ABD’nin Gazze’deki katliama sessiz kalması ve Netanyahu’ya destek vermesi kabul edilemez. En acısı ise, bu katliama Müslüman ülkelerin sessiz kalmasıdır.
ABD Kongresi’nin Gazze Kasabı Netanyahu’yu konuşma yapmak üzere davet etmesi derin bir demokratik zaaftır.
Azılı bir katilin söyleyecekleri, eylemleri kadar sabıkalı, zihniyeti gibi sakıncalıdır. Amerika eğer insan hakları, özgürlükler ve hukuk anlamında samimi olsaydı, Netanyahu’yu dinlemeye değil hesap sormaya çağırmalıydı.
Katliamlar karşısında sessizliğe bürünenlerin bu zulme çanak tuttuklarını kabullenmeleri gerekmektedir. Duyulması gereken Gazze’nin feryadıdır, kulak verilmesi gereken Filistin’in acısıdır. Soykırımcı bir caninin hezeyanları vicdanlar nezdinde ve hukuk önünde yok hükmündedir!
Dünya genelinde yaşanan bu trajedi karşısında, insanların sessiz kalması, insanlığın vicdanında derin yaralar açmalıdır.
Filistin halkının yaşadığı acılar, tüm dünyanın gözü önünde cereyan ederken, sessizlik ve duyarsızlık, zalimlerin ekmeğine yağ sürmektedir. Bugün, Gazze’de yaşananlar, yarın başka coğrafyalarda tekrar edebilir.
Adaletin, insan haklarının ve özgürlüklerin evrensel olduğu iddiasıyla hareket eden devletlerin, bu temel değerleri korumak için adım atmaları gerekmezmi.
Zulme sessiz kalmak, zulme ortak olmaktır. Gazze’deki çocukların, kadınların, masum insanların çektiği acılar, hepimizin vicdanında yankılanmalıdır.
Netanyahu’nun, ABD Kongresi’ndeki konuşmasında sivil insanların öldürülmediğini savunuyor.
Bu tür girişimler, sadece Gazze’deki zulmü meşrulaştırmakla kalmaz, aynı zamanda uluslararası toplumun vicdanını da zedelemektedir. Bu duruma karşı durmak, insanlık onurunun gereğidir. Sessiz kalmak, zulmün ve zalimlerin yanında saf tutmaktır.
2024 yılı itibarıyla, Gazze’deki sivil ölümler 10,000’i aşmış durumda.
Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşlar, Gazze’deki durumu kınamakla yetiniyor, somut adımlar atmıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze için uluslararası toplumu harekete geçirmeye yönelik birçok girişimde bulundu, ancak beklenen destek gelmedi.
Netanyahu’nun Amerikan Kongresi’nde konuşma yapması, insan hakları savunucuları tarafından sert bir şekilde eleştirilmelidir.
İslam İşbirliği Teşkilatı ve diğer Müslüman ülkeler, Gazze konusunda etkili bir duruş sergilemekten uzak kalması kabul edilemez.
Netanyahu’nun, Amerikan Kongresi’nde sözde meşruiyet araması, aslında bir insanlık suçunun perde arkasını gözler önüne sermektedir.
Anılarını kaleme almak için 77 yaşında senaryo yazarlığı öğreniyor
Senaryo Yazarlı Atölyesi’nde en genç üye 16, en yaşlı üye ise 77 yaşında Osmangazi Belediyesi’nin yeni senaristlerin ortaya çıkmasını sağlamak ve bu alana ilgi duyan Osmangazililere yeni bir hobi ve yeni bir iş fırsatı sunmak adına düzenlediği Senaryo Yazarlığı Atölyesi’nin en yaşlı üyesi olan 77 yaşındaki emekli avukat Gürhan Gökbayrak, 53 yıllık meslek hayatındaki anılarını yazıya dökerek senaryolaştırmak istiyor. Osmangazi Belediyesi tarafından Soğanlı Kültür Merkezi’nde düzenlenen Senaryo Yazarlığı Atölyesi’ne yaşlısından gencine Osmangazililerin ilgisi büyük oldu. 16 yaşından, 77 yaşına kadar her yaştan vatandaşın yer aldığı Senaryo Yazarlığı Atölyesi’ndeki derslerde, senaryo yazımı ile ilgili kavramlar, teknikler ve süreçler detaylı şekilde ele alınıyor. Senarist Derya Biçer tarafından verilen eğitimler ile katılımcılar, senaryo yazma tekniklerinden hikaye kurgusuna, karakter oluşturmadan sahne formatlarına, dizi senaryosundan film senaryosu yazmaya kadar başarılı bir senarist olmak için gereken tüm teorik ve pratik bilgiye sahip olabilecek. “53 yıllık meslek anılarımı yazmak istiyorum” Toplam 6 hafta sürecek olan Senaryo Yazarlığı Atölyesi’ne hiçbir bir dersi kaçırmadan devam devam eden 77 yaşındaki Gürhan Gökbayrak, azmi, çalışkanlığı ve idealistliği ile tüm kursiyerlere örnek oluyor. 