Bursa

Bursa Şehadet Camii’nde Çökme Tehlikesi

Şehadet Camii’nde Çökme Tehlikesi

Osmanlı’nın ilk dönem eserlerinden biri olan Bursa Şehadet Camii, kubbe giderlerinin tıkanması nedeniyle ciddi bir çökme tehlikesi ile karşı karşıya kalmış durumda. Sultan Murat Hüdavendigar tarafından, 1365 yılında Bursa Surları içerisindeki Bey Sarayı’nın karşısına inşa ettirilen bu tarihi cami, zamanla birçok sorunu da beraberinde getiriyor.

Bursa Eski Eserleri Sevenler Kurumu üyesi, Bursa Kent Konseyi Tarihi Kültürel Miras Grubu üyesi ve Gönüllü Çevre Müfettişi Ali Turan, son restorasyonda caminin gider kanallarının sağlıklı bir şekilde tesis edilememesi nedeniyle caminin içindeki kubbe bağlantılarındaki duvarların kabardığını ve dışarıdaki suyun tahliye edilememesi sebebiyle caminin ciddi anlamda rutubetlendiğini belirtti.

Turan, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün en düşük teklifi veren ancak alanında uzman olmayan firmalara tarihi eser restorasyonlarını yaptırmasının birçok tamirat sonrası sorunlar yaşanmasına neden olduğunu vurguladı. “Caminin üzerinden aşağıya inen giderleri, ecdadımız yıllar önce çok güzel tahliye kanalları inşa ederek çözmüştür. Bu eserler bu sebeple 7 asırdır ayaktı. Ancak kubbede 7-8 yıl önce yapılan tamiratta, giderler tam olarak çalışır halde olmadığından suyun büyük kısmı cami kubbe ve beden duvarlarına akıyor. Cami içinde ciddi duvarlardan parça düşmeleri yaşanıyor. Asılan eski hat levhaları bile rutubet sebebiyle çürümekle karşı karşıya. Onca yapılan tamirata rağmen, yıllardır bu caminin kubbe yağmur suyu giderleri düzgün çalıştırılamadı. Zaman zaman yaprak birikti denilerek kanallar temizlendi. Ancak sağlıklı çalışmayan bir sistem var. Bunun çözümü olmazsa, kubbede çökme yaşanacak” dedi.

Bursa Valiliği ve Vakıflar yetkililerini göreve davet eden Turan, “Özellikle caminin doğu ve batı tarafı çok kötü durumda. Batı taraftaki cami su giderinin BUSKİ kanalına bağlantısının yapılmadığını tespit ettik. Doğu tarafındaki giderin de kapalı olduğunu öğrendik. Bu durumda iki kubbe ve caminin yükünü taşıyan sütunların içinden geçen giderlerin tıkalı olması, ‘dinamik yükü’ 10 kat arttırdı. Bu da caminin çökme riskini hızlandırdı. Merkezi ve mahalli idareciler de tarihi eserlerin yaşatılması için ilgili ve hassas olmalıdır” şeklinde konuştu.

Kale Camii veya Saray Camii adıyla bilinen yapı, Bursa’nın Tophane semtinde Osmanlı Devleti’nin ilk yıllarında inşa edilmiştir ve yapıldığında şehrin en büyük camisi olma özelliğini taşımaktadır. Büyük Bursa depreminde yıkılan cami, 1890 yılında Vali Celaleddin Paşa tarafından dönemin zevkine uygun olarak (neorönesans ve neogotik üsluplarda) yenilendi. Günümüzdeki hali, aslının üçte iki oranında küçültülerek inşa edilmiştir. İlk inşa edildiğinde Cuma namazı kılınan Ulucami tipinde bir cami olan yapı, I. Murad Han’ın Filibe’de yaptırdığı cami ile aynı plan şemasına sahip olup, çok direkli ve çok kubbeli ilk halk camisi olma özelliğini taşımaktadır. Günümüzde ana ibadet mekanı, art arda iki kubbe ile örtülüdür ve bu mekan eski camiden kalmıştır. Ön cephe ve yan duvarlar, 19. yüzyıldaki onarımda yenilenmiştir.

Bursa’nın ilk camilerinden biri olan bu eser, kale içinde olduğu için ‘Kale Camii’, Bey Sarayı’nın karşısında bulunduğu için de ‘Saray Camii’ olarak anılmaktadır. Bazı kaynaklarda, yapının banisi I. Murad’ın 1389’da Kosova Savaşı’nda şehit olmasından sonra ‘Şehadet Camii’ adını aldığı belirtilmektedir. Başka bir rivayete göre ise, I. Murad Han, vakit namazlarını camide kılmadığı için halk arasında dedikodular çıkmış ve bu nedenle namaz kıldığına şehadet etmesi amacıyla bu camiyi yaptırdığı için ismi ‘Şehadet Camii’ olmuştur. Cumhuriyetin ilk yıllarında ihtiyaç olmadığı gerekçesiyle ibadete kapatılan cami, uzun süre askeri depo olarak kullanıldı. 1946 yılında Bursa Eski Eserleri Sevenler Kurumu’nun talebi üzerine basit bir tamiratla yeniden ibadete açılmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu