Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, “Türkiye, bu salgın dönemini en az hasarla atlatan ülkelerin başında mahal alıyor. Dünyanın en kapsamlı ve en düşük maliyetli Genel Sağlık Sigortası sistemini Türkiye’de kurmamız sayesinde, salgın sürecinde her bir vatandaşımız en yüksek kalitede sağlık hizmetinden yararlanabildi” dedi.
Asya Parlamenter Asamblesi (APA), Covid-19 salgınını görüşmek üzere dehşet telekonferans içtiması gerçekleştirdi. Türkiye’nin dönem başkanlığını yürüttüğü APA’nın bir numara harikulâde telekonferans içtiması, Ankara Milletvekili ve APA Türk Kümesi Başkanı Asuman Erdoğan başkanlığında gerçekleştirildi. TBMM Başkanı Mustafa Şentop da iştirakçi üye ülkelere gönderdiği medya bildiri ile hitap etti. Şentop bildirisinde, Covid-19 salgını sürecinde bulaşıcı marazların global bir buhrana dönüşüp tüm insanlığı etkileyebildiğinin tecrübe edildiğini vurgulayarak, “Geçtiğimiz yedi ay içerisinde her kıtadan, her ırktan, her diyanetten on milyonu aşkın kişi bu illete yakalandı ve 500 binden fazla kişisi kaybettik. Ortak bir derdi, müşterek bir acıyı yaşadık, yaşamaya da devam ediyoruz. Bu itibarla yaralarımızı birlikte sarmak, tahlili de birlikte bulmak mecburiyetindeyiz” dedi.
Salgının ruhsal, sosyolojik, siyasi, ekonomik, ticari, kültürel ve başka birçok meydanda etkilerinin önümüzdeki dönemde yaşanarak görüleceğini belirten Şentop, milletlerarası ilişkilerin de ortaya çıkan etkilerden vareste kalmayacağına dikkat çekti. Salgının memleketler arası ilişkilerde nasıl bir tesiri olacağı tartışmalarında bir kefeye ‘korumacı ve güçlü ulus devlet’, sair kefeye de ‘güçlü globalleşme ve daha etkili milletlerarası ve uluslar üstü örgütler’ anlayışının yerleştirildiğine işaret eden Şentop laflarını şöyle sürdürdü:
“Kanaatim odur ki, hem vatandaşlarını koruyabilen güçlü devlet mekanizmasını inşa edip yaşatabilmeliyiz hem de giderek derinleşen ve yayılan bölgesel ve global sıkıntılara güçlü çok taraflılık ve iş birliği ile mukabele edilebileceğini görerek, memleketler arası örgütlerimizi daha etkili ve daha dinamik bir şekilde faaliyet gösterir hale getirmek zorundayız. Bir diğer deyişle, korona virüs salgını, uğraşın temel aktörü olan ulus devletlerin önemini ve rolünü artırmış olsa da global seviyede işbirliğinin ve memleketler arası topluluk dayanışmasının insanlık için büyük bir muhtaçlık olduğu gerçeğini bir defa daha göstermiştir. Türkiye, bu salgın dönemini en az hasarla atlatan ülkelerin başında taraf alıyor. Dünyanın en kapsamlı ve en düşük maliyetli Genel Sağlık Sigortası sistemini Türkiye’de kurmamız sayesinde, salgın sürecinde her bir vatandaşımız en yüksek kalitede sağlık hizmetinden yararlanabildi. Bugüne kadar sıhhate, tıp eğitimine ve tıbbî araştırmalara yaptığımız yatırımların ne kadar mekanında olduğunu, sıhhate yapılan yatırımın neden kalkınmanın merkezinde olması gerektiğini de ispat etmiş oldum. Yeniden, Türkiye olarak vatandaşlarımıza sunduğumuz kapsamlı ekonomik ve toplumsal destek paketleriyle çetin bir imtihanı muvaffakiyetle vermiş olduk. Türkiye bu süreçte bir taraftan kendi muhtaçlıklarını giderirken gayrı taraftan tüm dostlarının yardımına koşarak şimdiye kadar 134 ülkeye tıbbi gereç desteğinde bulunmuştur. Kişilerin en güzeli, kişilere yararlı olandır prensibi ile mütenasip şekilde tüm imkânlarımızı hiçbir ayrım yapmadan insanlığın ve halkların istifadesine sunmaya çalıştık. Covid-19 esasen büyük bir aile olduğumuzu, kaderimizin ve geleceğimizin ortak olduğunu bizlere bir defa daha hatırlatmıştır. Ortak geleceğimizi fakat dayanışma ve işbirliği ile inşa edebileceğimizi bir sefer daha göstermiştir.”
