İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Polis Akademisi’nde düzenlenen “Polis Okulu Yöneticileri Eğitim ve Uyum Toplantısı”nda konuştu.
Gelecek hafta 15 Temmuz’un seneidevriyesi olduğunu, bugün şehitlerin rahmetle, gazilerin ise şükranla anılacağını belirten Soylu, o gece ve eski darbelerde yaşanılanların, gelecekte tekrar yaşanmaması için, daima birlikte bir bilinç oluşturmaya çaba edeceklerini söyledi.
Soylu, 27 Mayıs’ın Türkiye’de çetinle 20 yıl “hürriyet ve anayasa bayramı” olarak kutlandığını hatırlatarak, şöyle konuştu:
“İşte biz, 15 Temmuz’da o kirli zihniyetin, bu milletin aklıyla, iradesiyle alay eden o kirli zihniyetin tüm izlerini silmeye çalışacağız. O geceyle ilgili bilhassa şunu söz etmek isterim ki 15 Temmuz gecesinde Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bu milletin ortaya koyduğu kıyam hali, yalnızca o geceye ilişkin değildir. Yılların birikiminin eseridir. Başlangıcı çok öncedir. Ve o gece de bitmiş değildir. O kıyam hali, ülkemiz, milletimiz için hala devam etmektedir. Biz, hala o kıyam hali içerisindeyiz ve uğraş ediyoruz.”
Bu uğraştan yalnızca “kamuda hala FETÖ’cüler var” kısmının anlaşılmamasını isteyen Soylu, “O kısım, işin teknik boyutudur. Asıl uğraşımız, o ihanet çetesinin içimize zerk ettiği fitneyi, bozmaya çalıştığı kurumsal ahlakı, iş ahlakını, bu milletin birbirine oluşturduğu inancın tahribatını düzeltmektir. Biz asıl bununla uğraşıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Soylu, 2400 yıl önce Platon tarafından yazılmış Devlet isimli meşhur kitapta, ülkü devlette bekçiler yahut bir öteki tabirle koruyucular tanım edilirken “Doğrunun, dürüstün bekçiliğini etmek, bunların uygunla olan ilgisini bilmedikçe, boştur. Bu bilgiyi edinmeyen bekçi, doğrunun, dürüstün de ne olduğunu bilmez” tabirlerinin kullanıldığını aktararak, yeterli ile kötüyü ayırt etme kabiliyeti olmayan insanın, devleti de milleti de koruyamayacağının altını çizdi.
15 Temmuz gecesi o ihanetin içinde olan kişilerin robotlaşması, milletin üstüne tank sürmesi, bomba atmasının da bu şekilde olduğunu dile getiren Soylu, bir meczubun aklının çok ötesinde global bir akılla kurgulanmış FETÖ’nün kuklalarına önce akıllarını, muhakemelerini ve devlet anlayışlarını sıfırlattığına dikkati çekti.
”FETÖ AKIL VE MUHABERE ÖĞRETMENLIĞI YAPIYOR”
Bakan Soylu, yeterli ile kötüyü, hakikat ile yanlışı ayırma yetilerini kaybedenlerin 15 Temmuz gecesinde milletin ve vicdanlarının değil, efendilerinin dediğini yaptığına değinerek, “Teşbihte cürüm olmaz, FETÖ bir rutubet üzereydi. Binanın temeline sızan, onu çürüten, istenilmeyen kokan, rutubet üzere bir yapı. Zira bu örgüt, yalnızca anlaşılan yönetim konumlarını ele geçirmekle kalmadı, kurumların ahlakına ve karakterine de saldırdı. Önemli bir şey daha yaptı kurumların içini boşaltmaya çalıştı” diye konuştu.
FETÖ’nün münaferet oluşturup, tezviratlarla, dedikodularla Türkiye’nin en önemli gücü olan kurumlarını bir rutubet çürütmeye çalıştığını vurgulayan Soylu, şöyle devam etti:
“İşte bugün hala uğraş ettiğimiz nokta budur. Zihinlere sokulmuş fitneyle, siyasi kılıfa bürünmüş doğru-yanlış tanımıyla uğraş ediyoruz. Bugün birtakım kişiler, devlet aklı olarak ortaya koyduğumuz her adımla, her gelişmeyle uğraş halindeler. Velev inançlarımızla, değerlerimizle, ahlakımızla uğraş halindeler. Mesela Türkiye’de bugün, LGBT kavramına tahkim ve kabul görme yeri oluşturmaya çalışıyorlar. Bunu savunan ve taban bulmaya çalışanlarla bizi hiç yanıltmıyor, FETÖ yan yana… Bugün PKK ve onun argümanlarını savunanlarla FETÖ yan yana. Yerli sanayi hamlesine kalkıyorsunuz, uzaklık alıyorsunuz, itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar, FETÖ onlarla yan yana. Virüs salgınıyla savaş ediyorsunuz, başarılısınız, başarısız göstermek istiyorlar, FETÖ tekrar onlarla yan yana. Velev, akıl ve iletişim öğretmenliği yapıyor.”
