Birleşmiş Milletler ve İnsan hakları savunucuları Müslüman azınlıkların bu kamplarda zorla tutulduğunu savunuyor.
Pekin tarafından çeşitli aralıklarla yayınlanan ve önemli husus başlıklarına değinilen bir devlet belgesi olan Beyaz Kitap (White Paper) son sayısında “Sincan’da İstihdam ve Emekçi Hakları” başlıklı bir rapor yayınladı.
Rapora göre, Doğu Türkistan’da “istihdam ile gelir seviyesi nizamlı şekilde artıyor ve işçilere etnik kökenleri, dinleri ve cinsiyetleri temelinde ayrımcılık yapılmıyor”.
“HERKES EŞİT, NEZİH, INANÇLI, ÖZGÜR BİR ORTAMDA ÇALIŞIYOR”
Euronews’in haberine göre; Pekin, bölgede yaşayan “tüm etnik kümelerden uluşan insanların nezih, inançlı ve özgür bir ortamda çalıştıklarını” iddia etti. Ayrıyeten kitapta yer alan “cepleri dolu, hayatları daha iyi ve daha mutlular” sözü de dikkat çekti.
Bölgede birtakım sorunların olduğunun altını çizen raporda, “teröristlerin, ayrılıkçıların ve radikal kümelerin tesiri altında kalan, zayıf ve eski fikirlere sahip olan eğitimsiz kimi kişilerin istihdamı sıkıntı. Bu nedenle, 2014’ten 2019’a kadar her yıl 1,29 milyon şahsa mesleksel eğitim verildi. Bunların büyük bir kısmı aldıkları eğitim programından sonra iş bulabildiler” sözü kullanıldı.
Fakat Alman araştırmacı Adrian Zenz’e göre kamplardan geçen toplam kişi sayısını elde etmek için 1,29 milyon sayısını yıllarla çarpmak kâfi değil zira bu kamplardaki tutukluluk müddetleri değişebiliyor.
Araştırmacılar ve insan hakları örgütleri bir milyondan fazla Uygur’un “radikalleşmeyi önleme” ismi altında ağır propagandaya maruz kaldıkları bu kamplarda zorla tutulduklarını tabir ediyor. Kamplardan çıkanlar orada yaşadıkları azap olaylarını anlatıyor.
Pekin uzun bir mühlet kampların varlığını inkar ettikten sonra “mesleki eğitim merkezlerinin” olduğunu itiraf etmişti.
