Kanatlı eser bölümü; daha fazla katma kıymetli esere odaklanarak 1,2 dolar seviyesinde olan kilogram ihracat pahasını 2 dolara çıkarmak için harekete geçti.
Pandemi döneminde ihracat gayelerinde yaklaşık 100 milyon dolarlık sapma yaşayan kesim, iki yıl önce açılan Japonya pazarına bu yıl Çin pazarını da eklemeye hazırlanıyor. İstanbul İhracatçı Birlikleri (İİB) ve Hastavuk Yönetim Konseyi Başkanı Müjdat Sezer, Avrupa ve İngiltere pazarlarının da açılması gerektiğine işaret ederek, “Bu pazarların açılması bölümde devrim olur” dedi.
Türkiye’de tavuk üretiminin yıllık ortalama yüzde 2 seviyesinde artış gösterdiğini kaydeden İstanbul İhracatçı Birlikleri (İİB) Koordinatör Başkanı Müjdat Sezer, yaklaşık 2.2 milyon ton beyaz et üretimin olduğunu belirtti.
Sezer, üretimin yaklaşık yüzde 20’sinin 40 ila 50 ülkeye ihraç edildiği bilgisini verdi. Pandemi öncesinde Türkiye’nin kanatlı eserleri ihracatı yaklaşık 1 milyar dolar iken Ağustos 2019-Ağustos 2020 aralığında ise 900 milyon dolar seviyesine ulaşılabildiğini belirten Müjdat Sezer, “020 yılını 900 milyon dolar civarında kapatır; 2021 prestiji ile de çıkışa geçeriz. Avrupa Birliği 6 milyar dolarlık ithalatla en çok ithalat yapan ülkesi pozisyonunda. İngiltere’nin 4 milyar dolarlık ithalatı var. Japonya 4 ila 5 milyar dolarlık ithalat yaparken, Çin 2 milyar dolar, Suudi Arabistan ise 1,5 milyar dolarlık ithalat yapıyor. Bu pazarları Türkiye olarak iyi değerlendirebiliyor olmamız lazım. Fakat AB ve İngiltere kapalı, açılması lazım. Japonya iki yıl önce açıldı ama yavaş ilerliyor. İstanbul İhracatçılar Birliği’nin Ur-Ge projesi kapsamında Çin, Japonya ve Suudi Arabistan üzerine yoğunlaşıldı. Çin de açılmak üzere. Yılsonuna kadar Çin’e de kanatlı eser göndermeye başlayacağız” dedi.
Çin’in ithalatın yanı sıra yaklaşık 1,5 milyar dolarlık da ihracat yaptığı bilgisini veren Müjdat Sezer, “Ürünü alıp katma bedelli hale getirip yine satıyorlar. Bizim de beyaz ette ileri sürece teknikleri ile katma bedelli üretime odaklanmamız gerekli. Avrupa Birliği’ne açılmamız lazım. Bu pazarın açılması Türkiye için büyük bir talih olacak. Zira yanımızda Yunanistan, Bulgaristan, Romanya, Balkan ülkeleri bulunuyor. Tüm kanatlı eserleri şu an şoklanmış olarak ihraç etme kabiliyetine sahibiz; lakin bu pazar açıldığında taze olarak da gönderme avantajımız olacak. Ayrıyeten katma pahalı eser de göndermemiz mümkün olabilecek. AB’nin açılması ile 300 milyon dolar civarı ek ihracata ulaşabiliriz” dedi. Sezer, öte yandan İngiltere’nin de önemli bir pazar olduğuna vurgu yaparak, bu pazarın da açılması için harekete geçmek gerektiğinin altını çizdi. Japonya’ya 10 ila 20 milyon dolar seviyesinde ihracat gerçekleştirildiğini kaydeden Müjdat Sezer, “Japonya’da olimpiyatlar yapılacaktı. Önemli oranlarda eser stoku yaptılar. Olimpiyatlar iptal olunca stoklar ellerinde kaldı. Şu an alımda biraz yavaşladı. Ayrıyeten Japonların tercih ettiği eserler katma pahası yüksek eserler. Dal katma kıymeti bugün şinitzel, köfte, burger, salam, sosis üzere eserlerden sağlıyor. Katma kıymetli üretim toplam üretimden lakin yüzde 10’luk hisse alabiliyor. İleri işlenmiş eserlere yoğunlaşmamız lazım” halinde konuştu.
İç piyasa çok etkilendi
Pandeminin kesimi bilhassa de iç piyasada negatif yönde etkilediğini söyleyen Müjdat Sezer, turizm bölümüne bağlı olarak yaz tüketiminin kayda kıymet seviyede düştüğünü söz etti. Bu bağlamda işletmelerin satışta hedefledikleri kapasiteleri yakalayamamalarının fiyatları aşağıya çektiğini dile getiren Sezer, “İç piyasada çok uygun fiyata kanalı eserleri bulmak mümkün. Bölüm kendini bu bahiste toparlamaya, kapasitelerini eski sisteme getirmeye çalışıyor.
Kilogram başına ihracat bedelinde amaç 2 dolar
Müjdat Sezer, Türkiye’nin kilogram başına katma bedel oranı 1,1 dolar iken, tavukta ise 1,2 olduğunu kaydederek, “Şu an ham haliyle ihracat yapıyor olmamıza karşın genel ortalamanın üstündeyiz. Türkiye’nin daha katma bedelli esere yönelmesi lazım. Japonya’nın ortalama 2,85 dolar. Amacımız 2 dolar seviyesine çıkabilmek” dedi. Sezer öte yandan, kanatlı bölümünde heyeti fabrikaların yaklaşık yüzde 10 boş kapasite ile faaliyet gösterdiğini ve muhtemel ihracat anlaşmalarında ivedilikle üretim adetlerinde artışa geçilebileceğinin de sinyallerini verdi. Müjdat Sezer, bu kapasitenin 200 bin tonluk ilave üretim olduğunu açıkladı.
