Trakya’da ‘agro turizmi’ atağı

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Tabiatı, tarihi ve lezzetleriyle son yıllarda ön plana çıkmayı başaran Trakya, eko turizmin yanı sıra agro turizmde de isminden kelam ettirmeye başladı. Türkiye’nin ayçiçeği muhtaçlığının önemli bir kısmını karşılayan Trakya’da, “doğanın sarı gelini” olarak isimlendirilen ayçiçek tarlaları fotoğrafçılar tarafından doğal fotoğraf stüdyosu olarak kullanılıyor.

Kırklareli’ndeki Yıldız Dağları’nın, eteklerinde erken ekilen ayçiçeğinin bir kısmının çiçek açmasıyla tarlalar sarıya bürünürken, geç ekilenler ise yeşilin tonlarıyla uzunluk atmaya devam ediyor. Ortamda sarının farklı tonları ve hoşluğuyla ilgiyi üzerine toplayan ayçiçekleri, kendine hayran bırakıyor. Bilhassa gün doğumu ve batımına yakın saatlerde munfasıl bir hoşluğa bürünen ayçiçek tarlaları, birçok profesyonel fotoğrafçı tarafından stüdyo olarak kullanıyor. Ayçiçeklerinin tonlarını fon olarak kullanan fotoğrafçılar, bazen çiftlere şemsiye, bazen keman üzere aksesuarlar vererek, fotoğraflarını zenginleştiriyor.

Adeta açık hava stüdyosu olarak kullanılan ayçiçek tarlaları münhasıran hafta sonları yeni çiftlere konut sahipliği yapıyor. Alışılanın dışına çıkan çiftler, keyifli dakikalar geçirdikleri tarlalarda en doğal halleriyle fotoğraf karelerindeki noktalarını alıyor.Türkiye’nin birçok kentinden de fotoğraf tutkunları yere gelerek Trakya’nın “sarı gelini”ni ölümsüzleştiriyor. Kırklareli’nin Pehlivanköy ilçesinde düzenlenen aktiflikte Ankara, İzmir, İstanbul ve Edirne üzere illerden gelen fotoğraf sanatkarları, en düzgün fotoğrafı çekebilmek için uğraştı.

“Agro turizm gelişiyor”

Pavli Atölyesi kurucusu Gülşen Sevimer, AA muhabirine, Trakya’da agro turizmin gelişmesi için etkinlikler düzenlediklerini söyledi. Trakya’nın tarım hoşluklarının görülmeye kıymet olduğunu söz eden Sevimer, son yıllarda Türkiye’nin acilen çabucak her ilinden fotoğrafçıların kesime gelerek bu zenginlikleri ölümsüzleştirmeye çalıştıklarını kaydetti. Münhasıran bugünlerde ayçiçek tarlalarının doyumsuz bir manzara sunduğunu dile getiren Sevimer, şöyle konuştu: “Fotoğraf tutkunları buğday, ayçiçeği ve kanolaları görüntülüyor. Tabiatın bize sunduğu bu zenginlikleri değerlendirmeliyiz. Uçsuz bucaksız tarım arazilerimizin bize sunduğu bu sıklıklar görülmeye bedel. Burada kurgusal fotoğraflar, malûm başlı dekorlar, objeler ve münhasıran halktan modeller bularak etkinlikler düzenliyoruz. Geçen yıl yüzlerce fotoğrafçı misafir ettik.”

Sevimer, gelecek yıllarda ayçiçeği ve kaygılıkla ilgili fotoğraf şenliği düzenlemeyi istediklerini anlatarak, “Bu yıl Kovid-19 salgını nedeniyle iştiraki sonlu tuttuk. İnşallah seneye daha kapsamlı bir aktiflik düzenleyeceğiz.” dedi. Oyuncu, sunucu ve fotoğraf sanatkarı Hakan Ka ise coğrafyanın sıklıklarını mevsime nazaran ölümsüzleştirmeye çalıştıklarını anlattı. Nahiyenin dört mevsim başka sıklığı olduğuna dikkati çeken Ka, “Doğal sıklıklar dehşetli. Doğal setleri gördüğümüzde çok şaşırıyoruz. Bu cins faaliyetlerde nahiyeyi de tanıma bahtı bulmuş oluyoruz.” tabirlerini kullandı.