Korona virüsün en çok mutasyona uğrayan genleri bulundu

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyoistatistik ve Tıbbi Bilişim Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aslı Suner Karakülah ile İzmir Biyotıp Genom (İBG) Merkezinden bir küme araştırmacı, korona virüsün en çok mutasyona uğrayan genlerini belirledi. 6 kıtada farklı ülkelerdeki hastalardan toplanan toplam 30 bin korona virüsü genom bilgisi üzerinde yaptıkları çalışmalar hakkında EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak’a bilgi veren Doç. Dr. Karakülah, “İstatistik ve biyoinformatik tahlillerimiz sonucunda; bilhassa virüsün çoğalmasından sorumlu RdRp ile Nsp14 genlerindeki ve virüsün akciğerlere tutunmasından sorumlu Spike proteininde muhakkak mutasyonların olduğunu belirledik” diye konuştu.

Dünyayı tesiri altına alan korona virüsü salgınında hasta sayısı her geçen gün artarken, ortalarında Ege Üniversitesinin de bulunduğu kimi özel ve kamu kuruluşları aşı çalışmalarını süratle sürdürüyor. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyoistatistik ve Tıbbi Bilişim Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aslı Suner Karakülah ile İzmir Biyotıp Genom (İBG) Merkezinden bir küme araştırmacı, hem aşı çalışması yapan hem de klinik araştırmalar yürüten bilim insanlarını yakından ilgilendiren bulgulara ulaştı. Araştırma grubu, 6 kıtada farklı ülkelerdeki hastalardan toplanan toplam 30 bin korona virüsü genom bilgisinin yer aldığı “Tüm İnfluenza Verilerinin Paylaşımı Global İnisiyatifi” (GISAID) verileri üzerinde yaptıkları çalışmalar sonucunda, elde ettikleri bulguları, EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, tıp fakültesi ve hastane yönetimiyle paylaştı.

En çok mutasyona uğrayan genler bulundu

Doç. Dr. Aslı Suner Karakülah, İBG araştırmacıları Dr. Öğretim Üyesi Yavuz Oktay, Doç. Dr. Gökhan Karakülah ve doktora öğrencisi Tabiat Eskier, virüsün belirlenen değişimlerinin, virüs genleri üzerinde tıpkı oranda dağılmadıklarını ve virüsün kimi genlerinin başkalarına göre daha çok değişime uğradığını belirledi.

Bulgular ortasında, korona virüsü genomunda zamanla biriken değişimlerin pandemi evreleri boyunca farklılık gösterdiğinin de yer aldığını söyleyen Egeli bilim insanı Doç. Dr. Karakülah, “Virüsün kendi kendisini kopyalamasında rol oynayan RdRp ve Nsp14 genleriyle akciğerlere tutunmasından sorumlu Spike proteininde gerçekleşen mutasyonlara baktık. Bu mutasyonları taşıyan virüslerde yayılım suratının daha yüksek olduğunu ve dolayısıyla bulaşıcılığının da daha fazla olabileceğini öngörüyoruz. Bu da bize, korona virüsün değişkenliği ve beklenen bulaşıcı etkileri üzerinde öngörüde bulunmamızı sağlıyor” dedi.

“Mutasyonların hastalık üzerine muhtemel etkilerinin aydınlatılabileceğini düşünüyoruz”

Elde ettikleri verilerle ilgili hazırladıkları makalelerin dünyada saygın bilim dergilerinde yayınlandığını dile getiren Doç. Dr. Karakülah, “Eğer bu mutasyonları taşıyan virüsler varsa o zaman bize bulaşıcılık konusunda erken ikaz sistemi üzere ikazlar verebilecek. Hastanelerin atık sularında ya da toplu ulaşımda sürüntü yoluyla örnek alındığında burada elde edilen verilerde RdRp, Nsp14 genleriyle Spike proteinindeki mutasyon taşıyan virüsler varsa o zaman bunların kimilerinin daha bulaşıcı olabileceği ve daha süratli yayılım gösterebileceği sonucuna varabiliyoruz. Bizim elde ettiğimiz bulgular, GISAID data tabanına mart ayından buyana güncellenerek, dünya çapındaki araştırmacıların yüklediği genom verilerinden yola çıkarak elde ettiğimiz bulgular. Bulgularımız istatistik ve biyoinformatik tahlil sonuçlarına dayanıyor. Klinik verilerin de bu bulguların içine entegre edilmesiyle mutasyonların hastalık üzerine mümkün etkilerinin aydınlatılabileceğini düşünüyoruz” diye konuştu.

“Daha aktif önlem alınmasını sağlayacak”

Çalışmalarından dolayı Doç. Dr. Karakülah’ı tebrik eden Rektör Budak, şöyle devam etti:

“Bu çalışmalar alanda araştırma yapan bilim beşerlerine ışık tutacak nitelikte. Klinik araştırma yapan bilim insanları, virüsün onlarca mutasyonunu incelemek yerine, araştırma grubunun işaret ettiği mutasyonlara ağırlaşarak önemli ölçüde zaman kazanacak. Ayrıyeten, saha çalışmalarından elde edilecek sonuçlardan yola çıkılarak daha aktif önleyici önlemler alınabilecek. Araştırma grubunu tebrik ediyorum, maddi ve manevi olarak her zaman yanlarında olduğumuzu bir kere daha vurgulamak istiyorum.”