
Yunan Ortodoks Kilisesi Sinodu’ndan yapılan yazılı açıklamada, “Yunan Kilisesi Sinodu, İstanbul’daki kutsal Ayasofya mabedi, büyük Ortodoks kilisesinin camiye ve Müslüman diyanetin ibadet noktasına dönüştürülmesinden dolayı hayal kırıklığını, kararlı protestosunu ve telaşını söz ediyor. Bu dönüşümle, bu anıt bir kültürel mekandan ayırma ve bölme mekanına dönüşüyor” tabirlerine yan verildi.
Hiçbir asrî ve postmodern çok kültürlülük kavramının, Hıristiyanlığın üstün iyilik ve sıklık kavramının bu denli bariz bir şekilde tabir edildiği bir anıt inşa etmediğini kaydeden kilise, ‘anıtın müze olarak uygar bir şekilde tarafsız kullanılmasından vazgeçişin kültürel mekanı ganimet ve fetih sembolüne dönüştürmeye çalışmak’ olduğunu belirtti.
Açıklamada, “Avrupa kültürünün, birlik ve barış içinde bir arada hayatın sembolü olan ürününün mikro-politik amaçlar ve iç siyasi emeller uğruna bir araç ve tek bir diyanetin ibadet noktası olarak kullanılması, komşu ülkenin yönetimi tarafından medeniyet açığının bir tezahürüdür ve Avrupa’nın barış, uzlaşı ve çeşitliliğe hürmet ilkelerinden uzaklaşmadır” denildi.
Ayasofya statüsünün değiştirilmesi kararının iptali için tüm ruhani dünyanın, Hıristiyan mezhep ve öteki kiliselerin, hükümetlerin ve halklar, kültürler ve dinler arasında barışı, birlikte yaşamayı ve işbirliğini koruyan memleketler arası örgütlerin ‘uyanış ve uyanıklığına’ gereksinim olduğu tabir edilen açıklamada, “Bu amaçla Yunan Kilisesi, anıtın eski haline getirilmesi ve tekrar münâsib şekilde kullanılması çağırısıyla derhal milletlerarası adımlar atıyor” diye kaydedildi.