
HÜDA PAR’ın Kürtçe Talebi Tepki Topladı
YENİÇAĞ – Özel Haber / Fatih Erboz HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun liderliğindeki parti, Kürtçenin Türkiye’de ikinci resmi dil olarak tanınmasını istemesiyle birlikte, toplumda büyük bir tartışma başlatmış durumda. Bu talep, birçok kesimden sert tepkilerle karşılandı. Kutlu Parti Genel Başkanı Prof. Yusuf Halaçoğlu, bu tür taleplerin kabul edilemez olduğuna dikkat çekerek, “Anayasanın değiştirilmesi mümkün olan ilk dört maddesinden biri üzerindeki değişiklik, yalnızca TBMM’ye bağlı değildir. Bu, 400 milletvekilinin onayını gerektirir ya da referandum yoluyla halkın onayına sunulmalıdır. Halka sorulduğunda, Türk milleti bu durumu asla kabul etmez. TBMM’de CHP’nin tutumu bu noktada belirleyici olacaktır. Ancak Kürtçenin ikinci resmi dil olarak kabulü, bir ulusun intiharını ifade eder.” şeklinde konuştu.
HÜDA PAR sözcüsü Ramanlı, Irak Bölgesel Kürt Yönetimi’ndeki temasları sırasında, anayasa tartışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Ramanlı, taleplerinin özerklik ya da federasyon olmadığını vurgulayarak şöyle dedi: “Yeni bir anayasaya acil ihtiyaç duyduğumuzu her fırsatta belirtiyoruz. Mevcut anayasa, milletimizin örfleri, adetleri, kültürü ve inançları ile bütünleşmiş bir yapı sergilemiyor. Kürtlerin varlığının tanınması ve resmi dil olarak Kürtçenin de kabul edilmesi gerektiğini savunuyoruz.” Ancak bu ifadeler, birçok kişi tarafından sert bir şekilde eleştirildi.
Prof. Halaçoğlu, bu tür taleplerin yalnızca Türkiye için değil, tüm dünya için tehlikeli olduğunu belirterek, şu şekilde devam etti: “Bir ülkenin iki resmi dili olamaz. İkinci bir resmi dilin kabul edilmesi o ülkenin bölünme riskini artırır. Türkiye, bulunduğu coğrafya itibarıyla bu riski daha fazla taşımaktadır. Örneğin, ABD’de birçok dil konuşulmaktadır, fakat devletin resmi dili nettir. Türkiye’de de birçok dil konuşuluyor, ancak resmi dil Türkçe olmalıdır; bu durum değişmemelidir.”
Halaçoğlu, Türkiye’nin yüzde 86’sının kendisini Türk olarak tanımladığını belirterek, “Türk milletinin böyle bir öneriyi kabul etmesi mümkün değildir. Türkiye’de resmi dil Türkçe’dir. Bunun dışında başka diller konuşulabilir, fakat ikinci bir resmi dilin kabulü asla düşünülemez. Anayasanın değiştirilemez ilk dört maddesi içinde resmi dil tanımı yer alır. İkinci bir resmi dilin kabulü için anayasa değişikliği gerekmektedir ve bunun iki yolu vardır: Birinci yol, TBMM’de 400 milletvekilinin onayını gerektirir, ikinci yol ise referandumdur. Ancak iktidar bloğunun sayısı yeterli değil.”
Halaçoğlu, Türkiye’de Türkçe dışında ikinci bir resmi dilin kabul edilmesinin imkansız olduğunu ifade ederek, “Herhangi bir değişiklikte CHP kilit bir rol oynamaktadır. CHP bu duruma onay verir mi? Çok zor; çünkü parti duruşu ve tabanındaki tepkiler bunu engelleyecektir. Eğer referandum yapılırsa, bu teklifin kabul edilmesi mümkün değildir. TBMM’de CHP’nin tavrı, parti tabanının istekleri doğrultusunda şekillenecektir. Toplum asla böyle bir teklifi kabul etmez.” dedi.
Yusuf Halaçoğlu: Savaş ve iç karışıklıkla yapamadıklarını göçle yapıyorlar
Halaçoğlu, Arap subayların Osmanlı İmparatorluğu’nun harekât planını nasıl İngilizlere sattığını da Fatih Altaylı’ya anlattı. Ayrıca, Ege Adaları’nın Yunanistan’a kimin verdiğini de duyurdu.