
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Hicri yeni yıl bildirisinde milletimizin ve tüm İslam âleminin hicri yılını tebrik ederek; hicretin, hakkı batıldan üstün tutanlar için her daim kesinlikle bir çıkış yolu olduğunun ve onların asla mağlup olmayacaklarının ispatı olduğunu kaydetti.
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş Hicri Yeni Yıl Bildirisinde, “Bugün, Peygamber efendimizin Mekke’den Medine’ye hicretini temel alan hicri yılbaşının 1442. yıldönümüdür. Şanlı Rabbimiz yeni hicri yılı hayırlara vesile eylesin.
Elbet hicret, başta Müslümanlar olmak üzere tüm insanlık için büyük bildiriler içeren tarihî bir olaydır. Hicretle birlikte; yeryüzünde adalet ve merhamet temelleri üzerine yeni bir dönem inşa edilmiştir. Tevhidin perdelendiği, zulüm ve haksızlığın hayatı kuşattığı, köleliğin baht kabul edildiği bir cahiliye karanlığından; ırkı, rengi, statüsü ne olursa olsun insan onurunun, temel hak ve özgürlüklerin merkeze alındığı, huzur ve inancın tesis edildiği aydınlık bir çağ açılmıştır. İnsanlığın iyiliği için İslam’ın hayat veren ilkelerini hâkim kıymetler hâline getirmek uğruna sarsılmaz bir inanç ve sabırla gayret ederek yurtlarını terk eden Müslümanlara yeryüzü vatan kılınmıştır.
Dolayısıyla hicret, dünyevi her türlü bela, zahmet ve meşakkatten kaçış değil, bütün zorluklarla uğraş yolunda muhkem bir karar ve istikrardır. Fikir ve aksiyon planında Müslümanca yaşama azminin manifestosu; imanın ikrarı, kulluğun izharı ve ahlakın ihyasıdır. Yeryüzünde zulüm ve nefret yerine merhamet ve muhabbeti, düşmanlık ve hasımlık yerine dostluk ve kardeşliği tercih etmenin tabiridir.”
“Hicret, hakkı batıldan üstün tutanlar için her daim kesinlikle bir çıkış yolu olduğunun ve onların asla mağlup olmayacaklarının ispatıdır” diyen Erbaş şöyle devam etti:
” Dolayısıyla hicretin taşıdığı mana ve iletiler, tarihin her döneminde olduğu üzere bugün de Müslümanlar için maddi ve manevi kalkınma yolunda büyük bir azim ve motivasyon kaynağıdır. Bu bağlamda Peygamber efendimizin Mekke’den Medine’ye hicretini bütün boyutlarıyla tefekkür ederek dünyamızı hicretin getirdiği bedellerle tanıştıracak bir gaye ve uğraşa yer kılmak Müslümanlar için ihmal edilemez bir sorumluluktur.
Başka yandan hicret, bizlere Peygamber efendimizin örnekliğinde önlem ve tevekkül merkezli bir çabayı, cüret ve sabrı kuşanmanın değerini, Rabbimize sonsuz inanç duyup teslimiyet göstererek asla ümitsizliğe kapılmamanın gerekliliğini, yıkılmadan ayakta durabilecek bir inancın ve direncin kıymetini öğreten tarihi bir vesikadır. Bu açıdan, hicreti hakikat okumak ve anlamak; yeryüzünü kuşatan her türlü olumsuzluk, kötülük, bela ve musibetlerle çaba konusunda bizlere azim ve kararlılık aşılayacak, bugünü ve geleceği inşa etmede büyük ufuklar açacaktır.
Bu his ve niyetlerle, aziz milletimizin ve tüm İslam âleminin hicri yılını tebrik ediyor; yeni yılın yeryüzünün sekinetine, İslam âleminin inkişafına, birlik ve kardeşliğimizin güçlenmesine, ümmetin vahdet ve selameti, bütün insanlığın huzuru ve iyiliği için daha büyük bir uğraş, özveri ve fedakârlıkla çalışmamıza vesile olmasını Aziz Allah’tan niyaz ediyorum.”