19 Ocak 1971 yılında başladığı meslek hayatında 53 yılı geride bırakarak emeli olan Gürhan Gökbayrak’ın atölyeye katılma amacı ise meslek hayatındaki anılarını yazıya dökmek. Birkaç kez bunu başarabilmek adına çalışmalar yaptığını, ancak istediği gibi sonuçlanmadığını ifade eden Gökbayrak, “Bir avukat olarak anılarımı yazmak istiyorum. Bunu yapmak için birkaç teşebbüsüm oldu. Ancak sonuç istediğim gibi olmadı. Bir gün dolaşırken billboardlarda Osmangazi Belediyesi tarafından Senaryo Yazarlığı Atölyesi açılacağını gördüm. Hemen kaydımı yaptırdım. Gördüm ki kurstaki en yaşlı üye benim. Geçtiğimiz hafta hocamız bizlere bir ödev verdi. Bu ödevi yazarken, en yaşlı üye olduğuma da değindim. Derslerimiz hem öğretici hem de eğlenceli şekilde geçiyor. Eğitim bittikten sonra kısa bir süre tatil yaptıktan sonra anılarımı yazmaya başlayacağım. 53 yılın içine sığdığı uzun bir hikaye olacağına inanıyorum” dedi. “Senaryo Yazarlığı Atölyesi bizim için büyük bir şans” Senaryo Yazarlığı Atölyesi’nin en genç üyesi olan lise öğrencisi 16 yaşındaki Muhammet Ünsal’ın hayali ise konservatuvarda okumak. İlkokuldan bu yana tiyatro ile ilgilendiğini belirten Muhammet, “Şuanda da tiyatro eğitimlerime devam ediyorum. Hayalimde konservatuar okumak var. Senaryo yazarlı eğitimleri de bu hayalimi gerçekleştirme yolunda bana önemli katkı sağlayacaktır. Yazmış olduğum tiyatro metinlerimin yanı sıra sinema ve dizi senaryolarım var. Böyle bir eğitimin karşıma çıkmış olması benim için büyük şans oldu. Osmangazi Belediyesi tarafından Senaryo Yazarlığı
Atölyesi açılacağını gördüğümde çok mutlu oldum. Bu fırsatı bizlere sunduğu için Osmangazi Belediye Başkanımız Erkan Aydın’a ve tüm emeği geçenlere teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu. “Senaryo yazarlığı popüler bir meslek olacak” Senaryo Yazarlığı Atölyesi’ne beklentilerin üstünde bir talep olduğunu ifade eden Senarist Derya Biçer ise “En genç üyemiz 16, en yaşlı üyemiz ise 77 yaşında. Senaryo yazarlığına bu kadar ilginin olmasını iletişim çağında olmamıza bağlıyorum. Günümüzde dijital platformlar oldukça yaygınlaşırken, bütün dünya kanallarına da ulaşabilir olduk. Senaryo yazarlığı popüler bir meslek olacak. Çünkü insanın ve hikayenin bir sonu yok. Çağlar boyunca insanlar kendilerini hep yazarak anlatmışlar. Sinema devam ettiği sürece senaryo yazarlığı da devam edecektir” dedi.
Biber hasat şenliğinde konuşan Yenişehir Belediye Başkanı Ercan Özel, Yenişehir Biberinin marka olduğuna vurgu yaparak, “Biz bu markamızı daha da büyütmek için elimizden gelen katkıyı sağlayacağız” dedi.
Coğrafi İşaret Belgeli Yenişehir Biber hasadı başladı. Yenişehir Tarım İlçe Müdürlüğü, Yolören Mahallesi’nde Ramazan Ayer’in tarlasında hasat şenliği gerçekleştirdi. Etkinliğe, Yenişehir Belediye Başkanı Ercan Özel’in yanı sıra Bursa İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Acar, Yenişehir İlçe Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Akın, Yenişehir Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifi Başkanı Hakkı Çetin, Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Sadi Aktaş katıldı.
