Bursa

İnegöl’de Kulaca Tarımsal Kalkınma Kooperatifi: Sürdürülebilir Tarım ve İhracat

Bursa’nın İnegöl İlçesinde Kulaca Tarımsal Kalkınma Kooperatifi

Bursa’nın İnegöl ilçesinin kırsal Kulaca Mahallesi’nde 50 yıl önce kurulan Kulaca Tarımsal Kalkınma Kooperatifi, günümüzde 4 bin 500 ton ürün işleme kapasitesine ulaştı ve yıllık ortalama 2 bin 500 ton salça üretiyor. Kooperatif, salçalarını bölgedeki taze biber ve domateslerden elde ediyor.

Kooperatif, 17 çiftçi ile iş birliği yaparak, her yıl bir sonraki yılın üretim ve dağıtım kapasitesine göre ekim planlaması yapıyor. Sezon boyunca yaklaşık 4 bin 500 ton ürün işleyerek, işlenen domatesten 1000 ton ve biberlerden yaklaşık 1500 ton salça elde ediyor. Üretilen biber salçasının önemli bir kısmı, iç pazara yönelik olsa da, 1200 tonu Hollanda’ya ihraç ediliyor.

Tarımda sürdürülebilirliği ön planda tutan bu üretim modeli, hem bölgesel istihdamı artırıyor hem de yerel ekonomiye katkı sağlıyor. Kooperatif, sözleşmeli üretim ve ürün havzası oluşturma politikalarını benimseyerek, çiftçileri ve toprağı korurken, tarımsal üretimde kaliteyi sağlıyor.

Özellikle bölgede kadın istihdamına önem veren kooperatif, 3 aylık üretim sezonunda 90’ı kadın olmak üzere toplam 100 işçi çalıştırıyor. Yerli üretim ve ham maddenin ithal olmaması sayesinde, yıllık ortalama 1 milyon dolarlık salça ihracatının tamamı yerel ekonomiye kazandırılıyor.

Bu yıl, 3 ay süren üretim sezonunu tamamlayan kooperatifin salçalarının sevkiyat ve ihracat süreci de başladı.

Kapasite Artışı ve Kalite Vurgusu

Kulaca salçasının marka haline geldiğini belirten kooperatif yöneticisi Uğur, “Briksi (suda çözünen kuru madde miktarı) 40’ın üzerindedir; bu nedenle kullanan başka bir salça kullanmaz.” dedi. Kooperatif, hem domates hem de biber salçası üretmekte ve ayrıca köftecilerde ve ızgaracılarda kullanılan acı sosları ile de pazar payını artırmaktadır.

Her yıl artan kapasite ile birlikte, en son 1100 ton olan sözleşmeli üretim miktarının bu yıl 1200 tona çıktığını vurgulayan Uğur, “Üretimden tüketime kadar katkıda bulunursak biz ondan mutlu oluyoruz.” şeklinde konuştu. Bu yıl domatesin ortalama 1 lira 80 kuruş civarında alındığını belirten Uğur, “Biz 3 liradan aşağı almadık çünkü çiftçilere sözleşmeli üretim yapmalarını öneriyoruz; bu sayede her iki taraf da hesaplarını yaparak ekim yapabilir.” dedi.

Salçanın tercih edilme sebebinin aroması ve hijyenik koşullarda uzun sürelerde yavaş pişirilerek üretilmesi olduğunu kaydeden Uğur, “Domatesi elle toplatırız, havuza dökülür ve suyun içerisine alınır. O sulu havuzdan diğer bir havuza geçerken yine suyla girer. Havuzdan çıkınca tekrar ayıklama bandında kontrol edilir. Yani yeşil veya çürük olanlar kesinlikle salçanın içine girmez. Ayrıca, salça çift tabanlı kazanlarda 8 saatte kaynatılır.” açıklamasında bulundu.

Uğur, uluslararası “Yağmur Ormanları İttifakı (Rainforest Alliance)” tarafından 3 yıldır düzenli denetimlere tabi tutulduklarını ve doğaya saygılı üretim süreçlerini sürdürebildiklerini belirtti.

Son olarak, “Bizim aşağı yukarı 17 çiftçimiz var. Bu çiftçilere biber ve domates ektiriyoruz. Domateste tarlada ekilen tohumdan ambalajına girinceye kadar sürdürülebilirlik sağlıyoruz. Ambalaja girdiğinde kimin olduğu belli oluyor. Eğer içerisinde yabancı bir ürün görürsek ya da katkı maddesi tespit edersek, o kişiyi cezalandırıyoruz. Bu sistemin Türkiye geneline yayılması gerekiyor.” şeklinde konuştu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu