a

Kaosu çözemeyen muhalefet!

Muhalefet partilerinde aslında seçim öncesi başlayan ancak seçimden sonra iyice belirginleşen ve sürekli büyüyen bir kaos sürüyor.

Türkiye’deki muhalefet partilerinin, yönetim krizleri ve tabanlarının taleplerini karşılayamama sorunları nedeniyle, sürekli bir kaos içinde olduklarını gözlemleyebiliriz.

Bu durum, partilerin genel başarılarını etkileyerek toplumda güven kaybına yol açmaktadır.

Kendi yönetimlerini kaostan kurtaramayan muhalefetin topluma güven vererek başarı elde etmesi mümkün olabilir mi?

Olmayacağı ortada.

Son yerel seçimlerde muhalefet oldukça etkili ve tartışması çok az olan bir süreç yürüttü.

O günlerde özellikle millet ittifakının iki önemli partisi CHP ve İYİ Parti’de bir yönetim krizi olmadığı gibi, tabanlarla üst yönetim arasında kırılma da yoktu.

Fakat seçimlerin ardından, muhalefet partilerinde yönetim krizleri ve tabanın taleplerinin karşılanamaması gibi sorunlar ortaya çıkmıştır.

Bu, partilerin ittifak yapma sürecini zorlaştırıyor ve toplumda hayal kırıklığına yol açıyor.

Oysa bugün CHP’de Kemal Kılıçdaroğlu her ne kadar şimdilik koltuğunu korumuş gibi görünse de partinin her mekanizmasında ikiye üçe hatta dörde bölünmüşlükler var ve tabanda bu kavga devam ediyor.

İYİ Parti’de de Meral Akşener tartışılmıyor olsa bile partinin kalan her şeyi tartışılıyor.

Dahası milletvekilliği seçimlerindeki tercihler ve sonuçlarını hala tabanları hazmedememiş durumda.

Alınan oyun verdiğin hayal kırıklığı ise cabası.

Bu durum, hem CHP hem de İYİ Parti’nin tabanlarında hayal kırıklığı ve memnuniyetsizlik yaratıyor.

Parti yönetimleri, tabanlarının taleplerini ve beklentilerini karşılamakta zorlanıyor ve bu durum, seçim sonuçlarına olumsuz yansıyor.

Her ne kadar Meral Akşener, ittifakla ilgili kendimiz girelim ağırlığımızı görelim lafları etse de tabanda da parti yönetimlerinde de bu olasılığın büyük hüsranla sonuçlanacağı endişesi üst düzeyde.

İddia evet ancak bir de gerçekler var.

Muhalefet partilerinin liderleri, ittifak yaparak seçimlere katılma konusunda ısrarcı olsalar da, hem parti tabanları hem de yönetimleri bu durumun hayal kırıklığına yol açacağından endişe ediyor.

Bu nedenle, liderlerin iddialarına rağmen gerçekler, ittifak yapmanın risklerini göz önünde bulundurmak zorundadır.

Bugün Türkiye genelinde bırakın Büyükşehir Belediyesi, il belediyesi bile alma imkanı görünmüyor İYİ Parti’nin tek başına gireceği bir seçimde.

Bunu en iyi İYİ Partililer biliyor ve görüyor.

O nedenle;

Parrinin tabanı CHP ile olan ittifakın devamını istiyor.

Zaten İYİ Parti’de son yaşanan tasfiyelerin ardından taban ve yönetimler de CHP’ye daha yakın hisediyorlar kendilerini.

İYİ Parti’nin tek başına bir seçime girmesi durumunda, büyükşehir veya il belediyesi kazanma ihtimali oldukça düşük görünüyor.

Bu nedenle,

İYİ Parti tabanı, CHP ile olan ittifakın devamını istiyor ve son yaşananlar sonrasında, hem taban hem de yönetim, CHP’ye daha yakın hissediyor.

Burada asıl rahatsızlığı;

CHP taşra yönetimleri ve taban duyuyor.

CHP, 100 yaşında olan bir parti olarak ülkenin her beldesinde ismiyle seçime girme iddiasında bir tabana sahip.

Yani İYİ Parti’ye seçim bölgesi terk etmek sinirlendiriyor onları.

Bunu istemedikleriniher ortamda zaten dilendiriyorlar.

Üstelik;

CHP tabanı İYİ Parti adayının girdiği bölgelerde çok da gidip oy vermeye yanaşmıyor.

CHP taşra yönetimleri ve tabanı, seçim bölgelerini İYİ Parti’ye bırakmak konusunda rahatsızlık duyuyor.

Çünkü,;

CHP, ülkenin dört bir yanında var olan, köklü bir parti olarak, seçim bölgelerini terk etmek istemiyor.

Ayrıca;

CHP tabanının, İYİ Parti adaylarına oy vermeye pek istekli olmadığı da gözlemleniyor.

Bursa özeline gelirsek.

Son seçimde tam 9 ilçe İYİ Parti’ye bırakılmıştı. İYİ Parti hiç birini kazamadı.

Üstelik;

CHP’nin bunlardan bir ya da ikisini alma şansı varken verildi bu ilçeler.

Şimdi;

İYİ Parti daha büyük oynuyor.

Tek başına gireriz numaralarını bir kenara bırakırsak, Bursa’da 3 merkez ilçeden en az birini istiyor İYİ Parti.

Büyükehir’i de pazarlık konusu yapmakta kararlı görünüyorlar.

Son seçimde;

Bursa’da 9 ilçe İYİ Parti’ye bırakılmış, ancak İYİ Parti bu ilçelerden hiçbirini kazanamamıştı.

Şimdi;

İYİ Parti, Bursa’da daha fazla ilçe kazanmak istiyor ve büyükşehir belediyesini de pazarlık konusu yapmak istiyor.

Bu durum, CHP seçmeninin tepkisini çekebilir ve CHP tabanının, kendi bölgelerini koruma mücadelesini daha da zorlaştırabilir.

Yeni;

Bir ittifakla Bursa’da yine bir taksim yapılırsa CHP seçmenin bu kez çok daha sert tepki vermesini bekleyebilir.

Hoş CHP tabanı şu anda kendi zeminini korumanın da mücadelesini veriyor.

Eğer Bursa’da yeni bir ittifak yapılacaksa ve bölgeler tekrar paylaşılacaksa, CHP seçmeninin bu duruma daha sert tepki göstermesi olasıdır.

Zaten;

CHP tabanı, kendi bölgelerini koruma mücadelesi veriyor ve böyle bir durumda, tepkiler daha da şiddetlenebilir.

Ve;

Sağdan gelen transferler partilileri her defasında öfkelendirirken, bunlara Genel Merkezden gelen dayatmalar da eklenince, partinin içinin toz duman olduğunu söyleyebiliriz.

Partililer, sağdan gelen transferlere her seferinde öfkeleniyor.

Ve,

Genel Merkez’in dayatmaları da eklenince, partinin içindeki durum daha da karmaşıklaşıyor.

Bu durum,

Partinin genel yapısını ve işleyişini olumsuz etkileyerek, içinde bulundukları kaosu daha da artırıyor.

Özetlemek gerekirse…

CHP ve İYİ Parti genel merkezlerinde olduğu gibi taşra örgüt ve teşkilatlarında da kaos sürüyor.

Muhalefet etmekten çok kendi kaosları içinde boğulan bu yapıların tüm olumsuzluklara rağmen yerel seçimlerde bir başarı sağlamaları ise oldukça uzak görünüyor.

CHP ve İYİ Parti, hem genel merkezlerinde hem de taşra örgütlerinde süregelen bir kaos yaşamaktadır.

Bu partiler, muhalefet etmeye çalışırken, kendi içlerindeki kaos ile boğuşuyorlar.

Tüm olumsuzluklara rağmen yerel seçimlerde başarı elde etmeleri oldukça zor görünmektedir.

Millet İttifakının bırakın yeni belediyeler kazanmayı elindekilerin de büyük kısmını kaybetme ihtimali oldukça yüksek.

Buna iki çarpıcı örnek vermemiz gerekirse!

Millet İttifakı, yeni belediyeler kazanmanın yanı sıra, mevcut belediyelerin de büyük bir kısmını kaybetme ihtimali ile karşı karşıyadır.

Özellikle Bursa’da Nilüfer ve Türkiye genelinde İzmir Büyükşehir Belediyesi, el değiştirme ihtimali olan yerlerden sadece birkaçıdır.

Son bir ihtimale daha değinerek kapatalım.

İYİ Parti’nin dümeni Cumhur ittifakına kırma ihtimali var.

Ancak Cumhur İttifakındaki dengeler İYİ Parti’nin buradan da çok bir şey beklemesine engel.

Tam bir Araf durumu anlayacağınız.

Son olarak;

İYİ Parti’nin Cumhur İttifakı’na yönelme ihtimali de mevcuttur.

Ancak, Cumhur İttifakı’ndaki mevcut dengeler, İYİ Parti’nin bu ittifaktan çok fazla beklenti içine girmesini engelliyor.

Yani, İYİ Parti için tam bir belirsizlik ve kararsızlık durumu söz konusudur.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Sıradaki haber:

CHP’de ekiplerin savaşı!