“AMACIMIZ TRAFİK KAZALARINDA VEFATLARI SIFIRLAMAK”
Evvelce devletin bir gelişmesi yahut başarısı olarak görülen her sahanın, bugün devlet düşmanlığı üzerinden, aslında hükümet aykırılığı makyajıyla pazarlanmaya çalışıldığına işaret eden Süleyman Soylu, bu aklın, içindeki devlet düşmanlığını, bir müddettir sistemli bir şekilde polis düşmanlığına dönüştürdüğüne, bunu siyasi kılıfa büründürüp, bu sayede, kişileri devletiyle karşı saflarda bırakmaya çalıştığına dikkati çekti.
Bunların, emniyet teşkilatın fedakarlıklarını konuşmak, nereden geçtiğini ve nasıl bir muvaffakiyet elde ettiğini görmek istemediğini aktaran Soylu, laflarını şöyle sürdürdü:
“FETÖ tahribatını gidermek ve hizmette aksaklığa meydan vermemek için o denli büyük bir uğraş ortaya koyduk ki, bu dönemde mevcut emniyet teşkilatının üçte birinden fazlası, 93 bin 259 yeni polis memuru alındı. Bu önemli bir rakamdır. Bu çok büyük bir değişimdir ve kolay bir iş değildir. Zira bu değişimi, güvenlik meseleleri sıradan bir ülkede, mesela bir Avrupa ülkesinde yapmıyoruz. Asayişin üstüne terörle, sistemsiz göçle, uyuşturucuyla, siber kabahatlerle global ölçekte uğraş eden bir ülkede daima birlikte yapmaya çalışıyoruz. Buradaki arkadaşlarımın eğittiği teşkilatla, keza jandarmamızla biz, 2015’te 7 bin 530 kişimizi kaybettiğimiz trafik kazalarında, 2019 sonu itibarıyla kayıplarımızı 5 bin 473’e çektik. Birinci 6 ay bitti, trafik kazalarındaki ölümler geçen yıla orantıyla yüzde 15 azaldı. Bu şu demektir, şayet tıpkı çaba, milletimiz birebir dikkatle, bizler tıpkı kontrolle, disiplinle bunları takip edersek, trafik kazalarındaki ölüm sayısı 5 binin altına düşecek bu yıl onun için uğraş gösteriyoruz. Bunu Avrupa’daki gelişmiş ülkelerin standartlarına ve AB ortalamasına çekmek için uğraş sarf ediyoruz. Aramızda çok da büyük fark kalmış değil. Temel gayemiz trafik kazalarındaki ölümleri sıfırlamak.”
”BU DAHA BAŞLANGIÇ, ELİMİZDE 50 EVRAK VAR”
Uyuşturucuya direkt bağlı ölümlerin 2017’de 941 iken 2018’de 657’ye, 2019’da 342’ye düştüğünü aktaran Süleyman Soylu, Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu operasyonları ve en büyük eroin yakalamalarının yapıldığının altını çizdi.
İçişleri Bakanı Soylu, uyuşturucuyla uğraşta Libya açıklarından Sırbistan’a, Yunanistan’dan Hollanda, Almanya’ya kadar birçok milletlerarası operasyon gerçekleştirildiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:
“Sokak satıcılarını sokaklardan kovaladık. Gayri yandan ‘baron’ diye tabir edilen elebaşlarına da gereğini alanına getirdik. İşte son günlerde takip ediyorsunuz, Bataklık Operasyonu ile memleketler arası uyuşturucu tacirlerini yakaladık. Pek çok yabancı ülke teşkilatlarından bizlere destek ve tebrik iletileri geldi. Birinci sefer bu kadar kapsamlı kabahat gelirleriyle ilgili bir uğraşta isimli makamlarla, MASAK’la ortaya koyduğumuz ilişkiler ve birçok yabancı ülkeyle bilgi, belge alışverişi içerisinde gerçekleştirdiğimiz operasyonla önemli bir sonuca ulaştık. Şunu da söz edeyim, bu daha başlangıç. Yalnızca şu kadarını söyleyeyim, elimizde terörün finansmanı ve kabahat gelirleriyle ilgili 50 belge var. Milletimiz rahat etsin, hepsini sonucuna ulaştıracağız. Kim terörü finanse ediyorsa, kim legal ve legal görünüp el altından terör örgütüne finansal kaynak sağlıyorsa burnundan fitil fitil getireceğiz. Allah’a şükürler olsun bu kabiliyetimiz var.”
Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın direktifleri, bu bahiste ortaya koyduğu ve tüm teşkilatlara büyük bir güç veren iradesi sayesinde yola devam ettiklerini vurguladı.
“KİMSE KUSURA BAKMASIN”
İçişleri Bakanı Soylu, geçen hafta jandarmanın tek seferde 14,7 milyon kök kenevir yakaladığını tabir ederek, “Ondan önceki hafta 7,5 milyon kök kenevir yakalanmıştı. Tekrar dün başlanan operasyonda 9,2 milyon kök kenevir yakalandı. Yalnızca bu üç operasyonda, 15 günde yaklaşık 32 milyon kök kenevir yakalandı. Diyarbakır Lice kırsalı, gayri operasyonları da sayarsak 15 günde 34 milyon kök kenevir yakalandı” dedi.
Sokakta da kırsalda da mücadeleyi sürdürdüklerinin altını çizen Soylu, tekrar bu operasyonlarda 3,7 ton esrar yakalandığını, bunun uyuşturucu gelirlerine yapılabilecek en önemli darbelerden biri olduğuna işaret etti.
Bakan Soylu, şunları söyledi:
“Kimse kusura bakmasın, bunları yakalayanlar, toplumsal medyada polis aleyhine kampanyalar açanlar değil. Bizim evlatlarımızı bu uyuşturuculardan koruyanlar, WhatsApp kümelerinde uydurma medyaları yayanlar değil. Bekçilerle ilgili ortalığı yakıp kavuranlar, basında olsun, toplumsal medyada olsun kampanya üstüne kampanya açarak, bekçileri itibarsızlaştırmaya ve etkisizleştirmeye çalışanlar, meskenlerimizi koruyor falan değiller. Bu ülkede 2017’deki meskenden hırsızlık günlük ortalaması 282’den bugün ilk 6 ay günlük ortalamasıyla 128 olmuşsa, bunu yapanlar, bu çarşı ve mahalle bekçilerimizi, asayiş ünitelerimizi her gün toplumsal medya paylaşımlarına meze yapanlar değildir. Sigara kaçakçılığında 2017’den 2019 sonuna yüzde 81 azalışın ne demek olduğunu kimileri bilmeyebilir yahut önemsemiyor olabilir, fakat bu ülkenin ekonomisini dert eden, terörle savaş eden kişiler, bunun manasını çok güzel bilir.”
“ORGANİZE HATA ÇETELERİYLE SAVAŞ ETTİK”
Bakan Soylu, 2014’te piyasada kaçak sigara orantısı yüzde 22,3 iken bugün bu nispetin yüzde 2 seviyesine çekildiğini aktararak, birebir şekilde organize cürüm çeteleri ile savaşta 2016’da 15 Temmuz-31 Aralık arasında 30 operasyon yapan emniyet KOM ünitelerinin, bu sayıyı her yıl arttırıp 2019’da 424 operasyona çıkardığını bildirdi.
Tutuklama sayısının tıpkı periyotta 196’dan 2 bine çıkarmasının, birileri için tahminen yalnızca rakam olduğunu lakin bunun nasıl bir emekle yapıldığını, saf beşerler, hukuk için neyi tabir ettiğini bilenler için çok farklı ve mealli olduğunu vurgulayan Soylu, 2019 yılında 7’si ulusal, 85’i bölgesel, 236’sı lokal olmak üzere yekun 328 organize kabahat örgütünü çökerttiklerini hatırlattı.
Yalnızca bu yıl ilk 5 ayda, üstelik corona virüs salgını varken, 2 tanesi ulusal, 23 bölgesel, 85 mahallî olmak üzere yekun 110 organize hata örgütünü çökerttiklerini belirten Soylu, İzmir’de gemilerine kaçak göçmenleri bindirip oradan nemalanmaya ve kişileri meçhule götürmeye çalışanlara Sahil Güvenlik ünitelerinin operasyon yaptığını anlattı.
