32,1978$% -0.12
34,9932€% -0.02
2.414,58%0,14
3.905,00%-0,13
15.621,00%-0,11
10.400,48%-0,77
฿%
Ł%
Ξ%
%
Dedesi ve babasından tahta kaşık yapmanın inceliklerini öğrenen 73 yaşındaki Sabri Özşahin, 13 yaşından beri kayın, zeytin ve şimşir ağaçlarına şekil vererek tahta kaşık ve tarak üretimi yapıyor.
Bitlis’in Ahlat ilçesinde bu yıl 949’uncusu kutlanmaya başlanan Malazgirt Zaferi aktifliklerine katılan Sakaryalı kaşık ustası Sabri Özşahin (73), 60 yılını bu mesleğe verdiğini söyledi. Ahlat’taki aktiflik alanında açılan çadırda kaşık üretimi yapan Özşahin, kel başa şimşir tarağın sırrını da açıkladı. Dededen babadan kalma mesleği ilerlemiş yaşına karşın devam ettirmeye çalıştığını tabir ederen Özşahin, “60 yıldır bu işi yapıyorum. Dededen babadan daha öte ustalarımız Hoca Ahmet Yeseviye dayanır. Hoca Ahmet Yesevinin çırakları vardı köyümüzde o tarihten bu yana bu iş devam eder. Taraklının dört köyü yüzde yüzü bu işi yapar. Fakat elde yapan yok artık bizim nesil son oldu. Çırak yetiştiremiyoruz. Bizim zamanımızda okul falan yoktu. Biz devamlı dedelerimizin babalarımızın yanında çalışırdık. Bu çalıştığımız yerin ismi da kaçık odası diye bir yerdi. Genelde kaşıklarımızı şimşir ağacından yaparız. Bu ağacın özelliği bakteri almaz ve üretmez. Şimşir kaşıkla yemek yiyen beşerde kesinlikle mide rahatsızlığı olmaz. Tarihten bu yana kel başa şimşir tarak derler. Zira şimşir tarak kullanan beşerde saç sorunu olmaz. Başta elektriklenme, kepeklenme ve migren olmaz. Zira şimşir ağacının içi yağlıdır. Devamlı olarak kullanıldığında saçların tabanına salgı verir. Saç dökümünü önler” diye konuştu.
Annesini konuta kapatıp satırla rehin alan gence polis operasyonu