Azerbaycan’da Cumhurbaşkanlığı seçimi 7 Şubat’ta yapılacak.
Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Siyasetler Konsey Üyesi, Türkiye Azerbaycan Dostluk İşbirliği ve Dayanışma Vakfı Başkanı Prof. Dr. Aygün Attar, Azerbaycan’daki seçimleri ve bölgenin geleceğine tesirini yazdı.
CAN SÖZÜYLE ÖZDEŞLEŞEN ÜLKE: AZERBAYCAN
Prof. Dr. Aygün Attar’ın yazısı şöyle:
Azerbaycan bizim için Can sözü ile özdeşleşen kardeş ülkedir. Dostur müttefiktir özdür Azerbaycan.
Devlet liderlerimiz ve resmî yetkililer tarafından memleketler arası ilgilerin dayandığı varsayımların fevkinde bedellendirilen milletçe kalbimizde özel yeri olan Can Azerbaycan cumhurbaşkanı seçimlerine sayılı günler kaldı.
Azerbaycan seçimlerini duygusal bağlarımızın ötesinde bölgesel pozisyonu ve jeopolitik
kıymeti nedeniyle analiz edersek karşımıza havzanın petrol ve doğalgaz kaynaklarının kullanılmasına yönelik yanlışsız stratejiyi belirleyerek, ülkenin ulusal çıkarlarını milletlerarası bazda giderek artan güç muhtaçlıkları ile uzlaştırmış ve bu bağlamda muteber bir ortak imajı kazanmış, ulusal iktisadi ve mali temettüleri güçlendirmek suretiyle milletlerarası aktifliğini yükseltmiş olan bir ülke çıkıyor.
AZERBAYCAN GAZININ AVRUPA’YA AKIŞININ ÖNEMİ
Dünya üzere alternatif güç kaynağı olarak kabul edilen Hazar Denizi bölgesinde petrol ve doğalgaz üretimine ait temel risklerden biri üretilen eserin dünya pazarlarına inançlı ve hür güzergahlarla sevk edilmesi ile ilgilidir. Bu açıdan bakıldığında Azerbaycan ve taraftarlarının ürettiği petrol ve doğalgaz eserlerini dış pazarlara ihraç etme ve ihracat rotalarını çeşitlendirme açısından daha avantajlı bir pozisyondadır.
Hazar gazının alternatif yollardan Avrupa ülkelerine ihracatı, yalnızca Azerbaycan’ın değil, tüm Hazar havzası ülkelerinin doğalgaz ihracatına ait risklerini önemli oranda azaltmış ve jeoekonomik güvenilirliğini artırmıştır. Bunun yanı sıra Güney Gaz Koridoru ve “Şahdeniz-2” projesinin hayata geçirilmesi ile Azerbaycan doğalgazının Avrupa pazarına çıkarılması bu güvenilirliği daha da güçlendirmiştir.
Azerbaycan, Güney Doğalgaz Koridoru aracılığıyla Avrupa’ya yakıt sağlayarak Avrupa’nın güç güvenliğinin istikrara kavuşmasında değerli bir rol oynamaktadır.
Batı ile Rusya ortasındaki jeopolitik çatışma ve güç kaynaklarının jeopolitik araca dönüşmesi ortamında Azerbaycan’dan Avrupa’ya kesintisiz güç akışı Batı’nın rekabet gücünü artırmıştır.
Azerbaycan, İran ve Rusya üzere bölge devletleriyle çevrili olmasına karşın Avrupa’ya karşı güç güvenliği ile ilgili yükümlülüklerini yerine getirmiştir.
“AVRUPA’NIN AZERBAYCAN’I MUTEBER ORTAK OLARAK İSİMLENDİRMESİ TESADÜF DEĞİL”
Azerbaycan Cumhurbaşkanı bundan 100 yıl sonra bile Azerbaycan’ın ortaklar için muteber ve kıymetli bir ortak olacağını belirtmiştir. Bu bağlamda Avrupa Komitesi’nin Azerbaycan’ı sağlam bir ortak, Avrupa Birliği Güç Komitesi’nin da Azerbaycan’ı “Pan-Avrupa Doğalgaz tedarikçisi” olarak isimlendirmesi da tesadüf değildir.
2022 yılının Temmuz ayında Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Avrupa Kurulu Lideri Ursula von der Leyen’iniştiraki ile Azerbaycan ile Avrupa Birliği ortasında güç alanında Stratejik İştirake Ait Mutabakat Zaptı, Aralık ayında ise Bükreş’te “Azerbaycan Cumhuriyeti, Gürcistan, Romanya ve Macaristan Hükümetleri ortasında yeşil güç kalkınması ve nakli alanında stratejik paydaşlık anlaşması” imzalanmıştır. Ayrıyeten, 2022 yılının Ekim ayında Bulgaristan’ın başşehri Sofya’da “Yunanistan-Bulgaristan Doğalgaz Orta Temas Kısmı” (IGB) açılış merasimi düzenlenmiştir. 2023 yılı Nisan ayının 25-de Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Bulgaristan’a yaptığı resmi ziyareti sırasında “Bulgartransgaz” (Bulgaristan), “Transgaz” (Romanya), FGSZ (Macaristan) ve “Eustream” (Slovakya) ile Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Petrol Şirketi (SOCAR) ortasında “İşbirliğinin Geliştirilmesine Ait Mutabakat Zaptı” imzalandı. İmzalanan akitle, Azerbaycan’dan Avrupa’ya ek doğalgaz tedariki konusunda 4 nakil sistemi operatörü ile SOCAR ortasındaki işbirliği şartları belirlenmektedir.