“BİRİLERİ BURUN KIVIRIYOR”
Virüs salgını sırasında vatandaşın market alışverişini yapan emniyet güçlerinin birebir zamanda, asayişe, terörle, uyuşturucu satıcılarıyla, siber kabahatlerle savaşa, trafik denetlemeye devam ettiğini belirten Soylu, şu değerlendirmede bulundu:
“PKK mağaralarda bile barınamaz hale geldi diyoruz, birileri burun kıvırıyor. Hakkari’yi bilenler bilir, dünden beri izlediğimiz 2 kişilik terörist sabahleyin etkisiz hale getirildi. Bakın geçen gün, Başbağlar katliamının yıl dönümüydü. Polisimiz aleyhine kampanya yapanlar hatırlamaz bu işleri, ilgilenmezler, sesleri çıkmaz. PKK köy basmıştı, Kişileri köy meydanında kurşuna dizdi, 33 kişi hayatını kaybetti. Tarafta dizilmiş çocuk cesetleri fotoğrafları hala aklımızdadır bizim. Pınarcık katliamı, Başyurt köyü efeler mezrası katliamı, yarın yıl dönümü olan Yuvalı Haraberk katliamı… 7’si çocuk 2’si kadın 9 kimseyi katlettiler. Cenabıhak hepsine gani gani rahmet eylesin. Bu ve daha pek çok köy katliamını yapan o PKK’dan 14 bin 582 telsiz kestirmesi alınıyordu 2016’da. Niye 2016 rakamını veriyorum? 15 Temmuz’la, FETÖ ile bağdaştırdığım için. 2019’da 1122 kestirme alındı, yılbaşından bugüne kadar da ama 200 telsiz kestirmesi oldu. Kendi yayın organlarından istedikleri üzere atıp tutsunlar. PKK bugün dehşetinden telsizle bile konuşamıyor.”
“İNŞALLAH BUGÜN YARIN 14’ÜNCÜ AİLEYİ DE EVLADIYLA BULUŞTURACAĞIZ”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, birilerinin, muhalefet kisvesi altında Diyarbakır’da evlat nöbeti tutan ailelerin aksiyonunu karalamaya çalıştığını, ailelerin aklına diğer fitnelerin sokulmaya çalışıldığını söyledi.
Ailelerin örgüte mahkum edilmeye çalışıldığını söz eden Soylu, “143 aile 308 gündür evlat nöbeti tutuyor. Evlat derdi sair bir şeye benzemez. Allah kimseye evlat derdi vermesin. Bugüne kadar 13 aileyi evladıyla buluşturduk. Sabah Cumhurbaşkanımıza da arz ettim. İnşallah bugün yarın 14’üncü aileyi de evladıyla buluşturacağız. Fiili, fiziki ve ruhsal olarak örgütü çökertiyoruz” diye konuştu.
Yılbaşından bugüne kadar 94 kişinin ikna yoluyla güvenlik güçlerine teslim olduğunu anlatan Soylu, “Bir yılda 5 bin 550 kişi terör örgütüne katılırken, yılbaşından bugüne kadar terör örgütüne katılan sayısı, 3’ü yurt dışından olmak kaydıyla Fransa, Almanya ve Yunanistan yekun 21” bilgisini verdi.
Bakan Soylu, terör örgütünün içerisinden 270’in üzerindeki kimseyi getirip adalete teslim ettiklerini vurgulayarak, bunların devlet kapasitesi ve kabiliyetinin en önemli göstergesi olduğuna dikkati çekti.
“2016’DAN BUGÜNE KADAR 2 MİLYON 521 BİN 604 KURSİYERE HİZMET İÇİN EĞİTİM VERDİK”
Bugüne kadar 84 ülkeye eğitim düzenlendiğine dikkati çeken Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“2015 sonrasında, yıllık eğitim nispetinde milletlerarası eğitimlerde yüzde 110 artış olmuştur. Kendi içimizde de önemli bir hizmet içi eğitim atağımız olmuştur. 2016’dan bugüne kadar 2 milyon 521 bin 604 kursiyere, 2 bin 766 husus başlığında hizmet içi eğitim verdik. Hizmet içi eğitimde bu yıl planladığımız maksadımız, 418 bin 953 kursiyere, 543 mevzu başlığında eğitim vermektir.”
Etraf, Tabiat, Hayvan Himaye Büro Müdüriyeti kurulduğunu ve eğitimlere yarın başlanılacağı belirten Soylu, otomobillerinin ve büroların hazır olduğunu bu bahiste da bir de tatbik hazırlandığını kaydetti.
