Dünya Sağlık Örgütü verilerine nazaran; dünya çapında yaklaşık 2 milyar çok kilolu insan bulunuyor. 2 milyar çok kilolu beşerden yaklaşık 650 milyonunun obezite olduğu biliniyor ve yetkililer 2025 yılına kadar 1 milyardan fazla obezite insan olacağını bildiriyor.
Obezite sıkıntısının artmasındaki en önemli neden güç tüketimine oranla güç alımındaki fazlalık olarak rapor ediliyor. Fakat atlanılmaması gereken en önemli bahislerden biri; obezitede asıl sorun yalnızca fazla kilo durumu değil, kalp damar rahatsızlıkları, omurga meseleleri, diyabet, teneffüs yolu rahatsızlıkları, ruhsal dertler üzere birçok sağlık sıkıntılarına da davetiye çıkarması. Bu yüzden uzmanlar bu mevzuyu yalnızca tek kilo ile ilgili tahlil önerisi sunmak yerine bütüncül olarak ele alınmasını savunuyor.
Bütüncül olarak ele alınmalı
Fizikî Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Serap Latif Raif, obeziteyi yenmenin kurallara bağlı olarak kolay olabileceğini belirtti. Raif, “Birinci kural kararlılık, ikinci kural hareketlilik, üçüncü kural ise sağlıklı beslenmek. Bu yüzden bu kararlar birbirleriyle irtibatlı. O yüzden bu hususta rehabilitasyon sürecini öneriyoruz. Hem daha etkili hem de daha sağlıklı. Zira kilo ile birlikte gelişen sağlık sorunları de ele alınıyor. Idman alınan güç ölçüsünün yanında çıkan güç ölçüsünü da azaltır. Idman diyet ile birleştirildiğinde ise yağ kaybını arttırmakta ve yağsız kütleyi korumaktadır. Böylelikle başarılı bir şekilde kilo kontrolüde sağlanıyor. Aslında bir kamp süreci üzere tanımlayabiliriz. Hem kilo denetimi sağlanıyor hem de oluşan başka sağlık problemlerine eş zamanlı olarak bakılırken tedavi süreci başlıyor.” tabirlerini kullandı.
En önemli etken hareketsiz ömür
Türkiye’nin son yıllardaki artışla, obezitede; kadınlarda ve gençlerde Avrupa birincisi olduğuna dikkat çeken Raif, hareketsiz ömür şeklinin obezite gelişiminde en önemli etken olduğunu dile getirdi. Yapılan son araştırmalardan bahseden Raif, “TV, bilgisayar ve akıllı telefonlar nedeniyle ekran başında günde 1 saatten az oturanların kilosunu koruyabildiğini, 4 saatten fazla oturanların ise kilosunu koruyamadığını göstermektedir. Bu durum kas ve iskelet sistemini de olumsuz etkiliyor. Bu durum bilhassa yük taşıyan eklemler olan diz, kalça ve ayak eklemlerini daha çok etkiler. Yürüme sorunlarına neden olur zira yürüme esnasında olağana nazaran 3 kat koşma ve merdiven çıkma esnasında eklemlere 6-10 kat daha fazla yük biner. Obezite devam ettikçe yapısal bozukluklar oluşur. Omurgadaki disk yapılarını etkileyerek ve omurilik kanalında daralmaya neden olarak bel ve sırt ağrılarına ve daha birçok probleme sebebiyet veriyor. ‘Hayat harekettir’ her zaman sloganımız bu olmalıki sağlıklı ömrü ön planda tutalım.” dedi.
