Ziraî üretimde Türkiye’de ilk 5’te taraf alan ve nüfusunun yüzde 80’inin tarım ve hayvancılıktan geçimini sağladığı Aksaray’dan yurt içi ve yurt dışına canlı hayvan ihracatları başladı. Canlı hayvanların yurt dışına gönderildiği adresi ise Katar oldu.
Aksaray Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mahmut Aktürk, Türkiye’nin tarım ve hayvancılık potansiyelinin son nokta yüksek ve verimli olduğunu belirterek, üretimlerin yalnızca ülke içinde değil, ülke dışında da mahsusen Avrupa ülkelerine ihracının sağlanması gerektiğine dikkat çekti. Kurban Bayramı’nın yaklaşması ile birlikte hayvan sevkiyatlarının arttığını vurgulayan Başkan Aktürk, “Kurban Bayramı yaklaşıyor. İstanbul, Ankara, münhasıran Hatay, Mersin ve Adana üzere illerin kurbanlık muhtaçlığının büyük bir çoğunluğunu Aksaray’dan karşılıyoruz. Oralara ihracatlar var. Zira Aksarayımız küçükbaş hayvancılık merkezi olma yolunda ilerliyor. Bölgemizde 450 bin anaç, yekunda 1 milyon civarında hayvan varlığımız var. Bunun 500-550 bin tanesi her yıl doğan kuzular. Bu kuzular doğuyor, bunların yüzde 20’si damızlık kalıyor, yüzde 80’i de kesiliyor yahut adaklık kurban olarak gönderiliyor. Öteki illere 200 bin civarında canlı hayvan sevkiyatımız var. Şu anda ülkemizden Katar’a da bir hayvan sevkiyatı var. Buradan Katar’a da hayvanlar gidiyor. Birtakım illerden havalanan uçaklarla küçükbaş hayvan ihracatı var. Yurt dışına da ihraç etmeye başladık” dedi.
“Diğer ülkelerin de gereksinimini karşılayacak potansiyelimiz var”
Yalnızca Türkiye’de tüketimle kalınmaması gerektiğine dikkat çeken Başkan Aktürk, “Zaten yalnızca Türkiye’de tüketimle bu iş olmaz. Şayet biz bir tarım ve hayvancılık ülkesi olacaksak gelişmiş ülkelere, Avrupa ülkelerine hayvanlarımızın etini yahut canlı olarak ihraç etmek zorundayız. O yüzden Türkiye’deki küçükbaş hayvancılık yahut büyükbaş hayvancılıktaki bulaşıcı marazlar noktasındaki külfetleri gidermek zorundayız. Yalnızca kendi kendimize yeten değil, öbür ülkelerinde et, süt ve hayvansal azık muhtaçlıklarını karşılayacak ülke potansiyelimiz var. Bunu yeterli kıymetlendirmemiz lazım. Yalnızca yurtiçi ihracatlar değil yurtdışı ihracatları da Türkiye’de hem tarımı, hem hayvancılığı çok önemli tarafa getirir diye düşünüyoruz. İnşallah sair ülkelere de başlarsak biz hem Avrupa’nın hem Ortadoğu’nun hayvan ve et gereksinimini karşılayacak potansiyelimiz var. Tarım Bakanlığımız genel merkezimiz de süreci görüşüyoruz. Tarım bakanlığımız bu stratejiyi, ihracat siyasetini belirliyor. Lakin dediğim üzere bilhassa gelişmiş ülkelerin standartlarına ulaştırmamız lazım. Zira bu bulaşıcı hastalık noktasındaki problemlerin giderilmesi lazım” tabirlerini kullandı.
