Zeytin ve Enerji Üretimi Üzerine Değerlendirmeler

Komisyonun Raporunun Detayları ve Çarpıcı Bulguları

Komisyonun hazırladığı raporda, “Zeytin, en doğal ve şifalı gıdalardan biridir; benzeri bulunmayan, kendine özgü bir sağlık kaynağıdır. Ülkemizde, özellikle Marmara ve Ege bölgelerinde, binlerce yıl boyunca oluşmuş ve kök salmış bu toprakların yaşam ve geçim kaynağıdır. Bu bölgedeki zeytin ağaçları, bölgenin iklimi ve zemin özellikleriyle uyum içerisinde gelişmiş ve bölge halkının temel yaşam kaynağı olmuştur. Ancak, taşınacakları yeni yerlerin toprak ve iklim özellikleri, mevcut kök saldıkları alanlar kadar elverişli olmayacağından, verimlilik ve sürdürülebilirlik açısından ciddi sorunlar ortaya çıkacaktır.”

Termik Santral ve Çevre Üzerindeki Etkileri

Termik santral: Fosil yakıtların, özellikle kömür ve petrolün yakılmasıyla elektrik enerjisi üretimi gerçekleştiren tesislerdir. Bu santrallerde, yakma işlemi sonucu yaklaşık %50 oranında elektrik enerjisi elde edilirken, baca atık gazlarında yüksek miktarda toplam organik karbon (TOC) kirleticisi bulunur. Bu kirleticiler, atmosferde ısınmaya ve çevre kirliliğine neden olur. Ayrıca, yüksek miktarda ısı ve kirletici salınımı, küresel ısınma ve iklim değişikliği süreçlerini hızlandırmaktadır. Bu nedenle, fosil yakıtlı enerji üretim sistemleri, dünya genelinde en az tercih edilen ve en zararlı teknolojiler arasında yer almaktadır.

Zeytin Ağacı ve Ekolojik Dengenin Korunması

Zeytin: En doğal ve şifalı gıdalardan biri olan zeytin, binlerce yıldır Marmara ve Ege bölgelerinde, doğal yaşam alanlarında, toprak yüzeyinde kök salmış ve bölge halkının yaşam kaynağı olmuştur. Bu değerli ağaçların taşınması veya yer değiştirilmesi, doğal ekosistemi olumsuz etkiler ve verimliliği azaltır. Taşınacak yerlerin toprak ve iklim özellikleri, mevcut alanlarla uyumlu olmadığı takdirde, zeytin ağaçlarının sağlıklı gelişimi ve üretimi imkânsız hale gelir. Ayrıca, bu ağaçların kökleri, bölgenin ekolojik dengesinin ve toprak verimliliğinin korunmasında kritik öneme sahiptir.

Ulusal Ekonomiye ve Çevreye Sağlanan Mali Kazanımlar ve Kayıplar

Mali Kazanımlar: Mevcut kömür rezervleri, yakıldığında tüketilecek ve ekonomiye katkı sağlayacaktır. Ancak, bu süreçte, canlıların yaşamını sürdürebilmesi için soluması gereken hava kirlenir ve uzun vadede çevre zarar görür. Ayrıca, binlerce yılda oluşmuş verimli toprak örtüsü, kömür madenciliği ve termik santral faaliyetleri nedeniyle geri dönüşümsüz şekilde tahrip olur. Bu durum, özellikle zeytin ve diğer bitki örtüsünün yeşermesini engeller, ekosistemi olumsuz etkiler.

Mali Kayıplar: Zeytin ağacının yapraklı ve oksijen üretici özellikleri, devamlılığı sağlar. Ancak, bu yapılar ve ağaçlar, sürdürülebilir üretim ve satış imkanlarını ortadan kaldırırsa, ülke ekonomisine büyük zararlar verir. Zeytin ve zeytinyağı gibi temel ürünlerin üretimi durursa, hem ekonomik kayıplar artar hem de bölge halkının yaşam kalitesi olumsuz etkilenir.

Alternatif Enerji Kaynaklarının Desteklenmesi ve Çevre Koruma

Biz, BUMİAD olarak, pozitif bilim insanlarının da katkılarıyla, bu konuda kesinlikle karşı çıkıyoruz. Güneş ve rüzgar enerjisi santralleri gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını teşvik ederek, enerji ihtiyacını karşılamaya devam etmeliyiz. Mevcut termik santraller, yasal mevzuatlar çerçevesinde, mevcut yakıt stokları ve temin şartlarına göre faaliyet göstermelidir. Ayrıca, yeraltı zenginliklerimiz, derin kazılar ve kapalı maden işletmeleriyle, ekolojik dengeyi bozmadan, ekonomik değer üretmeli ve sürdürülebilir olmalıdır.