Zühtü Arslan’dan Soylu’ya cevap: Eleştirmek için önce metni okuyup anlamak gerek

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Anayasa Duruşması’nın “Karayollarında toplantı ve şov düzenlenemez” kararını iptal etmesine tepki gösteren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, eylül ayının ortasında Anayasa Duruşması Başkanı’na Zühtü Arslan’a “Madem özgür bir ülkeyiz, ana caddelerde, sokaklarda özgürce yürüyüş hakkının ortadan kaldırılmasını onayladınız. Polis müdafaası almana gerek yok. Bisikletinle işe git gel bakalım. Anayasa Duruşması Başkanı’na söylüyorum kendi otomobilimle tek başına gitmeye ben varım sen var mısın?” demişti. AYM Başkanı Zühtü Arslan ise bu sözlere Mevlana’nın yapıtı Mesnevi’den alıntı yaparak “İnsan, dilinin altında kapalıdır. Bu dil, canın kapısına perdedir” diyerek cevap verdi.

Anayasa Duruşmasına kişisel müracaatın kabulünün 8. yılı nedeniyle, “İnternet Çağında Temel Hak ve Özgürlüklerin Korunması” bahisli sempozyum düzenlendi. Sempozyumun açılış konuşmasını yapacağı duyurulan Anayasa Duruşması Başkanı Zühtü Arslan, kayınpederi Derviş Tarakçı’nın vefatı nedeniyle açılışa katılamadı.

“AYM KARARLARI ELEŞTİRİLEBİLİR”

Başkan Arslan isim vermeden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun sözlerine şu şekilde cevap verdi: “Daha önce birçok sefer tabir ettiğim üzere yargı kararlarının eleştirilmesi de tabir özgürlüğü kapsamındadır. Yargı kararları, bilhassa Anayasa Duruşması kararları, kutsal metinler değildir. Eleştirilebilir, dahası eleştirilmelidir. Bundan en fazla kurumsal olarak kararları eleştirilen yargı kurumu faydalanır.

Birincisi rastgele bir metni eleştirmek için öncelikle onu okuyup anlamak gerekir. Bu yargı kararları için de geçerlidir. Daha kararın münasebeti bile yayımlanmadan büsbütün varsayımlar üzerinden yapılan yahut yayımlandıktan sonra okunmadan yöneltilen eleştiriler kamuoyunu yanlış bilgilendirme ve yönlendirme sonucunu doğurmaktadır. Kararlara yönelik birtakım eleştirilerden görüyoruz ki kararlarımız okunmadan, bazen de okunduğu halde gereğince anlaşılmadan eleştirilmektedir. Halbuki sağlıklı bir tenkit, okumayı ve okunanı gerçek anlamayı gerektirmektedir. Aksi takdirde kararda söylenmeyenler, söylenmiş üzere gösterilebilmektedir.

“KARARDAN ÇOK KARARI VERENE ODAKLANMAK YARAR GETİRMEZ”

İkinci olarak tenkidin eleştirilenler bakımından etkili ve yararlı olabilmesi büyük ölçüde kullanılan üsluba bağlıdır. Birçok sefer ‘nasıl’ söylediğiniz, ‘ne’ söylediğinizin önüne geçer. Hiç şüphesiz üslup ya da söz usulü da söz özgürlüğünün teminatı altındadır. Elbette herkes dilediği üslubu tercih etmekte serbesttir. Lakin yargı kararından çok kararı verenlere odaklanan ve tenkit ötesine geçen sözlerin yarar getirmeyeceği, çünkü eleştiriyi mecrasından uzaklaştıracağı açıktır.”

Zühtü Arslan, kullanılan dilin kimliği ve kişiliği yansıttığını, Mesnevi’de Mevlana’nın, “İnsan, dilinin altında batındır. Bu dil, canın kapısına perdedir. Bir rüzgar perdeyi savurunca, evin içindeki sır bize aşikar olur.” dediğini aktardı.

Arslan, sözlerini şu şekilde noktaladı “Sonuç olarak Anayasa Duruşması, Anayasa’nın ve kanunların kendisine verdiği görev ve yetkiler kapsamında, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel hak ve özgürlükleri garantiye alan demokratik hukuk devleti niteliğini muhafazaya çalışıyor. Görevini en iyi şekilde yerine getirmek için de gayret gösteriyor. Bu vesileyle buradan kamuoyuna bir davette bulunmak istiyorum. Anayasa Duruşması’na katkı yapmak istiyorsanız, lütfen kararlarımızı eleştirin. Eleştirileri sahiden dikkate alıyor ve kıymetlendiriyoruz.”

SOYLU NE SÖYLEMİŞTİ?

AYM NE KARAR VERMİŞTİ?

Bağımsız Maden-İş Sendikası’nın 2911 sayılı Toplantı ve Şov Yürüyüşleri Kanunu’nda yer alan “Şehirlerarası kara yollarında şov yürüyüşleri düzenlenemez” ibaresinin iptal edilmesiyle ilgili itirazını haklı bulan Manisa 1. Yönetim Duruşması mevzuyu Anayasa Duruşması’na taşımış, Yüksek duruşma düzenlemeyi Anayasa’ya muhalif bularak iptal etmişti. Süleyman Soylu da bu karara “Anayasa Duruşması karar veriyor. FETÖ’cüler girsin, PKK’lılar girsin ne olacak. Anayasa Duruşması Başkanı’na buradan söylüyorum. Madem özgür bir ülkeyiz, ana caddelerde, sokaklarda özgürce yürüyüş hakkının ortadan kaldırılmasını onayladınız. Polis müdafaası almana gerek yok. Bisikletinle işe git gel bakalım. Anayasa Duruşması Başkanı’na söylüyorum kendi otomobilimle tek başına gitmeye ben varım sen var mısın?” diyerek tepki göstermişti.