a

Eğitimle alakalı kararlar…

https://haberyum.com/wp-content/uploads/2023/08/masal-bahçe.png https://haberyum.com/wp-content/uploads/2023/10/134X550.jpg

Karada en büyük deprem diye adlandırılan Kahramanmaraş merkezli 11 ili sarsan Büyük Anadolu Depreminin hemen ardından YÖK ve Milli Eğitim Bakanlığı bir takım kararlar aldı. Bu kararlar ciddi tartışmalara da neden oldu.

Olaya siyaseten bakanların hali ortada. 

Böylesi büyük bir felakette hükümet ve devlet bu kadar kısa sürede nasıl işin altından kalktı diye şaşkın şaşkın izliyorlar. 

Bir kaç dezenformasyon girişimi yaptılar ancak mesele o kadar net bir şekilde ortada ki algılayamıyorlar.

Biz işin siyaset dışındaki bölümüne bakalım.

Tartışmalardan biri hiç şüphesiz eğitim alanında alınan kararlar.

YÖK, gerek deprem bölgesindeki öğrenciler gerekse memleketleri deprem bölgesi olan dışarıdaki öğrencileri göz önünde bulundurarak ve yurtların depremzedelere tahsis edilmesi fikri üzerine online eğitim kararı aldı.

Tabi bu okul kapatma kararıydı ve tartışmalara neden oldu.

Hemen insanların aklına uzun süren pandemi tatillerini ve orada edinilen online eğitim tecrübesi geldi.

Okulların kapatılması başka sorunları beraberinde getirdiği gibi gençleri ve çocukları eğitim disiplininden koparıyor.

Online eğitiminde pek başarılı olduğunu söyleyemeyiz zaten.

Bu işin uzmanları online eğitimin, yüz yüze eğitimin muadili olamayacağını zaten defaten söylediler.

Hem pandemi döneminde bile Japonya’nın okulların kapatmadığı, benzer örneklerin olduğunu biliyoruz.

Yine Almanların savaşta bile ünversite kapatmadıkları da bir gerçek. Japonya’da pandemi döneminde okulların nasıl devam ettirildiğini de hatırlıyoruz.

 Biraz acele edilmiş bir karar olarak alındı ve muhtemelen kısa bir süre sonra da bu karardan dönülecek.

Nisan başında bir kez daha değerlendirme yapacak YÖK…

Gençlerin yeri üniversiteleri okulları.  Depremzedelere bu devlet ve millet başka barınacak yerler bulur mutlaka.

MEB’de hemen ülke genelinde iki hafta tatil ilan ederken, 71 ilde eğitim nihayet başladı.

Deprem bölgesinde ise 4 şehirde 1 Mart’ta eğitime başlayacak. 

Geri kalan kentlerin bir kısmı 13 Mart diğerleri de 27 Mart tarihine kadar tatil edildi.

Oysa acilen bu şehirlerde eğitimin başlaması ve çocuklara afetin etkilerini en aza indirecek şekilde normalleştirmek gerekmez mi?

Çadır kentlerde sınıf olarak büyük çadırlar kurmak mümkün değil mi?

Hem bu bölgelerdeki 8 ve 12. Sınıf öğrencileri sınava girecekler 3 ay sonra.

Her ne kadar destekleme kursları yapılacağı açıklansa da kurs yerine çadır okullarda eğitim başlatılsaydı çok daha sağlıklı bir süreç işler.

Milli Eğitim Bakanlığı da tabi bunları uzmanlarının görüşleri ve önerileri üzerine uygulamaya alıyor. Bu durumun bir izahı varsa ve fayda zarar muhasebesi varsa bunun da şeffaf bir şekilde kamuoyuna aktarılması gerekir.

Yaşam devam ediyor bölgede.

Evet büyük acılar içinde evet büyük sıkıntılar da var soğuk başta olmak üzere ama enkazların arasında gezeceklerine, çadırlarda boşuna zaman geçireceklerine çocukların bir şekilde eğitime entegre edilmeleri gerekirdi.

Kaybettiklerimizi kaybettik Allah taksiratlarını affetsin, kalanlara da sabır niyaz eylesin.

Ancak eğitimle nesillerimizi kaybetmememiz lazım. 

Toplumdaki bu kanıyı değiştirecek kurumlar ise YÖK ve MEB.

Bunun izahını topluma yapmalılar.

Çünkü bu da toplumun vicdanını bir şekilde kanatıyor ve bir kaygı oluşturuyor. 

Depremin büyüklüğü ve ilk andaki sıcak gündem belki acil kararlar alınmasına yol açmış olabilir, ancak yaşamın devam ettiğini ve devam etmesi gerektiğini göz önünde bulundurarak gençlerimizden ve eğitimizden her ne olursa olsun vazgeçmemeliyiz, geçemeyiz.

Kamu kurumlarını, kamu kurumlarına ait ne varsa oraları, hatta boş duran konutları projeleri kullanabiliriz depremzedeler için ama okulların kapatılmasına yol açacak yurt kapatma hazinedeki tedbir akçesi hassasiyetinden kullanılmalı. 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Sıradaki haber:

Depremin adı ecel olmasın diye…