a

Kripto Paranın Gerçek Yüzü

Kripto para piyasası pek çok hukuksuzluğa kapı açmıştır. Özellikle geçtiğimiz on yılda tüm dünya bunu tecrübe etmiştir

https://haberyum.com/wp-content/uploads/2023/08/masal-bahçe.png https://haberyum.com/wp-content/uploads/2023/10/134X550.jpg

Kripto para piyasası pek çok hukuksuzluğa kapı açmıştır. Özellikle geçtiğimiz on yılda tüm dünya bunu tecrübe etmiştir.

Küreselcilerin desteklediği bu piyasa yüklü miktardaki paraların diledikleri gibi yasadışı bir biçimde transferlerini gerçekleştirmelerine olanak sağlamaktadır.

Pekçok belirsizliklerle beraber hala daha Bitcoin mucidi bilinmemektedir. Satoshi Nakamoto diye bilinen şahıs bile gerçek kimliği hala daha bilinmemektedir.

Belki de geleceğin bir para birimi olarak tasarlanmış olsa da daha sonradan amacından sapmış her önüne gelen bir kripto para oluşturmaya başlamıştır şu anda bilinen resmi olarak 12.954 adet kripto para mevcuttur.

Dolandırıcılığa açık bir kapı olan bu piyasa yatırımcıların sadece para kazanma olarak gördüğü bir piyasadır. Bu pazarda bilinçli yatırımcı yok denilebilecek kadar azdır.

Her gün onlarca kripto para oluştururken onlarca da kripto para hayalet bir şekilde kaybolmaktadır. Doğrudan dolandırıcılığa açık bir kapı olan sahte güven endeksleriyle Yatırımcıları teşvik eden bu sistem her ne kadar büyük bir Pazar edilmiş olsa da ulus devletler tarafından karşı çıkılmaktadır.

Deep web olarak adlandırılan internet ortamında dahi devletler kontrolü sağlayamazken tamamen sanal olan bu sistemin kontrolü imkansızdır.

Bu piyasanın kontrolü madden imkansızdır.Her şahıs kendi adına sınırsız sayıda kripto para oluşturabiliyor. Burada merkeziyetsizlik olduğundan sunucu veri tabanıyla alım satım yapan işletmelerin hangi ülkede ne şekilde işlem yaptığı borsa piyasası gibi belli değil bunun tek bir yolu tüm dünya ülkelerinin bir araya gelip ortak bir karar almalıdır ki buda mümkün değildir.

  Tüm dünya tecrübe etmiştir ki hem kripto para olarak hem de sunucu alt yapısıyla alım satım yapan işletmelerin yatırımcıları dolandırılması pek çok kez görülmüşdür.Suçlu iadelerinde bile ülkelerin anlaşmazlıkları olurken , İsviçre gibi ülkelerin bir şekilde reel olan ulus paralarını yasadışı yollarla kaçırıp güvence altına alırken tüm dünyanın bu piyasa için anlaşması imkansızdır.

Hangi web tabanı olursa olsun ulus devletlerinin buradaki verilere ulaşması imkansızdır. Yatırımcıları sadece yerli olan weblere dahi yönlendirme olsa gelirinin kontrol altına alınmasını istemeyen yatırımcılar deep web üzerinden yabancı kanallarla çalışmaya devam edecektir.

İktisadi piyasada tüm ülkelerin para birimlerinin değerleri uluslararası pazarda matematiksel ve istatistiksel yöntemler değerlendirilebilirken kripto para değerleri sözde arz ve talep üzerinden değerlendirilmektedir. Bu değerlendirme iktisadi açıdan mümkün değildir çünkü hangi kripto paradan ne kadar üretildi piyasaya ne kadar arz edildi sözde değerlendirme için ne kadar kripto para yakıldı resmi olarak tespit edilememektedir. Aslında tiyatro hep aynıdır piyasadan yatırımcılar toplanır yatırımlar alındıktan sonra değer düşürülür resmi olmayan küçük kripto para piyasasında ise satışlar gerçekleştirdikten sonra para hayalet olur.

Aynı Amerika’da satılan squit Game token kripto paraları bir gecede 3.380.000 $ vurgun yapması gibi

Bunun yanı sıra yapılan bu yatırımlardan hem devletimiz hem diğer dünya devletleri vergi kaybına uğramaktadır ve haksız kazanca sebep vermektedir.

Kolay yoldan para kazanmak isteyen yatırımcıları kolayca düşebileceği tuzaklı bir piyasadır.

Haksız kazançlarıyla yurtdışına para kaçırmak isteyenlerin yeni trendi olmuştur . Piyasadaki dolaşımda olan parayı dahi alım satım işlemleri ile etkileyen ve yurtiçi dövizin yasa dışı yollarla ülkeden çıkaran yurt içi dövizin rezervinin O hesaplanmasına bile engel olup hata terimini arttırmaktadır.

