonu uluslararası hukuka uygun olup, doğru zamanda ve doğru şekilde atılmış bir adımdır.

Bu operasyon yürütülür iken, Azerbaycan’ın Karabağ bölgesindeki yerel terörle mücadele tedbirleri sırasında sivil nüfus ve altyapı tesisleri hedef almayarak sadece askeri tesisleri ile silahlı güçleri hedef almaktadır.

Azerbaycan bu operasyon ile hedefine ulaşacaktır. Çünkü hem haklı ve hem de güçlü hem de uluslararası kamuoyu ikna olmuş durumdadır.

Türkiye her zaman olduğu gibi Azerbaycan’ın yanındadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BM’deki konuşmasında ifade ettiği gibi “Karabağ Azerbaycan toprağıdır, başka bir statü kabul edilmez”.

Gerektiğinde Türkiye tüm gücüyle “Şuşa Beyannamesi” hükmü gereği koşulsuz olarak stratejik müttefiki Azerbaycan’ın yanında yer alacaktır.

Bu karşın  ne İran, ne Fransa ne de ABD fiili olarak Ermenistan’ın yanında yer alır. Ermenistan’a tek başına ortada kalacaktır.

Azerbaycan toprağındaki Ermenistan destekli silahlı güçleri gayrimeşrudur, terör örgütüdür. Azerbaycan’ın başlattığı anti terör operasyonu ile Hankend’iyi terörden temizleyerek toprak bütünlüğünü sağlayacaktır.

Belki devamında tarihi kadim kent Hocali de gelecektir. Putin’in de ifade ettiği gibi, “Ermeni yönetimi Pragta imzaladığı belge ile Azerbaycan’ın Karabağ üzerindeki egemenliğini tanıdı.

Ermenistan yönetimi 1991 tarihli sınırları tanıdıklarını açıklayarak Karabağ’ın Azerbaycan’ın bir parçası olduğunu tanıdı.

Eğer Ermenistan Azerbaycan’ın Karabağ üzerindeki egemenliğini tanımış ise Karabağ’ın statüsünün tartışılmasının bir anlamı yok.”