Türkiye Bankalar Birliği’nin (TBB) 63. Genel Heyet Içtiması dün gerçekleştirildi. Içtimaya Kaynak ve Maliye Bakanı Berat Albayrak da katıldı. TBB’nin genel kurulunun zamanlamasının değerli olduğuna işaret eden Bakan Albayrak, Türkiye’nin tüm dünyayı tesiri altına alan koronavirüs salgını ile uğraşta aldığı tedbirler sayesinde, sıradanlaşma periyoduna en hazır, ekonomik açıdan en az etkilenmiş biçimde giren ülkelerden biri olduğunu belirtti.
STRATEJİK DAL
Bankacılık kolu hakkında değerlendirmelerde bulunan Bakan Albayrak, bankacılık dalının çok hususî ve çok stratejik bir kol olduğunu vurguladı. Bu noktada bankacılara çok değerli bir vazife düştüğünü belirten Albayrak, şunları kaydetti: “İşte bu manada sizler, ülkemizin kaynaklarını toplamak ve bu kaynakları ekonomiye aktarmak üzere çok stratejik bir fonksiyon icra ediyorsunuz. Bu fonksiyonu alanına getirirken aldığınız kararlar menfi ya da müspet tarafta toplumsal, toplumsal refahımıza tesir ediyor. Bunun bilincinde olarak, ulusal bir şuurla hareket etmenizi bekliyoruz. Siyaset üstü, kurumlar üstü ülkenin menfaati çerçevesinde… İşte topladığınız tüm bu kaynakları ithalatın ve lüks tüketimin finansmanına, ya da gerçek manada bir paha oluşturmayan farklı bankacılık, hazinecilik faaliyetlerinden ziyade daha çok yerli üretim ve ihracatın finansmanına, istihdam oluşturucu sahalara yönlendirmemiz lazım.”
KÂRLILIK HIRSI OLMASIN
“Kısa vadeli kârlılık hırsıyla, işte o denli bankalar var kısa vadede çabucak bir kâr edeyim diye düşünen, süratli bir formda ülke kaynaklarını farklı bir manada kullanayım motivasyonuyla hareket etmememiz lazım” diyen Albrayrak, “Kaynaklarımızı en verimli nerede kullanılacaksa o ortamlara yönlendirin. Memleketimiz kalkınmasını tamamlayıp zenginleştikçe en evvel kazanacak olan dal bankacılık bölümüdür. Kaynak maliyetleriniz düşecek, kârlılıklar daha da artacak. Bilanço kârlılıkları arttıkça, piyasa pahaları arttıkça kazan kazan ilişkisiyle bankacılık kesimi, kamu, tüm paydaşların kazandığı korkunç bir fotoğraf ortaya çıkacak” diye konuştu.
KONUT KREDİSİNE 133 BİN MÜRACAAT
Yurtiçi talepte ve beklentilerde şimdiden güzelleşmenin, olumlu tarafta, net halde gözlemlediklerine dikkat çeken Berat Albayrak, şunları söyledi: “Normalleşme süreci kapsamında devreye aldığımız, tarihin en düşük maliyetli konut kredisi bugüne kadar, 133 bin başvuruyu geçti. Şu ana kadar 101 binin üzerinde vatandaşımıza yaklaşık 25 milyar TL tahsis yapıldı. Bugüne kadar, firmalar, hane halkı üzere desteklemeye devam ettiğimiz tüm paydaşlarla, istihdamı müdafaaya ve üretimimizi güçlendirmeye yönelik açıkladığımız Ekonomik İstikrar Kalkanı paketinin meblağı ötelenen kredi ve nemalar hariç 280 milyar TL’yi geçmiş durumda.”
KREDİ ÖDEMELERİNDE KOLAYLIK SAĞLANMALI
Bakan Albayrak, Merkez Bankası ve BDKK tarafından yapılan Farz Karşılık (ZK) ve Faal Rasyosu (AR) düzenlemelerinin etrafından dolaşmak, rasyoyu tutturmak için etrafta dolaşan kimi kurumlar yahut süreçler duyduklarını, bunlardan kaçınmak gerektiğini belirterek, “Düzenlemelere samimiyetle entegrasyon sağlamaya çalışılması, düzenlemelerin ruhuna makul hareket edilmesi lazım” dedi. Teminat değerleme şirketlerinin pres altına alınmaması gerektiğini vurgulayan Albayrak, “Objektif bir sebep olmadan ticari kredilerini vadesinden evvel geri çağırmadan ya da nema artırmadan, bu tip tatbikleri, firmaların likidite idaresini zorlaştırmadan, ekonomik aktiviteye zarar vermeden bu süreci yönetmemiz lazım. Onlar yaşayacak ki sizler, sizler yaşayacaksınız ki ekonomi yaşasın. Sizlerden ricamız, yine yapılandırmaları hızlandırmanız lazım. Problemleri ötelemek tarafına müşterinizin ödeme gücüne elverişli yapılandırma planları oluşturmanız gerekiyor” dedi.