Özetle dijital parayla kripto parayı ayırt etmemiz gerekiyor.Parayı sadece devletler belli kanun ve kurallar çerçevesinde oluşturabilir. Serseri bir mayın olan bu piyasayla mücadele edip değil yasallaşmayı tedavülden dahi kaldırılmalıdır.

Öncelikle kriptoların manipülasyona açık olasından başlamak istiyorum.

Habertürkün Eylül 2021 tarihli haberine göre; bazı haber aanslarına walmartın 1 ekimden itibaren Litecoin ile ödeme kabul edeceğine dair haberler servis ediliyor. Ardından bu haber yalanlanana kadar geçen 25dakikalık sürede Litecoin tam %33 değer kazandı, bitcoin 2000 dolar kadar düştü ve buna benzer hareketlenmeler yaşandı. O esnada toplam 2 trilyon dolardan fazla olan kripto piyasasının 120 MİLYAR dolarlık bir dalgalanma yaşaması Kriptonun manipülasyona ne kadar açık olduğunun en net göstergelerinden biridir.

Bununla birlikte Elon musk’ın Doge spekülasyonunu zaten biliyorsunuzdur. Bunun gibi sayısız örnek verilebilir.

Şimdi kripto ve enerji konusuna değinmek istiyorum. Bunun için 2019 yılında Habertürk ün bir haberinden örnek vereceğim.

İranda camilerden elektrik fatura ücreti alınıyor yani devlet bunu sübvanse ediyor. Bunu bilen sözde girişimciler camileri mesken tutuyor ve düzeneği kurup bitcoin üretmeye başlıyor. İran enerji bakanlığının açıklamasına göre bu sebeple Bir ayda ülkenin enerji türekitimi %7 artıyor.

Yine raporlara göre o tarihte sadece 12-13 bin dolar olan bir adet bitcoin üretmek için kullanılan enerjninin maliyeti 24 adet hanenin yıllık enerji kullanımına denk geliyor.

Küresel ölçekte bakarsak kripto üretimi için kullanılan eneri miktarı Portekizin Cezayirin İsviçrenin yıllık enerji tüketim mitarına denk gliyor.

Burada Ülkemizi etkileyen ana unsur enerji ithalatı yapan bir ülke olmamız. Yıllık yaklaşık 80 milyar dolar enerji ithalatı yaptığımız için oluşan cari açığın olumsuz etkilerini hepimiz görüyoruz. Şu anki normal günlük hane tüketimi ve sanayi tüketiminin önünümüzdeki sene 110 milyarın üzerine çıkacağı ve her sene daha da artarak devam edeceği öngörülüyor.

Bir başka olumsuz tarafı da krito paraların belirli topluluklarda kullanılacak şekilde üretilebilmesidir. Yani bir sosyal ağda veya bir oyunda kullanılacak şekilde üretilebilmesidir. Bu şekilde kısıtlama getirilebilmesi büyük şirketlerin kendi kripto paralarını değerini arttırmak için manipülasyonlar yapmasına, piyasada bugünkü dolar hegemonyası gibi bir şirket parası oluşmasına yol açar. Bu da her ülkenin kendi para birimiyle ithalat ihracat yapmasının doğruluğunu savunan bizlerin kripto paraların yasallaşmasına karşı çıkması için yeterli bir sebeptir. Çünkü bu şekilde tekelleşme büyük şirketleri büyütürken küçük şirketleri küçültür, küresel ekonomide zengini daha zengin fakiri daha fakir yapar.

 Akabinde kripto para üretmek için kullanılan grafik kartlarından bahsetmek istiyorum. Bunun için NTVnin bir programına konuk olan Doğuş Medya Grup Dijital Medya Direktörü Can Birsay’ın da dediği gibi 2009 yılında üretilen ilk bitcoinden sonra bu iş için kullanılan grafik kartlarının fiyatları hızlı ve kontrolsüz şekilde artıyor. Bu da küresel olarak teknoloji endüstrisinde bir enflasyona yol açıyor.

Son olarak bir konudan daha bahsetmek istiyorum. Uzmanlar kripto paraların toplam piyasa değerinin 3-4 trilyon dolara çıkacağını tahmin ediyorlar. Bu da şu an küresel piyasadaki toplam yaklaşık 37 trilyon dolar olan para miktarının 1/10una denk geliyor. Öyle düşünün etrafınızdaki on insandan birinin kontrol edilemeyen, takip edilemeyen biri olduğunu düşünsenize. Bu kaostan başka bir şey değildir. Yani kripto varlıklar veya paralar küresel ekonomiyi kaosa sürüklemekten başka bir işe yaramaz.

Takibi mümkün olmayan deep web gibi yerlerde kullanılmak için üretilen bu şeyin yasallaştırılması reel piyasada dengesizliklere, usulsüzlüklere yol açar.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Sıradaki haber:

Teknoloji Sevdalıları ve Yatırımcıları