“AZERBAYCAN ULAŞIM MERKEZİ HALİNE GELDİ”
Azerbaycan hem Avrasya’nın giriş kapısı, hem Doğu-Batı ulaşım ve komünikasyon koridorlarının merkezi devleti olarak bedellendiriliyor. Azerbaycan’dan geçen tarihi İpek Yolu, ülkenin lojistik alanında kadim geleneklere sahip olduğunu göstermektedir. Ülke güç ve ticaret yollarının kesişme noktasında yer almakta olup gelişmiş altyapısıyla bir ulaşım merkezi haline gelmiştir.
Kadim İpek Yolu’nun hayata döndürülmesinde konusunda kıymetli yere sahip Azerbaycan, birebir vakitte Bakü-Tiflis-Kars (BTQ) demiryolunun, “Kuzey-Güney”, “Doğu-Batı” Uluslararası Ulaşım Koridorlarının teşebbüsçüsü ve uygulayıcısı olarak öne çıkmaktadır. Azerbaycan, Doğu ile Batı ortasında bir kapı misyonu görmesinin yanı sıra, Kuzey ile Güney’i birbirine bağlayan değerli bir geçiş merkezidir.
Azerbaycan’ın global ve bölgesel jeopolitik yükünü artıran ana faktörlerden biri, kendine yeten bir iktisada, maddi ve insan kaynaklarına, ulusal iradeye, halk tarafından desteklenen bir hükümete, güçlü bir güvenlik sistemine ve başka mecburî kurumlara sahip olması, tüm bunlara dayanarak bağımsız bir iç ve dış siyaset yürütmektedir.
Karabağ Zaferi ile işgalden azad edilmiş topraklarda yeni yatırımlar yaparak petrol ve doğal gaz dışında ülke bütçesine kaynak yaratan Azerbaycan yönetimi son yıllarda yaşanan global salgın, makroekonomik istikrarsızlıklar ve İkinci Karabağ Savaşı da dahil olmak üzere savaşlara karşın bu krizleri ekonomik açıdan en az hasarla atlatmıştır.
Azerbaycan,enerji kaynakları açısından varlıklı olmasına ve dünyada güç kaynakları ihracatçısı olarak bilinmesine karşın yenilenebilir güç kaynaklarının kullanımına da değer vermiştir.
Tıpkı vakitte AC cari yılda BM İklim Değişikliği Çerçeve Mukavelesi – “COP29” Taraflar Konferansının 29. oturumuna da mesken sahipliği yapacaktır. Bu yalnızca dünya toplumunun dikkatini çekmekle kalmayacak, birebir vakitte Azerbaycan’a memleketler arası iklim işbirliğinde kilit oyuncu olarak yeni bir statü kazandıracaktır. Dünya toplumunun itimadını ve Azerbaycan’ın memleketler arası seviyedeki mevcut muvaffakiyetini birinci göstergelerinden biri, Ermenistan ve Bulgaristan’ın Azerbaycan lehine adaylıktan çekilmesidir.
Azerbaycan, Türkiye ile birlikte Güney Kafkasya bölgesini kalkındıracak 3+3 formülü ile tüm komşu ülkelerin ekonomik refahını temin edecek bir proje önerinde bulundu.
AZERBAYCAN VE TÜRKİYE ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYDU
Bölgenin bahtını değiştirmek için elini taşın altına koyan Azerbaycan ve Türkiye devlet liderleri her seferinde işbirliği tarafında davetlerini yenilemekteler. Ayrıca Asya ile Avrupa ortasındaki lojistik transferi üstlenen ve Zengezur Koridoru ile dünya ülkeleri arasında tenasüp oluşturmaya talip olan Azerbaycan, Türkiye’nin kıtalar arası değerli güç geçiş alanı olmasını sağlayan projeleri gündeminden düşürmüyor.
Batı ile Rusya ortasındaki jeopolitik çatışma ve Rusya’ya uygulanan yaptırımlar nedeniyle İran’ın nükleer programı nedeniyle uyguladığı yaptırımlar nedeniyle Kuzey Koridoru ve Güney Rotası’nın geçerliliğinin kalmaması, Azerbaycan’dan geçen Orta Koridor’un kıymetini artırıyor. Halihazırda Orta Koridor, Kazakistan-Azerbaycan-Gürcistan-Türkiye’nin oluşturduğu Trans-Hazar Memleketler arası Nakliyat Koridoru sayesinde faaliyet göstermektedir. Azerbaycan, bu koridorun nakil kapasitesini artırmak hedefiyle Hazar Denizi’ndeki limanlarına ve Bakü-Tiflis-Kars demiryoluna yatırımlarını artırıyor.
Halkın iradesinin sandığa yansıttığı tercih sonucunda seçilecek olan devlet Başkanı Azerbaycan ‘ın savaş sonrası yeni, şahlanış devrinin itibarnamesini de elinde tutarak yeni bir periyot başlatacaktır.
Mevcut Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in tabiriyle “Azerbaycan, tarihi bir dönemi Karabağ Zaferi ile taçlandırarak geride buraktı.Şimdi yeni bir şahlanma periyodu Azerbaycan’ı bekliyor.”
Yolun açık uğurların bol zaferlerin daim olsun, Azerbaycan.
KAYNAK: HABER7
OCHA: Gazze’de olabileceklerden korkuyoruz
News
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
DÜNYA
DÜNYA
DÜNYA
DÜNYA