Kazakistan’ın Ankara Büyükelçisi Abzal Saparbekuly, “Türkler ve Kazaklar birebir tarihi kökleri paylaşan kardeş halklar desek de son 500 yıl ve bilhassa Çarlık Rusya ve Sovyet dönemi Kazakistan ve Türkiye’nin farklı toplumsal, siyasal, kültürel süreçleri yaşamasına sebep olmuştur. Bu çerçevede Abay üzere şahsiyetlerin Türkiye’de tanınması ve onun yapıtlarının Türkçe ’ye aktarılması iki kardeş ülke ortasında güçlü bağların derinleşmesine katkı sağlamaktadır” dedi.
Abay Kunanbayoğlu’nun doğumunun 175. yılı vesilesi ile düzenlenen program, Kazakistan Ankara Büyükelçiliğinde gerçekleştirildi. Kazakistan hükümeti bu yıl 10 Ağustos’u Abay günü olarak kabul etti. Bu çerçevede düzenlenen aktiflikte Şair ve Muharrir Zafer Kibar’a, Abay Kunanbayoğlu’nun yapıtlarının Türkçeye aktarmasından dolayı gösterdiği önemli örnek ismine Kazakistan Devleti Dostluk Nişanı verildi.
“İki kardeş ülke ortasında güçlü bağların derinleşmesine katkı”
Kazakistan Ankara Büyükelçisi Abzal Saparbekuly programda yaptığı konuşmada, “Öncelikle bu aktifliğin bizim için çok önemli olduğunu belirtmek isterim. Abay yalnızca Kazak halkının değil, tüm Türk dünyasının hatta insanlığın ortak bedelidir. Maneviyat ve Kültürün sembolüdür. O kalemiyle ve keskin kanıları ile bütün Türk dünyasının kalbini feth etmiştir. Abay’ın tüm hayatı ve yapıtı eşsiz çalışmaları vatanına özverili hizmetin ulusal ve üniversal bağlılığının örneğidir. Abay Kunanbayoğlu, büyük şair, bilgin düşünür, eğitimci, yeni ulusal edebiyatın kurucusu, tercüman ve bestekardır. Kazak kelamlı edebiyatının zenginliğini alan Abay, doğunun ve batının kültürel kıymetlerinin sentez yaparak çağdaş kazak edebiyatının temelini oluşturmuştur. Abay’ın yapıtları hiçbir zaman önemini kaybetmedi kaybetmeyecektir. Abay, Kazak halkının önde gelen düşünürlerinden birisi olarak önder durumdadır. Her ne kadar Türkler ve Kazaklar birebir tarihi kökleri paylaşan kardeş halklar desek de son 500 yıl ve bilhassa Çarlık Rusya ve Sovyet dönemi Kazakistan ve Türkiye’nin farklı toplumsal, siyasal, kültürel süreçleri yaşamasına sebep olmuştur. Bu çerçevede Abay üzere şahsiyetlerin Türkiye’de tanınması ve onun yapıtlarının Türkçe ‘ye aktarılması iki kardeş ülke ortasında güçlü bağların derinleşmesine katkı sağlamaktadır” dedi.
“Güçlü ve geleceği aydınlık kuvvetli bir halk”
Dostluk Nişanı takdim edilen Şair ve Müellif Kibar ise, “Bizi bu türlü bir mükafata layık bulup ödüllendirmeleri bizim için gerçek bir kadir bilirliliktir. Kazakistan’da kardeşlerimizin her zaman yaptığı hoş bir adettir. Kazaklar, er kadirin bilen güçlü ve geleceği aydınlık kuvvetli bir halktır. Çok teşekkür ederim bütün Kazakistan halkına bütün Türkiye halkına, Abay ceddimize teşekkür ederim yeterli ki vardı. 175 yıl sonra bile hem Kazakistan’ı hem Türkiyeyi ve bütün insanlığı aydınlatacak çok hoş kelamları söylemekle kalmadı ve yazdı” diye konuştu.
“Abay Kazak edebiyatının kurucusudur”
Avrasya Müellifleri Birliği Başkanı Yakup Ömeroğlu, Abay’ın doğumunun 175. yılı özelinde, “Abay Kazak edebiyatının kurucusudur. Edebiyatı yalnızca edebiyat olarak görürsen bu çok dar bir sözdür. Edebiyat, fikir demek, edebiyat kavrayış demek, edebiyat dünyaya açılış demek ve yeni bir kimlik ve yeni bir dünya inşası demektir. Abay, Kazak edebiyatı ve Kazak inşası için doğrusu bunların hepsini yaptı. Kazak edebi dili Abay’ın dilidir. Bu çok önemli bir nirengi noktadır. Kazak dili için Sovyet döneminde Sovyet Kazakçası inşa edilmeye çalışıldı. Kazakça kendisini ıslah etmek istediğinden bir desteği var oda Abay Kazakçasıdır. Abay, Kazak niyetini, kazak ruhunu yeni zamana açtı ancak evvelce de kopmadan. İslam ve Türk tasavvufunu da şiirleriyle taşıdı. Abay, bütün kazak aydınlarının ortak noktası oldu. Herkes onda kendinden bir şeyler buldu. Modernistler de onların yanındaydılar, sosyalistler de onun yenilikçi fikirlerinde kendilerini buluyorlardı ve tabi gelenekçilerde, maneviyatçılara da Abay’dan bir şeyler buluyorlardı” halinde konuştu.
