
Diyarbakır HDP il başkanlığı önünde 1 yıldır evlat nöbetinde olan ailelerin, hayallerine yürek dayanmıyor. Acılı annelerden Cennet Kabaklı, “Oğlumun konutumun içerisinde gölgesini özledim, gölgesine hasret kaldım. Oğlumu evlendirecektim, torunlarım olacaktı. Oğlumun mürüvvetini görecektim. Bunların hepsi bana hasret kaldı” dedi.
Çocuklarının terör örgütü PKK mensupları tarafından dağa kaçırıldığı iddiasıyla HDP Diyarbakır il binası önünde 3 Eylül 2019’dan beri oturma aksiyonu başlatan aileler, evlat nöbetini 1’inci yılını geride bıraktı. Tüm olumsuz koşullara karşın, teröristlerin ve uzantılarının tehditlerine karşın aileler, hareketten vazgeçmedi. Teslim olan her çocuk, harekete dahil olan her aile, örgütün çözülmesini sağladı, ailelerin umutları yeşerdi. 2015 yılında birliğine teslim olmaya giderken Tunceli’de terör örgütü PKK tarafından kaçırılan oğlu Adil Kabaklı için Gaziantep’ten gelen anne Cennet Kabaklı, 5 yıldır oğlunun yolunu gözlüyor, vermedik uğraş kalmadığını belirti. Kabaklı, oğluna dair hayalleri olduğunu, oğluna hasret kaldığını ve evladının gölgesine hasret kaldığını dile getirdi.
“Oğlumu evlendirecektim, torunlarım olacaktı, bunlara hasret kaldım”
Cennet Kabaklı, oğlunun 2015 yılında askere gittiğini, acemi birliğini Ankara’da yaptığını ve 10 günlüğüne dağıtım müsaadesine geldiğini söyledi. Usta birliği Ağrı Doğu Beyazıt çıktığını aktaran anne Kabaklı, oğlunun Ağrıya giderken Tunceli Pülümür yolunda iki askerle bir arada otobüsten alındığını kaydetti. 6 yıldan beri oğlundan haber alamadığını dile getiren Cennet Kabaklı, kelamlarına şöyle devam etti:
“İlk götürüldüğünde 3 sene Youtube’da konuşuyordu, konuşturuyorlardı. Devletimizden, bakanlarımızdan, milletvekillerimizden kurtarılmasını istiyordu. Fakat son 3 yıldan beride hiç haber alamıyoruz. Youtube atmıyorlar, konuştuğunu görmüyoruz. Kendisini göremiyoruz. Ben 1 yıldan beridir burada bekliyorum. Yağmur demedim, yaz demedim, kış demedim, soğuklarda hasta halimle bekledim. Evladım için bekliyorum, evladımı geri versinler. Birinci günü beni karakoldan aradılar. Adil Kabaklı, PKK’lılar tarafından kaçırıldı diyerek ben onlardan haberi aldım. Dünyam yıkıldı, zindan oldu, olduğum yere kaldım. Dizlerim tutmaz oldu. Sonrasında gitmedik yer bırakmadım. En sonunda Diyarbakır’a geldim. Burada aksiyon ailelerine katıldım. Hacire annemizi televizyonda gördük. O evladına kavuştu, inşallah bizlerde kavuşuruz diyerek buraya geldim. O gün bugündür buradayım. Sesini özledim, annem demesini özledim, boynuma sarılmasını özledim. Sevdiği yemekleri biz yapıp da yiyemiyoruz. Her lokmada boğazımızda kalıyor. Ne kardeşleri yiyebiliyor, ne ben yiyebiliyorum. Dayanacak gücüm kalmadı. Oğlumun konutumun içerisinde gölgesini özledim, gölgesine hasret kaldım. Oğlumu evlendirecektim, torunlarım olacaktı. Oğlumun mürüvvetini görecektim. Bunların hepsi bana hasret kaldı.”