
Bursa’nın Orhaneli ilçesinde yaşayan 85 yaşındaki İbrahim Alan, yol kenarlarına ve gölet etrafına meyve ağaçları ve sebzeler ekip, gelen vatandaşların faydalanması için hayrat bahçesi yaptı.
Kırsal Akalan Mahallesi’nde ikamet eden İbrahim Alan, 23 yıl önce yol kenarlarına ve yapılan gölet kenarına meyve ağaçları dikmeye başladı. Her yıl ağaç diken Alan, 23 yılda 300’e yakın meyve ağacı dikti. Başkaca kesimde zerzevat de yetiştiren Alan, “hayrat bahçesi” yazılı tabela koydu. İbrahim Alan, yol kenarında elma, armut, üzüm, şeftali, incir, kiraz, vişne, erik üzere meyveler ile domates, salatalık, kabak, biber üzere sebzeler yetiştiriyor. Gölete balık tutmaya yahut piknik yapmaya gelen vatandaşlar, Alan’ın yetiştirdiği zerzevat ve meyvelerin tadına bakıyor.
Daha önce konutunun yanına meyve ve zerzevat ektiğini, ancak tanıdıklardan farklı yiyen olmayınca aklına bu türlü bir fikir geldiğini belirten İbrahim Alan, “Buraya çok kişi balık tutmaya ve piknik yapmaya geliyor. Onların faydalanmaları için buraya meyve diktim. Başkaca yazın da zerzevat ekiyorum. Buraya kim gelirse meyveler onundur. Buraya masrafları kendi cebimden yapıyorum. Göletin kenarına da meyveler dikmeye başladım. Onlar da büyüyünce balık tutanlar için gölgelik olacak, hem de meyve yiyecekler. Artık yaşım itibariyle zorlandığım oluyor. 2 çocuğum var, onlar da ilgileniyor. Zerzevat ve meyvelerden yiyenler bana ‘Allah razı olsun’ deseler kâfi. Ben buraya geldiğimde, ‘Allah’ım bana su ver, gelen giden içsin’ diye dua ettim. O çeşmeleri yaptırdım. Sonra bir şeyler dikeyim, hayır olsun, hem de gelen giden otursun istedim. Birkaç çeşme yaptıktan sonra etrafına bir iki meyve diktim. Akabinde her tarafına yapmak geldi içimden. Bu işten çok zevk alıyorum. Gelen gidenden Allah razı olsun. Allah’tan şunu istedim, ‘Burada ne yetişirse bunu bütün canlılara yedir’ dedim. Bakımını kendim yapıyorum. Burada armut, kiraz, erik, elma, ıhlamur var. Bu yerde yetişen zerzevat ve meyvelerin hepsini ekerek bütün canlılara bıraktım. Türkiye’nin her noktasından buraya gelenler faydalanıyor. Ben kişilerden yalnızca ‘Allah razı olsun’ demelerini istiyorum. Diğer bir şey beklemiyorum. Diyanet kardeşlerimiz şaşırıyor, ‘Sen bunu nasıl yaptın’ diye soruyorlar. Ben ölene kadar bu devam edecek. Ben öldükten sonra da oğullarım, torunlarım bakacak. Bakmazsan olmaz. Buralarda toprak bile yoktu. Ben traktörle toprak doldurdum, diplerini kazıyorum, sulamasını yapıyorum” dedi.