Ankara’da 27 yıldır müzik kelamı ve şiir yazan bakkal Yaşar Kılıç, dükkanına gelen müşterilerini kendi yazdığı ve bestelediği müziklerle karşılıyor.
Aslen Aksaraylı olan ve 5 yıldır Ankara’nın Mamak ilçesinde bakkal dükkanı işleten Yaşar Kılıç, 1993 yılından bu yana müzik kelamı ve şiir yazıyor. 500’ün üzerinde müzik kelamı olduğunu belirten Kılıç, Türkiye’de yeni albüm yapacak sanatkarları da çalışmalarını incelemeye davet etti.
Neşet Ertaş, Ferdi Tayfur, Orhan Gencebay, Yıldız Tilbe, Sezen Aksu üzere sanatkarları dinleyerek hislendiğini belirten Kılıç, toplumsal medya hesabı üzerinden de çeşitli sanatkarlara ve üretimcilere dükkanda çalışırken söylediği müziklerin görüntülerini gönderdiğini aktardı.
Müzik söylerken kendisine eşlik etmesi için dükkanda kullandığı masayı kendisine enstrüman olarak belirleyen Kılıç, her gün masasına akort yapmakla uğraşıyor. Muharrir kasasında bulunan bozuk para çekmecesini de açarak söylediği müziğe ritim yapan Kılıç, dükkana gelen müşterileri de kendi müzikleriyle karşılıyor. Zaman zaman ise aşka gelen Kılıç, sokaktan geçen mahalleliyi de durdurarak küçük konserler veriyor.
“Maalesef bir geri dönüş alamadım”
Müzik söylerken bazen etrafında olup bitenlere dikkat edemediğini tabir eden Kılıç, dükkanda müzik söylediği sırada alışveriş yapmak için Kılıç Market’e gelen müşteri Mehmet Doğan’ı da sesiyle etkileyerek ne alacağını unutturdu. Müşterisiyle ortasında geçen sohbetin akabinde Kılıç, “1993 yılından bu yana; müzik kelamı, şiir ve sinopsis yazıyorum. Yapıtlarımı yetkili kişilere çok gönderdim, maalesef bir geri dönüş alamadım. Sabahın erken saatinde gelip akşamın geç saatine kadar dükkanda oluyorum. Bu zaman zarfı içerisinde boş bulduğum zamanda bir şeyler yazmaya çalışıyorum. Bazen de camdan dışarıyı izlerken, dükkanın önünden geçen bir çiftin ayrıldığını görüyorum. Ayrılanlar ne düşünür, nasıl hisler içerisine girer bunları hissederek bir şeyler yazmaya çalışıyorum. İlham bir anda geliyor” dedi.
“Ben anneme çekmişim”
Türkiye’de özel bir televizyon kanalında düzenlenen ses müsabakasına katıldığını lakin ön elemeyi geçemediğini belirten Kılıç, “Birçok sanatkara toplumsal medya hesabı üzerinden, ‘Bana yardımcı olun’ diye iletiler, görüntüler gönderdim. Geri dönüş şimdi olmadı. Üzülüyorum. En azından takviye görmek isterdim. İnşallah bir gün kapımı çalarlar diye umut ediyor ve bekliyorum. Sağ olsunlar, ailem ellerinden gelen dayanağı ‘Bu işi yapabilirsin’ diyerek veriyor. Ben anneme çekmişim. Kendisi 2007 yılında merhum olmadan önce düğünlerin bir numaralı aranan insanıydı. Biz de onun müsaadeden gidiyoruz. Tam düğünlerde müzik söylemeye karar vermiştim ki; pandemi ortaya çıktı” tabirlerini kullandı.
“Artık daha karamsar hisler içindeyim”
Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve kısa müddette tüm dünyaya yayılma özelliği gösteren Covid-19 salgınından dolayı karamsar hisler içinde olduğunu söz eden Kılıç, “Artık daha karamsar, duygusal hisler içindeyiz ve arabesk kelamlar ve besteler yapıyorum. Yaklaşık 500 tane müzik kelamı yazmışlığım var. En azından şu anda 2 tane albüm çıkartacak kadar müzik kelamım, bestem var” diye konuştu.
