Geçtiğimiz günlerde Bursa’da öyle bir kumpas girişimi yaşandı ki…
Ne akla mantığa sığıyor, ne siyasi ahlaka…
Ciddiye alırsan sinirin bozulur, gülersen de “bu kadar mı düşülür?” dersin.
Olay şu: CHP’li Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’a yönelik, hayvan barınağı üzerinden karalama amaçlı bir algı operasyonu yapılmak istendi.
Ama Allah’tan, boşa çıktı.
Hem de tam anlamıyla…
Ben bu meselede ne bir partinin ne de bir kişinin savunucusuyum.
Benim tarafım; vicdanın, hakkın ve hakikatin yanıdır.
Ortada bir iftira varsa, bir kumpas kurulmuşsa, bir insan haksız yere hedef alınmışsa…
İsminin, inancının, siyasi kimliğinin hiçbir önemi yoktur.
Zulüm kimden gelirse gelsin karşısında durmak, kim mağdur ediliyorsa onun yanında olmak insani bir duruştur.
Bu yazıyı da, olayın üstünden zaman geçmiş olmasına rağmen neden yazdığımı kısaca belirtmek isterim ki; son günlerde benzer kumpaslar çoğaldığı için ve yeri de gelmişken değinmek istedim.
Barınağa gizlice giren bazı şahıslar, içeriden görüntüler alarak sosyal medyada servis etti.
Amaç belli:
“Bakın, hayvanlara kötü bakılıyor, skandal var!” diye yaygara koparmak.
Ama işin aslı kısa sürede ortaya çıktı.
Barınağın koşulları gayet iyi.
Ben üç hafta kadar önce, sıradan bir vatandaş olarak gidip gezdim.
Kimliğimi açıklamadım.
Her yeri dolaştım, hayvanlarla ilgilenen personelle konuştum.
Temizlik dört dörtlük,
Mama ve su düzenli,
Veteriner kontrolü eksiksiz.
Oyun alanları bile var.
Hayvanlara gerçekten özenle bakılıyor.
Zaten Erkan Aydın’ın hayvan sevgisi lafla değil, icraatla sabit.
Yıllardır sokak hayvanları için yaptığı projeler, desteklediği rehabilitasyon çalışmaları ve barınaklara yönelik duyarlılığı, onun bu konudaki samimiyetinin en büyük kanıtı.
Peki, bu operasyonun arkasında kim var?
Hiç şaşırtıcı değil…
Yapılan araştırmalar, bu asılsız kumpasın arkasında, belediye ile yolları kısa süre önce ayrılan bazı kişilerin olduğunu ortaya koydu.
Anlaşılan o ki, iş akitleri sonlandırılan bu şahıslara birileri akıl verdi:
“Hazır işinize son verildi, alın elinize telefonu, çekin birkaç video, yayalım ortalığı.”
Ve ne yazık ki bu ucuz planı organize ettikleri tespit edildi.
Ama tutmadı.
Çünkü halk artık bu numaralara inanmıyor.
Tıpkı daha önce Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e kurulan “poster kumpası” gibi…
Yine ahmakça, yine basit, yine zekâsızca…
Bakın, açık konuşayım:
Sandıkla geleni ancak sandıkla gönderirsiniz.
Halk seçti bu insanları.
Eleştir, oy verme, ama kumpas kurma!
Hele ki bu ucuz kumpaslara bazı CHP ve AK Partililerin de dolaylı şekilde alet olması, bu işin en utanç verici tarafı.
Gerçek muhalefet yapmak isteyenin elinde zaten yeterince argüman olur.
Ama yok, bir kısmı hala kasaba siyasetine bel bağlamış.
Mustafa Bozbey’in bugüne kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik bir tek saygısız sözü olmuş mu?
Yok.
Erkan Aydın’ın siyasi üslubunda kutuplaştırma var mı?
O da yok.
Ama hala birileri, kumpasla çelme takma derdinde.
Bu millet neyin ne olduğunu artık çok iyi biliyor.
Ve son söz:
Eleştiri demokrasinin gücüdür, mücadele siyasetin doğasında vardır.
Ama kumpas…
Acziyetin, çaresizliğin ve tükenmişliğin ilanıdır.
Çünkü kumpas kuran, önce kendi onurunu yitirir.