‘BİBERİMİZİN PAZAR PAYINI ARTIRACAĞIZ’
Hasat şenliğinde konuşan Yenişehir Belediye Başkanı Ercan Özel, “Türkiye’nin en verimli ovalarından biri olan Yenişehir ovası tarımda verimliliğiyle ön plana çıkıyor. Coğrafi İşaret Belgesi olan Yenişehir Biberi, bizim markamız. Biz Yenişehir Belediyesi olarak bu markamızı daha da büyütmek için elimizden gelen katkıyı sağlayacağız. Önümüzdeki aylarda düzenleyeceğimiz Altın Biber Festivali’nde geçmiş yıllardan farklı olarak üreticimizi ve biberimizi ön plana çıkaracağız. Hedefimiz biberimizin pazar payını artırmak ve marka değerini yükseltmek olacak. Burada aylarca çalışan emek veren üreticilerimize teşekkür ediyorum. Bu ürün bu kadar değerliyse, bu kadar muntazamsa çiftçimiz sayesindedir. Son günlerde biberimizin piyasa değerinin düşük olduğunu, çiftçilerimizin zor durumda olduğunu da görüyoruz. İnşallah gerekli önemleri alarak, üreticilerimizin kazancının artmasını sağlayacağız” dedi.
‘BİBER İHRACATI YÜZDE 50 ARTTI’
Bursa Tarım ve Orman İl Müdürü İbrahim Acar da biber ihracatının son yıllarda çok fazla arttığına vurgu yaptı. Acar, “Biber üretiminde dünyada dördüncü sıradayız. Bursa’da da 200 bin tona yakın biber üretimimiz var. Yenişehir’de 24 bin dekarlık bir ekim alanımız var. Geçen yıl biber ihracatımızda yüzde 50’lik artış oldu. Bursa’da da yaş meyve sebze ihracatında en fazla ihracatı yapılan ürünümüz biber. O yüzden biberimiz bizim için önemli. Bu üretim sezonunun da çiftçimiz için bereketli olmasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.
Yıldırım Belediyesi’nin gençlere ve eğitime desteği sürüyor. İlçeye kazandırdığı kütüphaneler ve çalışma salonlarının yanı sıra; deneme sınavları ve motivasyon seminerleri ile öğrencilerin yanında olan Yıldırım Belediyesi, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonrasında da ‘Tercih Danışmanlığı’ ile alanında uzman rehber öğretmenleri gençlerle buluşturuyor. Mümine Şeremet Uyumayan Kütüphanesi’nde saat 10.00-18.00 arasında hizmet veren Tercih Danışmanlığı Merkezi’ne başvuran öğrenciler, ücretsiz danışmanlık ve rehberlik desteği alarak, üniversite tercihlerini yapabiliyor. Gençlerin aldıkları sonuçlara göre en doğru tercihleri yapması amacıyla kurulan danışmanlık ofisi 4 gün boyunca devam edecek.
“GENÇLERİMİZİ DESTEKLİYORUZ”
Gençleri her zaman desteklediklerini vurgulayan Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Bizim belediyecilik anlayışımızda hizmet önceliği gençler ve çocuklarındır. Onlara yapılan her yatırım geleceğe dikilmiş bir fidandır. Gençlerimizi sınav sürecinde yalnız bırakmayıp üniversite tercih sürecinde, en doğru kararı verebilmeleri için danışmanlık hizmeti sağlıyoruz. İnşallah gençlerimiz, kendilerine en faydalı olacak, mutlu hissedecekleri üniversitelere ve bölümlere gidebilir. Onları mutlu görmek bizlerin en büyük motivasyon kaynağı” ifadelerini kullandı.
Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, 23 Nisan Mahallesi’nde vatandaşlarla buluştu. Vatandaşlara aşure ikram eden Şadi Özdemir, ardından bölgedeki semt pazarını gezdi. Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, 23 Nisan Mahallesi’ni ziyaret etti. Özdemir, eşi Nuray Özdemir ve başkan yardımcıları ile birlikte bölgede kurulan semt pazarındaki aşure ikramına katıldı. Aşure ikramında vatandaşlarla sohbet eden Şadi Özdemir, ardından pazarı gezdi. Esnafa “hayırlı işler” dileklerinde bulunan Şadi Özdemir, hallerini hatırlarını sordu. 23 Nisan Mahallesi sakinleri ile de görüşen Başkan Şadi Özdemir, talep ve önerileri dinledi. Mahallede 26 bin metrekarelik parkın yapımının sürdüğün hatırlatan Şadi Özdemir, “Kentimizdeki yeşil alanları artıracağız. Vatandaşlarımızın, çocuklarımızın sosyalleşebilecekleri alanlar kuracağız. Mutlu bir kentte yaşamaları için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Başkan Şadi Özdemir, semt pazarında dolaşırken vatandaşlarla bol bol fotoğraf da çektirdi.
News
