Pederini hastaneye götürdükten sonra meskenine gitmek için Maçka Parkı’nı kullandığını belirten Yapımcı Elif Dağdeviren, “Maçka Parkı benim Nişantaşı’na geçmek için kullandığım yürüme yolu. Köpeklerimi de burada gezdiriyorum. Evlatları uzaktan görüyordum. Geçenlere tükürüyorlar ya da dokunup kaçıyorlar. Biri uyardı. Ben yaklaşınca ‘üstüme gelme tükürürüm corona olursun’ dediklerini duydum. Bir oyun yapmışlar diye düşündüm. Ben geçerken bana da laf attılar. Oradan çıktım ve koşarak peşimden geldiler. En küçüğü 8, en büyüğü de 16, 17 yaşlarındaydı. Kız ve erkeklerin olduğu çocuklardı. Çok yakışıksız laf atmaya başladılar. Şu an olduğumuz konum o gün çok kalabalıktı. Küçük bir evlat gelip elle tacizde bulundu. Ben döndüm ve dönünce düştü. Bağırmaya başladı. Kızlar ‘Ona ne yaptın’ diye bağırmaya başladı. Elimde telefon vardı. Telefonla fotoğraf çekmeye başlayınca birden o evlat ayağa kalktı. Telefondaki fotoğrafı sil diyerek, çantayı çekmeye başladılar. Telefonu elimden almaya çalıştılar. Etrafımı çevirdiler. Kızlar, erkeklerden daha büyüktü” dedi.
“ADAMI TEKMELİYORLARDI”
“Biri fotoğrafları silmem için ağlamaya başladı” diyen Dağdeviren, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“O sırada etrafımı uygunca çevirip çekiştirmeye başladılar. O sırada bir adam ‘Kaçın oradan, ayrılın oradan’ diye bağırdı. Evlatlar onunla ilgilenirken ben ıssız bir yol var oraya gidiyordum. Gerimi bir döndüm adama tekme tokat girmişler. Adamı tekmeliyorlardı. Şakalaşıyorlar mı, sahiden tekmeliyorlar mı ayırt edemedim. Evlatlar onu bırakıp tekrar peşimden geldiler. Tekrar elimdeki telefona uzandılar. Fotoğrafı silmemi istediler. Özür dilerlerse sileceğimi söyledim. ‘Ben ne özür dileyeceğim, artık senin hanesini bulacağız, biz bu kadar değiliz, geleceğiz meskenini başına yıkacağız’ dediler. Ben de ‘Büyüklerini mi tehdit ediyorsun çok ayıp’ dedim. İçlerindeki kız özür diledi. Vesair bireyden de özür diledi. Pekala dedim, fotoğrafı sildim. Adam geri gitti ben haneme geçmek için yola girdim. Oraya girmemle birlikte ardımdan iğrenç küfürler etmeye başladılar. Mukabilde güvenlik kulübesi vardı. Oraya gittim” diye konuştu.
“BÖLGEYE ÇOK BÜYÜK ZARAR”
Elif Dağdeviren son günlerde Maçka Parkı’nda yaşanan taarruzların ortama de bir zarar olduğunu tabir ederek, “Ne yapılır bilmiyorum. Tek başıma doğal ki bir şey yapamam. Buranın bir kez temizlenmesi lazım. Parklarda otururuz, turizm başlayacak derken tekrar bu türlü akınlarla gündeme gelmesi bir sefer nahiyeye çok büyük zarar. İstanbul’un göbeğinde” halinde konuştu.
