a

Millet sizi çağırır mı!..

https://haberyum.com/wp-content/uploads/2023/08/masal-bahçe.png https://haberyum.com/wp-content/uploads/2023/10/134X550.jpg

Okuduğunuz bu yazı gerçek siyaset hikayesidir.
Kişi, parti ve bilgilerin hayalle hiçbir ilgisi yoktur.
Ülkemizde en önemli ve öncelikli (!) gündem malum seçimler.
Seçimlerden kastımız belli.
bu dönem İttifakların kıyasıya yarışına tanık oluyoruz.
Özellikle;
Cumhurbaşkanlığı seçimi. Çok daha önde duruyor.
Tabi devamı da önemli. Aynı sandığa atacağımız ikinci oy da önemli.
Parlamento seçimleri.
Hal böyle olunca, siyaset yazmamak olmaz.
Bazen çok düşünmüşümdür:
Ülkemizde ittifaklar bir tercih mi, yoksa mecburiyet mi diye?
Hali hazırda; rakamla 3, yazıyla üç ‘İttifak’ bulunmakta.
Cumhur ittifakı,
Millet İttifakı,
Emek ve Özgürlük ittifakı,
Dördüncüsü de muhtemeldir.
Aslında;
Seçimlerden daha çok aday konusu revaçta.
Senin adayın kim,
Niye açıklamıyorsun?
Sen hakkını kullandın,
Mümkün değil (aday) olamazsın, İtirazı geliyor.
Gerekçeleri de hazır.
Yasa öyle diyor…
Bu şüphesiz ki anlaşılır bir gerekçedir,
Eyvallah da,
Sanki o itirazda gizlenmeye çalışılsa da, ‘bir kez daha kaybetme’ kaygısı
hissediliyor.

Kaybetme endişesi bir gerçek, bu inkar edilemez.
İddialar, kaygılar, korkular, tartışmalar iyice derinleşirken,
Günlerimiz de siyasetin hararetli, hareketli atmosferi altında geçiyor.
Aday konusu illa ki; İttifak meselesinde düğümleniyor.
Seçimlere gidilirken hali hazırda birden fazla “İttifak” olunca,
Doğal olarak, ittifaklar arasında da ciddi bir tartışma, sert tutum, eleştiri ve yarış
da söz konusu.
Bu duruma, “Siyasi İhtilaflar” demek de mümkün.
Hatta oldukça sert ve kavgacı siyasetin yanında bu ihtilaflar masum bile kalır!…
Bu da ülkemizdeki siyasi rekabetin doğasında bol miktarda mevcut.
İttifaklar arası rekabet (İhtilaf) elbette doğal olandır.
Anlaşılır durumdur. Mümkünlüğü yüksektir.
Doğal olanda budur zaten,
De…
Bir de “İttifak içi İhtilaf!..” garabeti yaşayan “İttifakçılar” modası türetildi.
Vatandaşlar bu durumu siyasi garabet olarak yorumluyor.
Yani ‘Millet İttifakı’ ortaklar arasında “İhtilaf” nasıl yaratılırın örneklerini
sergiliyor.
‘Menşei’ neredeyse tescil edilecek kıvama erişti!..
İttifak ortakları hem birlikteler, hem ayrı ayrılar,
Hem yan yana görünüyorlar, hem karşı karşıya duruyorlar,
Hem birbirlerini seviyor, hem fırsat bulunca birbirlerini dövüyorlar.
Hem davamız var vazgeçmeyiz, diyorlar, hem kavgamız var bizden uzak durun
diyorlar.
Velhasıl, hem sevişiyorlar, hem dövüşüyorlar,
Örnek mi dersiniz?
Gani gani!…
Gün geçmiyor ki, “İttifak içi İhtilaf” yaşanmasın.
Bütün mesele Cumhurbaşkanı adayı kim olacak da düğümleniyor.
Demokrasi getireceğiz diyenler, kendi içlerinde tek kişilik kavgaya
tutuşuyorlar!..
Yazık, çok yazık.
Halkın sizden beklentileri göz ardı edilmemeli.
Buna rağmen, ne yazık ki kavganın fitili ateşleniyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu, ittifak ortaklarına “Kemal
Kılıçdaroğlu aday olmazsa masa dağılır” resti çekiyor!…
Bu çıkış hem Millet ittifakı ortakları arasında hem de parti tabanlarında şaşkınlık
yaratıyor.
Açıklama, doğal olarak, “6’lı masa”da rahatsızlık yaratıyor.
CHP lideri beklenmedik bu çıkış üzerine, tüm yardımcılarına ‘susun” emri
veriyor. Konuşma yasağı getiriyor.
Susmakla, susturmakla ateş sönmüyor tabi.
İttifakın diğer güçlü ortağı İYİ Parti, ‘Mütekabiliyet’ hakkını kullanıyor.
Mütekabiliyet (karşılıklılık). Diplomasi kavramı olsa da, siyasette de geçerli

olabiliyor.
İttifak içi ihtilaf adına tam da bu mütekabiliyet örneği sergileniyor.
İYİ Parti karşılık vermekte daha cevval davranıyor.
İlk itiraz da sert ve oldukça ‘ağır’ oluyor.
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu’ndan geliyor.
Ağıralioğlu, önce, “Endişemiz var” diyor.
Ve…
Ardından o malum cümlesini kuruyor.
“Kılıçdaroğlu aday olursa kazanamaz”
Bu ani çıkış oldukça sert ve ağır sayıldı. Söz sahibi, içinde ağır bir sonuç
yarattı. Açıklamasında kullandığı itiraz, endişe ve kazanamaz
kelimeleri görevinden alınmasına neden oldu.
Ortalık yine de durulmadı.
Kılıçdaroğlu’nun adaylığına sokaktan itiraz olduğu iddia edildi.
Kılıçdaroğlu’nun adaylığına ilişkin net bir itiraz geldi.
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı çok daha net konuştu.
Paçacı, “Kemal Bey adaylıkta diretirse İYİ Parti kendi adayını çıkartabilir”
Cihan bey, her ne kadar, ‘maksadımı aştım’ özür açıklaması yapsa da görevinde
kalamadı.
Ve…
İYİ Parti lideri Akşener, geçtiğimiz hafta parti grup toplantısındaki konuşmasıyla,
Bu kutlu mücadele ; hiçbir şahsi hırsa, hiçbir koltuk hesabına, feda edilemez!
çıkışı Millet İttifakı içerisindeki “ihtilafı” deyim yerindeyse “ete kemiğe
büründürdü”.
Bu çıkış, siyasi çevrelerde “çanlar Millet İttifakı için çalıyor” gibi yorumlara da
neden oldu.
Yazıktır.
Milletin demokrasisi zay edilmemeli.
Demokrasi için kader birliği yapanların, öncelikle kendi aralarında demokrasi
olgunluğu tesis etmeleri gerekmez mi.
Aksi halde, “Millet sizi Çağırmaz” bilesiniz.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Sıradaki haber:

İnegöl’de bir Tarih Yatar