Bursa Teknik Üniversitesi’nden Patlayıcı Üretimi Üzerine Uyarılar

Bursa Teknik Üniversitesi’nden Patlayıcı Üretimine Dair Uyarılar

Bursa Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hülya Koyuncu, Balıkesir’de meydana gelen patlayıcı üretimi yapan fabrikadaki patlama ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Koyuncu, bu tür tesislerde en küçük bir ihmalin büyük felaketlere yol açabileceğini vurgulayarak, “Patlayıcılarla çalışırken sadece üretim aşaması değil, paketleme, taşıma, depolama ve kullanım gibi her süreçte mevzuata uygunluk sağlamak için azami dikkat gösterilmelidir. Ayrıca, bu süreçlerin çok sıkı denetim altında tutulması, makine ve ekipmanların periyodik bakımlarının yapılması, personelin eğitimi ve motivasyonu kritik bir öneme sahiptir.” dedi.

Prof. Dr. Koyuncu, 2012 yılında Afyonkarahisar’daki el bombası deposunda meydana gelen patlamanın bilirkişisi olarak, patlayıcı üretim alanında dikkat edilmesi gereken unsurları sıraladı. “Üretim alanında bulunması gereken kimyasalların miktarı aşılmamalı ve bir arada bulunmaması gereken maddelere özen gösterilmelidir. Ayrıca, aşırı yüklemeler ya da kapasite üstü çalışmalara kesinlikle izin verilmemelidir. Ortamın sıcaklık, nem ve havalandırma koşulları sürekli olarak takip edilmelidir. Özellikle statik elektrik konusu son derece kritiktir; topraklama işlemleri yapılmalı ve personelin kıyafet ve ayakkabıları titizlikle kontrol edilmelidir.” diye ekledi.

Kapsül Nedir? Patlayıcılarla Çalışırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yaşanan bu üzücü olay hakkında henüz detaylı bilgiye sahip olmadıklarını belirten Koyuncu, patlamanın kapsül üretim bölümünde gerçekleştiği bilgisini paylaştı. “Peki, kapsül nedir? Kapsüller, ateşli silahlar için üretilen fişeklerde kullanılan unsurlardır. Genellikle kurşun azid, antimon sülfür ve baryum nitrat gibi bileşenler içerir. Kurşun azid, birincil patlayıcılar kategorisinde yer alır ve son derece hassas bir yapıya sahiptir. Birincil patlayıcılar, küçük bir darbe, ısı, sürtünme veya elektrik kıvılcımı gibi etkilerle mikro saniyeler içinde reaksiyon başlatabilir ve sonrasında gelen ana patlayıcıyı ateşleyebilir.” şeklinde konuştu.

Patlayıcı maddelerin kararsız yapıda olduğunu ve yüksek miktarda kimyasal enerji barındırdığını belirten Koyuncu, “Dolayısıyla patlayıcılarla çalışırken, her aşamada mevzuata uygunluk sağlamak için titizlikle çalışmak gerekmektedir. Basit görünen bir durum, morale bozuk ya da dikkati dağınık bir çalışanın sebep olduğu istenmeyen olaylara yol açabilir.” dedi.

Patlama esnasında ortaya çıkan zehirli gazlara da dikkat çeken Koyuncu, “Patlama, aslında çok hızlı meydana gelen bir yanma reaksiyonudur. Bu süreçte, yapıdaki bileşenlerin oksitlenmesi sonucunda özellikle azot oksit ve kükürt oksit bileşikleri havaya salınır. Bu gazlar, insan vücudu üzerinde farklı etkilere yol açabilir. Düşük çözünürlüğe sahip toksik gazların etkisi hemen hissedilmeyebilir. Ayrıca, 2500°C’yi aşan sıcaklıklar oluşarak metalik bileşenlerin buharlaşmasına ve ardından havadan toprağa karışarak ağır metal kirliliğine neden olabilmektedir. Patlama sonucunda oluşan toksik bileşenler, basınç dalgaları ve meteorolojik koşullara bağlı olarak rüzgar ve yağmur sularıyla uzak bölgelere taşınabilir ve bu durum, insan sağlığını ve tüm ekosistemi tehdit edebilir.” şeklinde açıklamalarda bulundu.

Yapay Zeka Destekli Uygulamaların Önemi

Prof. Dr. Koyuncu, patlayıcı üretim tesislerinde insan kaynaklı hataların minimize edilmesi için yapay zeka destekli uygulamaların önemine dikkat çekti. “Bu tür tesislerde robotik uygulamalar oldukça faydalı olabilir. Bursa Teknik Üniversitesi’nin yapay zeka destekli projeler geliştirme konusundaki sağlam altyapısı ve güçlü kadrosuyla, patlayıcı üretimi ile ilgili yenilikçi çözümler sunacağına inanıyorum.” dedi.

– BURSA

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Yerel