Yabancıların bilhassa de Türk ailelerin çocuklarını kolay kolay ellerinden alan Fransa’da bir çift, 2019’dan beri iki torunu geri alabilmek için hukuk çabası veriyor.
Çocukların dedesi ve anneannesi Cengiz ve Güner Durmuş çifti için her şey 2015 yılında başladı. Aslen Trakyalı olan çiftin kızları 3 yıllık şiddetli geçen bir evlilikten sonra boşandı. Boşandığı periyotta gebe olan genç bayan ikinci çocuğunu yalnız doğurdu.
DEVLET ÇOCUKLARI DEDE VE ANNEANNESİNE VERMEDİ
İçinde bulunduğu duygusal şokun üstesinden gelemeyen genç anne, çocuklarını tek başına yönetim etmekte zorlandı. Bu nedenle, Cengiz ve Güner, kendi çocuklarına yönelik tecrübelerine dayanarak devreye girer ve kızlarına yardım eder. Bu halde, dede Cengiz torunlarını okula götürür anneanne ise onlara yemek hazırlar. Çocuklar yeterli bir formda büyür ve olağan gelişirler.
Ancak toplumsal hizmetlere yapılan bir ihbar sonrasında her şey değişir. 2018’de bir prosedür başlatılır ve çocukların velayeti anneden alınır. Birinci başlarda çocuklar farklı kent ve yurtlara yerleştirilir daha sonra 2019’da da korucu aileye verilir. Bunun üzerine Cengiz ve eşi, 2019’un sonunda, çift olarak torunlarına hami aile olabilmek için toplumsal hizmetlere başvururlar fakat talepleri “anne ile irtibatlı olacakları münasebeti ile” reddedilir.
ÇOCUKLAR ÇOK MUTSUZ VE MESKENE DÖNMEK İSTİYORLAR
Bunun üzerine çok yavaş işleyen bir hukuk sisteminden ötürü ve her geçen gün çocukların daha da mutsuz olduğunu görerek Adalet bakanlığına başvursalar da yeniden olumsuz karşılık alırlar. Çocukların çok mutsuz olduğunu ve meskene dönmek istediklerini anlatsalar da yeniden tüm kapılar kapanır.
Aynı vakitte Cumhurbaşkanı Macron’a da ulaşmaya çalışan dede, aldığı karşılık karşısında şoke olur. Macron’un kabinesi ona “adalet sistemine güvenmesi gerektiğini” anlatır. Her gün çocuklarının hasretiyle yanan dede ve anneanne, çocukların hasretine dayanamaz duruma gelmiştir. Ziyaretler bile çok kısa sürmektedir. Birden fazla vakit görüşmeler, “anne ile görüşmesinler” diye toplumsal hizmetler eşliğinde yapılır.
Bu kararları bir türlü anlayan Cengiz Durmuş, kendisinin uygun bir baba olduğunu ve başka çocuklarını uygun yetiştirdiğini söz ederken, kızının kuvvetli bir evlilikten sonra depresyona girdiğini ancak asla torunlarına şiddet uygulamadığını söyler. Esasen mahkeme sürecinde de anne şiddetten çok “çocuklara bakmamama”la suçlanır.
Torunlarının artık ailelerini görememesi ve konuta dönmek istemelerinin yarattığı travmaya dikkat çekerek, “Niye aileye yakın olanlara değil de yabancılara teslim edilsin?” diye sorarlar.
“Torunlarım çok zayıflar. Adeta hiç yemek yemiyorlarmış üzere görünüyorlar.” diyen dede ve anneanne, tıpkı vakitte torunlarının “kendi lisanını, kültürünü, dinini” unuttuklarından telaş duyduklarını söz eder.
Bu nedenle artık seslerinin duyulmasını ve kendilerine yardım edilmesini istiyorlar.
YANLIŞ YERLEŞTİRME SKANDALLARI VE RİSKLERİ
Fransa’da ise gözetici aile ve yurtlara yerleştirilen çocuklarla ilgili skandallar bitmiyor. Ekim 2022’de M6 kanalı tarafından “Zone Interdite” programında yayınlanan “Koruyucu Aile ve Yurtlar: Tehlike altındaki çocuklarla ilgili skandallar” belgeseli, yaklaşık 170 bin çocuğun inançlı bir halde büyümesi için Toplumsal Hizmetler tarafından ya yurda ya da hami aileye verildiğini ortaya çıkarmıştı.
Ancak birçok uzman, bu durumu “yanlış yerleştirmeler” olarak nitelendirerek karşı çıkıyor. Bu aktörler ortasında, tecrübelerini ve travmalarını anlatan eski yerleştirilmiş çocuklar da bulunuyor.
Ayrıca, birçok dernek de bu yanlış yerleştirmelere karşı çaba ediyor. Bu dernekler, çocukların ailelerinden uzaklaştırılmasının asla ülkü olmadığını ve yalnızca çok bir mecburilik durumunda gerçekleşmesi gerektiğini savunuyor.
Bu dernekler, çocukların yerleştirilmesinin ayda ve çocuk başına ortalama 7 bin euro getirdiği için, bu işin ticarileşmesini eleştiriyor. Yanlış yerleştirilen çocukların savunmasız kaldığını ve birçoğunun istismara uğrayabileceğine dikkati çekiyor ve çocukların çoğunlukla mutsuz olduğunu argüman ediyor. Ayrıyeten, bu dernekler, yerleştirilen çocukların üçte birinin 18 yaşına gelince evsiz kalma ihtimalinin olduğunu belirtiyor.
DURMUŞ AİLESİ ÇOK KAYGILI VE YARDIM BEKLİYOR
Bu nedenlerden ötürü Durmuş ailesi çok kaygılı. Bilhassa ortaya çıkan istismar olayları onları çok huzursuz ediyor. Olay o kadar vahim durumda ki Fransa’da, yerleştirilen çocuklar üzerine onlarca belgesel ve çeşitli istismar tiplerini anlatan kitap bulunuyor. Buna karşın hükümet bu mevzuda hiçbir adım atmıyor. Daha yeni yeni ensest olaylarını gündeme alan hükümet, yerleştirilen çocuklar ile ilgili hiçbir açıklamada bulunmuyor.
Yakında istinafa yaptıkları itiraz pahalandırılacak olan Durmuş ailesi, gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) kadar gitmeyi düşünüyor ve torunlarını kurtarmak için dayanak bekliyor.
News
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
DÜNYA
DÜNYA
DÜNYA
DÜNYA