İznik’teki Roma Tiyatrosu Kazısı ve Meryem Freski Restorasyonu

Bursa’nın İznik İlçesindeki Roma Tiyatrosu Kazısı
Bursa’nın tarihi İznik ilçesinde gerçekleştirilen yaklaşık 2 bin yıllık Roma tiyatrosu kazısında, günümüze ulaşan en eski örneklerden biri olarak kabul edilen, kucağında İsa’yı tutan Meryem freski restorasyon çalışmaları ile gün yüzüne çıkarıldı. İmparator I. Konstantin’in çağrısıyla 325 yılında düzenlenen ve Hristiyanlık tarihinde önemli kararların alındığı Birinci Konsil’in yapıldığı İznik’te, arkeologlar Roma tiyatrosunun dini kullanım evresini araştırma amacıyla çalışmalarını sürdürüyor.
1980’li yıllarda başlayan ve 2016 yılından itibaren Dokuz Eylül Üniversitesi ekibi tarafından kesintisiz devam eden kazı ve restorasyon çalışmaları büyük oranda tamamlanmış durumda. Geçtiğimiz mart ayında yeniden ziyarete açılan tiyatroda, ana yapıların dışında kalan alanlarda çalışmalar devam etmektedir.
Meryem ve Çocuk İsa Freski
Meryem ve çocuk İsa freski, tiyatronun merkezi girişinin doğusunda yer almakta ve 2005 yılında tespit edilmesine rağmen korunması amacıyla kapatılmıştı. Yapılan restorasyon çalışmaları sayesinde, beyaz fon üzerinde süslü ve kıymetli renkli taşlarla işlenmiş olan bu fresk, 1,42 metre yükseklik ve 78 santimetre genişliğinde bir alanda, Meryem’in yüksek bir tahtta otururken kucağında İsa’yı tutarken tasvir edilmektedir. Freskin hemen yan tarafında ise 1,5 metre yükseklik, 3,15 metre genişliğindeki başka bir freskte İsa’nın sol tarafta otururken başını Meryem’e doğru eğdiği görülmektedir.
Kazı Çalışmaları ve Önemli Bilgiler
Kazı başkanı ve Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aygün Ekin Meriç, tiyatronun 111 yılında İmparator Trajan döneminde inşasına başlandığını belirtti. Trajan ile Bitinya valisi Plinius arasındaki yazışmalardan yapının inşası hakkında çok önemli bilgiler elde ettiklerini ifade eden Meriç, şu bilgileri paylaştı:
- İznik Roma tiyatrosu, 103 metre genişliğinde ve 80 metre uzunluğunda olup, düz bir alana tamamen tonoz mimarisi ile inşa edilmiştir.
- Özgün haliyle 3 katlı ve tonoz sistemiyle yükseltilmiş olan tiyatro, 24 metre yüksekliğe sahip ve 10 bin kişilik kapasiteye sahiptir.
- Tiyatro, 2. yüzyıldan 17. yüzyıla kadar çeşitli dönemlerde kullanılmıştır.
Meriç, tiyatronun özellikle 2. ve 3. yüzyıllarda özgün işlevine uygun olarak gladyatör oyunları ve dönemin popüler etkinlikleri için kullanıldığını belirtti. 325 yılında burada toplanan ekümenik konsilde Hristiyanlığın önemli kararlarının alındığını vurgulayan Meriç, tiyatronun 4. ila 6. yüzyıllar arasında dini bir kullanım evresine geçtiğini ifade etti. Bu döneme ait olarak, duvarlarda yer alan haç freskleri, girlandlar (askı çelenk) ve Hristiyan sembollerinin bulunması bu geçişin önemli bir göstergesi oldu.
Prof. Dr. Meriç, Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus’un katılacağı 2025’te Birinci Konsil’in 1700. yılı törenlerinde bu tiyatronun ziyaret edilebileceğini belirtti.
Freskin Önemi ve Koruma Çalışmaları
Meryem ve çocuk İsa freskinin Hristiyanlık tarihi açısından büyük bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Meriç, “Kucağında İsa ile tahtında oturan Meryem’in olduğu bu fresk, en erken örneklerden biridir; bu nedenle çok değerlidir.” dedi. Restorasyon sürecinde freskin bozulmuş kısımlarının temizlendiğini ve sağlamlaştırıldığını ifade eden Meriç, bu freskin korunması için gerekli tüm çalışmaları titizlikle gerçekleştirdiklerini belirtti.
Ziyaretçi Sayısı ve Gelecek Planları
Tiyatronun yeniden ziyarete açılmasıyla İznik’in kültür ve turizm açısından önemli bir cazibe merkezi haline geldiğini kaydeden Meriç, “Açıldığından beri ziyaretçi sayısı 50 bini aştı. Turist akışında da belirgin bir artış olduğunu gözlemliyoruz. Ziyaretçilerimiz pazartesileri hariç her gün burayı gezebiliyorlar.” şeklinde bilgi verdi.
Meriç, tiyatronun ana yapılarının dışındaki alanlarda devam eden kazı çalışmalarının 1-2 yıl içinde tamamlanmasının planlandığını ve kazılmamış alanların hızla tamamlanarak konservasyon ve restorasyona devam edileceğini dile getirdi. Ayrıca, “Tiyatronun restorasyonunu ve konservasyonunu bitirdik. Roma İmparatoru Hadrianus döneminde inşa edilmiş sütunlu galerilerin restorasyonu için çalışmalarımız devam ediyor.” dedi.
Son olarak, kazılarda bulunan dönemine özgü seramikler, sikkeler ve bronz eserlerin titizlikle ölçülüp, fotoğraflanarak restorasyon ve konservasyon çalışmalarına tabi tutulduğunu belirtti.