İmamoğlu’nun Yolsuzluk Davası ve Görevsizlik Kararları
Yolsuzluk Soruşturması ve Tutuklama Sonrası Gelişmeler
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklandıktan sonra görevinden uzaklaştırılmış ve hakkında dava açılmıştı. Bu süreçte, sanıklar arasında yer alan 12 isim hakkında mahkemeler çeşitli kararlar almıştır.
Mahkeme Kararları ve Görevsizlik Tartışmaları
İlk olarak, Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi, dosyanın görevsizlik nedeniyle ağır ceza mahkemesine gönderilmesi yönünde karar vermiştir. Mahkeme, sanıkların suçlarının rüşvet suçunun kapsamına girip girmediğini değerlendirmiş ve aynı zamanda Erkan Aydın’ın milletvekili seçilmeden önceki suç tarihleri nedeniyle, milletvekili görevinde iken işlenen suçların ağır ceza mahkemesinin yetkisi altında olduğunu hüküm altına almıştır.
Yeniden Görevsizlik Kararı ve Dosyanın İleri İncelenmesi
Sanık avukatlarının, dosyanın asliye ceza mahkemesinde görülmesine ilişkin yaptığı itiraz ise reddedilmiştir. Mahkeme, kararın düzeltilmesine yer olmadığına karar vererek, dosyayı nöbetçi Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne göndermiştir. Bu mahkeme, dosyayı incelemiş ve tekrar olarak Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi’nin görevli olduğuna hükmetmiştir.
Son Karar ve Görev Uyuşmazlığının Çözümü
Ancak, Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi, yine görevsizlik kararı vererek, görev uyuşmazlığının çözümü amacıyla dosyayı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi’ne göndermiştir.
İddianame ve Suçlamalar
İddianamede, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan belgeler detaylandırılmıştır. Soruşturma kapsamında tutuklanmasının ardından İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve diğer sanıklar Baki Aydöner, Cemil Tugay, Erkan Aydın, Hüseyin Yaşar, Mehmet Kılınçarslan, Metin Güzelkaya, Nihat Yeşiltaş, Özgen Nama, Özgür Çelik, Rıza Akpolat ve Serhat Can Eş hakkında çeşitli suçlamalar yöneltilmiştir.
Başsavcılık, özellikle Siyasi Partiler Kanunu’nun 112. maddesinde yer alan “oylamaya hile karıştırma” suçuyla ilgili olarak, her bir sanık hakkında birer yıldan üç yıla kadar hapis cezası talep etmektedir. Bu suçlamalar, yolsuzluk soruşturması ve görevden uzaklaştırma süreciyle bağlantılı olarak geniş kapsamlı bir hukuki soruşturma ve yargılama sürecini içermektedir.
Gelişmeler ve Son Durum ise, hukuk mahkemelerinin dosya üzerindeki tartışmalı ve karmaşık inceleme sürecinin devam ettiği, adli süreçlerin ise titizlikle yürütüldüğü şeklindedir.
