Yapımcılığını BBO Yapım’ın üstlendiği 40’, Jülide Ateş’in sunumuyla, Haber Küresel ekranlarında 16 Temmuz Perşembe akşamı oyuncu Kadir Doğulu’yu konuk etti. Ünlü oyuncu yıllar önce aşk yaşadığı Hande Yener konusunda yaptığı açıklamalarla dikkat çekti…
Jülide Ateş, Kadir Doğulu’ya bir dönem aşk yaşadığı, velev magazin dünyasında tanınmasına neden olan kimseyi, yani Hande Yener’i sordu. Ateş: “Hayatın Hande Yener sayesinde mi değişti? Neydi rolü?” dedi. İşte Kadir Doğulu’nun karşılığı:
KADİR DOĞULU: İBRETLİK ZAMAN GEÇİRDİM! “Bir anlamda… Halkın beni tanıması, halkı tanımam, ün, şöhret kavramlarının ne demek olduğunu anlamam ve bunlarla yapmam gerekenleri idraka getirmem gereken bir dönem olduğunu sonradan anladım. O dönemler farkında değildim… Zira duygusal, romantik bir prodüksiyon var. Aşk kavramı içimde doğduğu zaman içimde hiçbir çizgi çekmem. Yaş, kişi, makam ya da statü hiçbir mealde beni etkilemez. Ve o dönemimi safça, içimden gelene baki yaşadım; hiçbir pişmanlığım ya da hiçbir üzüntüm yok. Olağanüstü bir dönem ve olağanüstü bir ibretlik zaman geçirdim! Nispetin kazanımlarıyla ne yapmam gerektiğini çok uygun öğrendim.
HANDE YENER’DEN ÖZÜR DİLEDİ Mİ? 40’TA ESKİ DEFTERLER AÇILDI!
Jülide Ateş, Kadir Doğulu’la ağabeyi Kemal Doğulu’nun “Kadir Hande’den özür dilemeli” cümlesini de hatırlattı. Böylelikle 40’ta eski defterler de açılmış oldu. Hande Yener’le ayrıldıkları dönemde Hande Yener’in Sinan Akçıl’la kaçamak yaptığı için ayrıldıklarını Kadir Doğulu’nun söylediği dedikoduları çıkmıştı. Jülide Ateş, bu mevzuyu hatırlatarak Kadir Doğulu’yla “Hande Yener’den özür diledin mi?” sorusunu yöneltti.
BU TÜRLÜ BİR CÜMLE KURMADIM, KİMSEDEN DE ÖZÜR DİLEMEDİM!
Kadir Doğulu: “O dönemlerde çok toydum, gençtim. Etrafımdaki kişilere kendimi anlatabileceğim eşrafım yoktu. Aile konusunda tüm coğrafya çok hassas, ne bu türlü bir cümle kurdum, ne de arayıp kimseden özür diledim. Yaşadıklarım için kimseden özür dilemek istemem, zira en saf, en hoş halimle yaşadım. Ne kötüleyecek, ne arkasından berbat bir şeye sebep olabilecek bir hareketim ya da cümlem olmadı. Velev saf kalabilmesi için bu dünyaya ilişkin ne varsa vazgeçebildim o dönemde… Benim olgunlaşmama en büyük çimentoyu atan kusursuz bir ilişki oldu. Ben bugün neysem o dönemde ve çocukluğumda yaşadığım hiçbir şeyi değiştirmek istemezdim. Olağanüstü bir olgunluk getirdi bana…”
