“Borsa İstanbul’un adımı doğru”

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Borsa İstanbul’da endeksten 2 hanenin çıkarılmasını kıymetlendiren Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emre Alkin, endeksin kolay okunabilmesi ve takip edilebilmesi açısından çok yanlışsız bir karar alındığını belirtti.

Amerika, Almanya, Fransa, Japonya, Güney Kore üzere ülkelerdeki borsa endekslerinin 4 yahut 5 haneli olduğuna dikkat çeken Alkin, 6 hanenin Borsa İstanbul’u takip etmeyi güçleştirdiğini belirterek, “Endeksten 2 hane çıkarma kararı yerli ve yabancı yatırımcıya kolaylık sağlayacak.” dedi.

27 Temmuz Pazartesi günü tamamlanacak süreci “sıfır atma” değil, “endeksten hane çıkarılması” olarak tanımlamanın daha gerçek olacağını tabir eden Alkin, Borsa İstanbul endekslerindeki hane sayısının dünyanın öbür borsalarına nazaran fazla olduğunu belirterek şunları kaydetti:

“ABD’deki borsalara baktığımızda endekslerin 5 haneli sayıların şimdi başında olduğunu görüyoruz. Payların çok süratli hareket ettiği, teknolojik bir tezgah üstü piyasa olan Nasdaq’ta bile 5 hane var. Almanya’da DAX Endeksi de, Amerika üzere 5 haneli sayıların başında. Fransa ve İspanya’da ise endeksler şimdi 4 haneli düzeyde. Asya’ya baktığımızda, Japonya’daki Nikkei, Hong Kong Hang Seng ve Güney Kore’deki Kospi endekslerinin de 4 haneli olduğunu görüyoruz. Bunları göz önüne aldığımızda Borsa İstanbul’daki 6 hane yatırımcılar açısından takip zahmeti ve baş karışıklığı yaratıyordu. Altı hane, ekran hücrelerine sığmakta zorluk yaratıyordu.”

Yabancı yatırımcıyla iletişimi hızlandıracak

Altı haneli endeksi yabancı yatırımcılara süratli şekilde aktarmanın güç olduğunu belirten Emre Alkin, “Borsa İstanbul endeksinin düzeyini merak eden bir yabancıya İngilizce yahut Fransızca karşılık vermek kolay olmuyor. Bunun için uzun bir cümle kurmak zorundasınız. Endeksten hane çıkarılması, yabancı yatırımcılarla süratli iletişim açısından da avantaj sağlayacak” diye konuştu.

Borsa İstanbul’dan hane çıkarılmasının endekste yükselişe yol açmayacağını da belirten Alkin, bu yöndeki beklentilerin gerçekçi ve bilimsel olmadığını tabir etti.