CHP başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile Gelecek Partisi başkanı Ahmet Davutoğlu, Gelecek Partisi Genel Merkezi’nde ortak basın toplantısı düzenledi.
Bir güzel olsun ziyareti yaptıklarını açıklayan Kılıçdaroğlu “Bu bir güzel olsun ziyaretiydi. İttifakla ilgili bir şey konuşulmadı. Yüzde 10 seçim barajını kabul etmiyoruz. Darbe hukukunu siyasi anlayışa da karşıyız” dedi. Davutoğlu da görüşme ile ilgili “Bu ziyaretler umarız Türk siyasetinde yeni bir çizgiyi açar” diye konuştu.
AK Parti Küme Başkanvekili Bülent Turan’ın ‘istikşafi’ çıkışı için de Kılıçdaroğlu “Özür dilerim lakin Bülent Turan’ı muhatap almak istemem” derken, Davutoğlu “AK Parti Küme Başkanvekilini benim de muhatap almam yanlışsız olmaz. Ben Bülent Turan’ın genel başkanıydım” sözlerini kullandı.
Görüşmenin akabinde iki önder gazetecilerin sorularını cevapladı.
“Kılıçdaroğlu, Gelecek Partisi Genel Merkezi’nin güzel olmasını dileyerek ”Siyasette ilk adımları atan lakin esaslı bir gelenek oluşturmaya çalışan Gelecek Partisi yöneticilerini yürekten kutluyoruz” dedi.
Davutoğlu ile gündemdeki hususlarla ilgili görüş alış-verişinde bulunduklarını kaydeden Kılıçdaroğlu ”Türkiye’de herkesin niyetini özgürce tabir edebileceği, tabir etti diye kimsenin baskı altında kalmadığı bir Türkiye hasretini dile getirdik. Önümüzdeki süreçte karşılıklı görüşebileceğimizi söz ettik” diye konuştu.
“OLAĞANÜSTÜ BİR DURUMMUŞ ÜZERE GÖSTERİLİYOR”
Gelecek Partisi önderi Davutoğlu da ziyareti nedeniyle Kılıçdaroğlu’na teşekkür etti.
Bölgede ve ülkede önemli değişikliklerin yaşandığını belirten Davutoğlu, ”Hepimizin gereksinimi olan konu bir ortaya gelerek görüş alış-verişinde bulunmaktır. Lakin son dönemde ülkemizde o denli bir siyasi atmosfer hakim ki siyasi başkanların birbirine selam vermesi, müzakere etmesi, uygarca tartışması fevkalâde bir durummuş üzere gösteriliyor” tabirlerini kullandı.
“ATATÜRK HERKESİN ORTAK DEĞERİ”
Basın toplantısında bir gazeteci Kılıçdaroğlu’na CHP içindeki ‘Atatürk’ tartışmasına yaklaşımını sordu.
Kılıçdaroğlu, bu hususla ilgili ”Türkiye’de milyonlarca insan çöp konteynerlerinden geçinirken aşikâr bir medya kümesinin bunu öne çıkarmasını anlamış değilim. Mustafa Kemal Atatürk Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan herkesin ortak pahasıdır. Biz bu türlü görüyoruz” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Davutoğlu görüşmesinin bir ittifakın ilk adımı olup olmadığı sorusuna ise “Büsbütün bir güzel olsun ziyaretiydi. İttifak konusu gündeme gelmedi” diye cevap verdi.
AK Parti Küme Başkanvekili Bülent Turan’ın Twitter hesabından yaptığı ”Yarım kalan istikşafi görüşmeleri tekrar başlıyor! Erdoğan’ı ve milli devlet siyasetini tasfiye etmek anlayışındaki adımları Allah biliyor, görüyor…” paylaşım da iki öndere soruldu.
“HAYATTA HİÇBİR ŞEYİ SAKLI YAPMADIM”
CHP başkanı, ‘‘Bülent Turan’ı muhatap almak istemem” demekle yetinirken Davutoğlu şunları söyledi:
“Ben de AK Parti Genel Başkan Yardımcısı’nı muhatap olarak almam ancak bu açıklamayı Cumhurbaşkanı’na danışarak yaptıysa cevap vermek gerekir. Yapmadıysa Cumhurbaşkanına sorması gerekir. O dönem Bülent Turan’ın da genel başkanıydım, hayatta hiçbir şeyi saklı yapmadım.
CHP’yle yürüttüğüm kapsamlı görüşmeler Cumhurbaşkanının görüşmesiyle olmuştur ve bilgisi dahilindedir. Heyet Başkanlığın AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik yapmıştır, daimi 5 üyenin 4’ü hala AK Parti vekilidir. Komplo söz konusu ise bu arkadaşlara cevap vermek düşer. Siyasi partiler ve devletler için en vahim tablo hafızalarını kaybetmektir. Görüşmeler nezaket içinde yürütülmüştür.”
