Sel Felaketinin Ardından Bursa’yı Neler Bekliyor?

Bursa’nın Kestel ilçesine büyük zarar veren ve 5 kişinin ölümüne neden olan sel felaketi kenti tek yürek haline getirdi. Yoğun sağanak ve dolunun etkisiyle birçok ev ve iş yerinin hasar gördüğü Dudaklı, Narlıdere ve Kayacık’ın yanı sıra merkeze doğru inen sağanak nedeniyle 5 vatandaşımız sele kapılarak yaşamını yitirdi.

Sel felaketini haber alan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla Bursa’ya gelen Süleyman Soylu’yu Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve Bursa Valisi Yakıp Canbolat karşıladı. Arama Kurtarma ekiplerinin çevre illerden de desteklediği arama çalışmaları devam ederken, vatandaşlarımıza gereken desteğin verilmesi için belediye son hızla çalışmalarına başladı.

Selden sonra yaraların sarılması için mağdur vatandaşlara her türlü desteği sağlayan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, BUSKİ ekiplerinin olay yerine çok kısa sürede ulaştığını ifade etti. Su altında kalan yolların açılması ve sel sularının etkisiyle düşen parçaların temizlenmesi için ekiplerin çalışmaları aralıksız devam etti.

BURFAŞ ekipleri vatandaşlara kumanya ve sıcak çorba dağıtarak, ilk şokun atlatılması için seferber oldu. Belediyenin hızlı hizmeti ve vatandaşa yönelik çözümleri, Bursalılara da yalnız olmadıklarını hissettirdi. Bursa Büyükşehir Belediyesi hem hizmetleri hem de vatandaşlarına yaklaşımlarıyla doğal afet yönetimi konusunda birçok kente örnek oldu.

Örnek Belediyecilik Anlayışı

Bursa’da felaketin büyüklüğüne rağmen ciddi bir başarı gösteren ve aralıksız olarak çalışmalarına devam eden yardım birimleri, birçok belediyeye örnek oldu. Büyükşehir Belediyesi’nin Yol İşleri Ekipleri başta olmak üzere birçok arama kurtarma teçhizatı kısa sürede sel bölgelerine ulaştı.

Yolların hızla temizlenmesi ve tüm birimlerin işbirliği içinde çalışmaları daha fazla can kaybı yaşanmasını önledi. Tüm Türkiye’ye örnek olması gereken bu anlayışı sağlamak için herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da yakından ilgilendiği sel felaketi gibi birçok olası doğal afette birlik olmanın önemi net bir şekilde kavranmalı.

Bugün sel, yarın deprem gibi afetler yaşanabilir. Ancak bunların ne şekilde karşılandığı önemlidir. Birlik ve beraberlik çağrıları yapan tüm il ve ilçe belediyelerinin bu çağrılarının sözde kalmaması gerekiyor. Sürekli birlik beraberlik diyenleri bu tür afetlerde göremiyoruz. Peki neden?

Kriz Yönetmek Bir Sanattır

Ülkemizin jeolojik yapısı nedeniyle deprem kuşağında olması ve acı deneyimler yaşamamız, felaketleri ne şekilde yönettiğimizi de ortaya koyuyor. Beklenmedik ve aniden gelen doğal afetler, acil olarak yönetilemediğinde can ve mal kayıpları da artıyor. Bunun acı deneyimlerini geçmişte yaşadık. Peki bu gün kaç tane belediye olası bir depreme hazır?

Bursa’da yaşanan sel felaketi, bize felakete ne kadar hazır olduğumuzu gösterdi. En azından Bursa’nın hazır olduğunu gördük. Yaşanacak olan birkaç dakikalık gecikmenin bile sonuca etkisi yürek burkucu olabilirdi. Her an her şeye hazırlıklı olarak çalışan Bursa Büyükşehir Belediyesi, olay yerine hazırlıklı olarak giderek, tüm teknik ve teknolojik imkanları kullandı. Zaman kaybı ve bürokratik engeller gibi bahanelere sığınmadan, mümkün olan en kısa sürede vatandaşlara destek verdi.

Kriz durumunu vaatlerle değil, icraatlarla yönetmek gerekir. Aksi halde birçok il ve ilçe belediyesi gibi krize seyirci kalmak kaçınılmazdır.

Cumhurbaşkanımızın bizzat sel felaketine uğrayan kişiyle telefonda görüşmesi ve devletin imkanlarının yanında olduğunu belirtmesi takdire şayan bir olaydır. Gönül ister ki hiç bir can kaybı yaşanmadan felaketleri atlatabilelim. Ancak bu sadece siyasi birimlerin işlevselliğiyle mümkün olmayacaktır. Toplumu da eğitip bilinçlendirmek hepimiz görevidir. Bunun için hepimizin elini taşın altına koymasının zamanı gelmiştir.

İnsanları çevreyle barıştırmak ve çarpık kentleşmenin önüne geçmek için eğitmek başta belediyeler olmak üzere tüm idari birimlerin görevidir.