‘KALKINMAYLA KOORDINASYONLU BANKACILIK BEKLİYORUZ’
Türkiye’nin bir ekonomik değişim ve dönüşüm sürecinden geçtiğini belirten Albayrak, kol temsilcilerinden ülkenin kalkınma maksatlarıyla daha koordinasyonlu bir bankacılık yapmalarını beklediklerini aktardı. Albayrak, “Değişim sürecinde bankalar olarak, devlet olarak biz kimi şeyleri değiştiriyoruz, değiştirmek zorundayız. Yeni sıradana alışmak zorundaysak bankacılık kolu noktasında sizlerin de kimi eski alışkanlıklardan kurtulması ve kabuk değiştirmesi gerektiğini düşünüyorum. Sizlerden, ülkemizin kalkınma amaçlarıyla daha koordinasyonlu bir bankacılık yapmanızı bekliyoruz” tabirlerini kullandı.
‘TÜRKİYE ‘V’ BIÇIMINDE TOPARLANACAK’
Salgının Türkiye’nin ihracatını olumsuz tarafta etkilediğini hatırlatan Albayrak, mayıs ayında çalışma gün eksiği bulunmasına karşın ihracatın nisan ayına nazaran yüzde 10.8 artış kaydettiğini belirtti. Albayrak, “Açıklanan AB PMI rakamları, hazirandaki toparlanmanın ticaret ortaklarımızda da güçlü formda devam ettiğini ortaya koyuyor. Gelişmeler süratli halde olağanlaşma sürecine emin adımlarla ilerlediğimizi gösteriyor. Ertelenmiş talebin devreye girmesi, alınan önlemler ve açıkladığımız paketler ile Türkiye’nin bu süreçten ‘V şeklinde’ bir toparlanma ile çıkarak” formunda konuştu.
‘YERLİ TARTI ALDIM LAKIN ÜRETİMİ YURTDIŞINDAYDI’
Tüketimde ithal eserler noktasına yerli eserleri teşvik edecek bir finansman kurgusunun hayata geçirilmesi ve yerli üretimin desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Berat Albayrak, laflarını şöyle sürdürdü: “Geçen günlerde mağazadan bir tartı aldım. Yerli marka olanını tercih ettim. Üretimin nerede olduğuna baktığımda yerli markanın eserinin Türkiye’de üretilmediğini gördüm. Türkiye’nin koca koca grupları dünyanın bir noktasında ürettiriyor, Türkiye’de yerli eser üzere satıyor. Türkiye’nin bu teknolojinin çok çok üstünde teknolojik eser üretebilecek kapasitesi varken, yerli markaların yüzlerine söyledim; ‘Türkiye’de üretim kapasitesi olan bu eserlerin tamamını Türkiye’de üretmeniz lazım’. Devlet olarak biz ne gerekiyorsa yapacağız. Kolaycılık, “markanın üzerine etiketi basalım” yok. Sizler de bu manada, “birkaç aylık ithalat düzenlemesi getirildi, eskiye döneriz esasen niçin uğraşalım’ yok. Yerli üretim.”
AÇIKLARI KAPATACAK FIRSAT
“Hiç şüphesiz, bu büyüme istikamet noktasında, trendine baktığımızda, münhasıran ihracata, istihdama ve yüksek katma pahalı üretime dayalı bir modeli emin adımlarla hayata geçirmeye devam edeceğiz” diyen Berat Albayrak, “İşte bu noktada, tüm bankalarımıza davette bulunmak istiyorum. Münhasıran pandemi devrinde verdiğiniz refleksleri, daima birlikte müşahede ettik Türkiye hakikaten dünyadaki örneklerine kıyasla çok hoş bir sınav verdi, tüm paydaşlarla birlikte” dedi. Albayrak, sıradanlaşma dönemi ile birlikte pandemi periyodunun açıklarını da kapatmak için fırsat sunacak fotoğrafla karşı zıdda olunduğunu belirtti.
‘ÜLKESİ OLMAYANIN BANKALARI OLMAZ’
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Idare Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın, “Ekonomide, destekleyici ve kapsayıcı nitelikte karma bir maliye, para ve kredi siyaseti uygulandı. Makro istikrarın sürdürülebilir olması yanında düzenlemelerde yapılan esnekliklerin de olumlu tesiriyle bankalar, bu sürecin muvaffakiyetle yönetilmesine destek oldu” dedi. Aydın, “Bankalar olarak, 3 bilançoya ehemmiyet veriyoruz; müşterilerimizin, bankalarımızın ve ülkemizin… Firma sahipleri ve ortaklarının da kendi şahsî bilançoları ile firmalarının bilançolarında tıpkı hassasiyeti göstermeleri gerektiğini düşünüyorum. Bu 3 bilanço içinde şayet birini tercih edeceksek küçük hesaplarla uğraşmadan ülke bilançosunu tercih edeceğimiz konusunda herkes emin olmalıdır. Memleketi olmayanın bankası ya da müşterisi de olmaz” dedi.
BÖLÜM KİLİT ROL OYNADI
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben, 16 Mart’tan başlayarak 50’ye yakın aksiyon ve önlemi hayata geçirdiklerini belirterek, “Koronavirüs salgını, sağlam bir bankacılık kesimine sahip olmanın kıymetini hatırlatması açısından da epey manidardır. Yaşanan bu süreç, bankalarımızın ekonominin çarkları içinde ne kadar kıymetli bir tarafta durduklarını, ülkemizin ekonomik refahın sürdürebilmesi noktasında kilit rol oynadıklarını bir sefer daha göstermiştir. Memleketimizin uğraş sürecinde kaydettiği gelişmeler, hem sağlık hem de ekonomik görünümde bizleri olumlu ayrıştırmış, geldiğimiz noktada hepimizin geleceğe umutla bakmasını sağlamıştır” diye konuştu.
