Borrell, çeşitli temaslarda bulunmak üzere geldiği Ankara’da Zoom pratiği üzerinden basın içtiması düzenledi.
AB ile Türkiye ilişkilerinin mefkureden “çok uzak” olduğunu belirten Borrell, “Doğu Akdeniz’deki ilişkiler daha berbata gidiyor. Libya, Suriye üzere bölgesel meseleler var. Göç de tıpkı şekilde. Bu da ilişkileri karmaşıklaştırıyor.” diye konuştu.
Borrell, Türk muhataplarına “diyaloğa muhtaçlık olduğunu ve gerilimin düşürülmesi gerektiğini söylediğini” kaydederek, gelecek hafta Avrupa Parlamentosunda (AP) ve Dışişleri Kurulunda Türkiye ile ilgili bahisleri ele alacaklarını, bunun da Türkiye’ye ne kadar önem verdiklerinin işareti olduğunu söz etti.
Türkiye’nin “kilit bir ortak ve (AB’ye) aday ülke olduğunu” vurgulayan Borrell, ayrıyeten, Türkiye’nin “AB’nin kesimi olmak isteyen çok uygun bir komşu” olduğunu söyledi.
Borrell, “Mevcut ilişkilerdeki dinamiği karşılıklı yararlı olacak şekilde değiştirmeyi amaçlıyoruz.” diyerek, bunun yolunun diyalogdan geçtiğini belirtti.
ZİYARETİN EMELI “HAVAYI KOKLAMAK”
Ankara ziyaretinin gayesinin somut birtakım anlaşmalara varmak değil, “havayı koklamak ve karşılıklı korkuları paylaşmak olduğunu” kaydeden Borrell, bilhassa Şark Akdeniz’deki durumla ilgili Türkiye ile önemli görüş ayrılıkları olduğu değerlendirmesinde bulundu.
Borrell, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile bugünkü görüşmesine ilişkin bir soru üzerine Libya ve Suriye mevzularını görüştüklerini tabir etti.
Suriye’ye AB’nin finanse ettiği yardımın ulaştırılmasının önemine işaret eden Borrell, bunun için Türkiye-Suriye sonunun açık kalmasının kritik olduğu tefsirini yaptı.
Borrell, Libya’da iki NATO müttefikinin (Fransa, Türkiye) savaş gemilerinin karşı zıdda gelmesinin kabul edilebilir olmadığını kelamlarına ekledi.