Türkiye’nin dış siyasetinin 180 derece değişmesi gerektiğimi her ortamda tabir ettiklerini belirten Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin yeni Navtex ilanının, ”Oruç Reis’in hâkim güçlerin talebiyle geri çekilmesi ve tartısı taşıyamaması nedeniyle iktidar kendine yeni bir alan açmasıyla” açıkladı. CHP önderi, yeni Navtex ilanın toplumu aldatmaya yönelik bir açıklama olduğunu söyledi.
“TÜRKİYE’NİN DIŞİŞLERİ BAKANI KİM?”
”Oruç Reis neden çekildi Antalya limanına? Dışişleri Bakanı 90 gün görev yapacak demedi mi? Bu mühlet dolmadan çekildi mi? Kimin buyruğuyla çekildi? Bu ülkede Dışişleri Bakanı kim, İbrahim Kalın mı Mevlüt Çavuşoğlu mu, Hulusi Akar mı” diye soran Kılıçdaroğlu ”Dışişleri bürokrasinini tümüyle devre dışı bırakıldığını bilmiyor muyuz? Türkiye bütün bu olaylar olurken en haklı davasında yalnız kaldı. Adalar silahlandırılırken tekraren söyledik, yeni mi akılları başına geldi? Devlet dediğiniz ortamın ciddiyeti olur. Bir kişi kendi ve aile çıkarlarını ülke çıkarları üstünde tutuyorsa bu türlü bir tablo oluşur. Bir aile şirketi oturmuş dış politikayı oluşturuyor Besleme medya ‘şak şak’ alkışlıyor lakin Türkiye bir felaketin içine hakikat gidiyor” dedi.
Kılıçdaroğlu, ABD-Yunanistan tatbikatına ilişkin ”ABD Yunanistan’la tatbikat yapıyorsa sen de S-400’leri aktive edeceksin. Yüreğin varsa yapacaksın. Ben üzülüyorum, bunların kılı bile kıpırdamıyor. Türkiye kimsenin çiftliği değildir. Türkiye Doğu Akdeniz’de vazgeçemez. Kendi çıkarlarını savunmak zorundadır. Nitekim rol almak istiyorsa Mısır’la bir ortaya gelmek zorundadır” tabirlerini kullandı.
Davutoğlu ise Türkiye’nin Doğu Akdeniz ve Libya siyasetinin gerçek olduğunu belirterek bu siyasetleri Gelecek Partisi olarak desteklediklerini söz etti.
“İNANDIRILIĞI OLMAYAN BİR İLANDIR”
”Bin 850 kilometre sahili ile Doğu Akdeniz’in en büyük sahildaş ülkesi Türkiye’dir. Türkiye’nin siyaseti ne kadar haklıysa, donanmasının faaliyetleri ne kadar doğruysa diplomasisi o kadar yanlıştır. Doğu Akdeniz’de göstermelik Navtex ilanı konjonktürel ve inandırıcılığı olmayan bir ilandır” diyen Davutoğlu şöyle konuştu:
Erdoğan’ın şahsileştirdiği dış siyasetle daima iltifatlar ettiği Putin YPG’yi devlet üzere karşıladı, ABD, Güney Kıbrıs’a silah ambargosunu kaldırdı. Bize takviye veren yalnızca Azerbaycan kaldı. Açık takviye veren öteki ülke yok. Bunu söyledik diye her gün tozpembe tablo çizmeye çalışanlar iktidar yanlısı kalemler bize saldırıyor. Hiçbir zaman böylesine bir yalnızlık tablosuyla karşılaşmadık. Türkiye’nin derhal bu tabloyu değiştirecek hareketler yapması lazım. Dış siyaset şahsileştirilecek bir ilişki değildir.
“MISIR’LA GÖRÜŞMELER BAŞLATILMALI”
Mısır’la münhasır ekonomik bölge görüşmeleri başlatılmalıdır. Mısır Afrika’nın en uzun sahiline sahip ülkesidir biz de Asya’nın… Bir ABD Dışişleri Bakanı Rum bölümüne inip Türkiye’ye bilgi verme nezaketi göstermeksizin adadan ayrıldıysa bu bir konumdur. Bu konum Recep Tayyip Erdoğan tarafından yüksek bir retorikle hakaret bildirileri yayınlanarak çözülmez. Dış siyasetin ne büyük düşmanı hamasettir. ABD ilişkileri şahsileştirilmekten çıkarılmalıdır.”
