Taner Ölmez’den hayranlarına toplumsal medya sözü!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Mucize Tabip serisinin setinde çalışmalara başlandı. Fox TV ekranında yayınlanmakta olan serinin 2. dönemi büyük bir heyecan ile bekleniyor… Sinem Ünsal ile Taner Ölmez, seri setinden instagram üzerinden canlı yayın ile hayranlarının önüne çıktı.

Bir epey keyifli ve enerjilerinin yüksek olduğu görülen iki ünlü isim, neşeli halleriyle de göz doldurdu. Sinem Ünsal, “Nazlı daima olduğun üzere kal. Ben Nazlı’yı seviyorum ve Nazlıcıyım. Biraz duygusal davranıyor fakat o da Nazlı’yı Nazlı yapan özelliklerinden” diye konuştu.

Gülmekten çekemedikleri çok sahne olduğunu belirten ikili, bazen sonların bozulduğunu, kayışın koptuğunu ve uzun sahneler sonrasında çok güldüklerini belirtti.

Ali Vefa karakterinin en çok kendisini etkileyen döneminin çocukluk yılları olduğunu belirten Taner Ölmez, hem ağabeyinin ölümü hem de ailesini kaybedişinin bu karakterde kendisini en çok etkileyen şeyler olduğunu söz etti.

Taner Ölmez ile Sinem Ünsal’a “Oyuncu olmasaydınız, ne olmak isterdiniz?” sorusu yöneltildi. Taner Ölmez, aşçı olmayı isteyebileceğini, Sinem Ünsal ise avukatlığı çocukken düşündüğünü belirtti.

Toplumsal medyada çok paylaşım yapamadıklarını belirten iki ünlü isim, yoğunlukları nedeniyle toplumsal medyaya fotoğraf koymanın akıllarından çıktığını anlattı. Taner Ölmez, yakında şık selfie fotoğraflarının geleceğini tabir etti.

İzleyiciler en çok da 2. serinin ne zaman başlayacağını merak etti. Taner Ölmez, bunun biraz zaman alabileceğini ve net bir tarihin zahir olmadığını söyledi. Sinem Ünsal ise, “Çekiyoruz önemli olan bu. Bir şekilde yayınlanacak” tabirini kullandı.

Ali Vefa karakterini canlandırırken zorlandığını da itiraf eden Taner Ölmez, bayağı terlediği sahnelerin olduğunu, çekimlerin kendisi için kolay geçmediğini söyledi. Sinem Ünsal da, Nazlı karakteri ile Ali Vefa’ya nasıl yaklaşacağını ilk bölümlerde pek de bilemediğini ve bu hususta biraz ıstırap yaşadığını anlattı.

Seride en çok Latince tabirler nedeniyle zahmet yaşayan ikili, hekimlerin diline vakıf olmadıkları için bunun bir dezavantaj olduğunu belirttiler.