Gümüşhaneli serabral palsi hastası 17 yaşındaki genç, babasını kaybettiği yüzme sporuyla hayatına önce istikrar kattı sonra kaygılarını yendiği yeni bir hayat kazandı.
Babasının denizde boğulup ölmesinin akabinde tıpkı kaderi yaşayacağını düşünmesine karşın kendisini yüzme sporuna veren Onur Öktem, 2 yıllık uğraşın akabinde tüm engelleri aşarak hayata tutundu.
Serabral palsi marazı, gayrı rahatsızlıkları ve geçirdiği ameliyatlar nedeniyle yüzde 76 orantısında engelli olan 17 yaşındaki Öktem’in azim dolu hikayesi 2 yıl önce Gümüşhane Yarı Olimpik Yüzme Havuzundaki kursa katılması ve antrenörü Serkan Alp’i tanımasıyla başladı.
Yürüme güçlüğü çeken, havuza otomobille gelip giden, elinde ve bacağında istemsiz yansımaları olan Öktem’in ilk bir yıl yalnızca minik çocukların eğitim gördüğü küçük havuzda zayıf olan kasları güçlendirildi.
Yılmadan, yorulmadan, sıkılmadan ve hırsla haftanın 5 günü fiyatsız olarak düzenlenen bu kursa katılan Öktem, 2 yılın akabinde bugün özgüveni yüksek, tam olarak yüzebilir ve kursa yürüme gidip gelebilir hale velev futbol maçı oynayacak duruma geldi.
Kendisi küçükken babasının Giresun’un Tirebolu ilçesinde denizde boğularak öldüğünü bu nedenle de yüzmeye ilk başladığında tıpkı kaderi yaşayabileceği korkusunu üzerinden attığını kaydeden Öktem, bu noktada antrenörü Serkan Alp’i çok sevdiğini belirterek, “Hocamın bende çok emeği var” dedi.
Spor yapmaya ve yüzmeye başladıktan sonra kendisini gören kişilerin olumlu icmallerinin kendisini çok memnun ettiğini kaydeden Öktem, “Havuzda yüzmek bana şık ve keyifli geliyor. Kendime inancımda artı. Burada bir uğraş gösteriyorum ve o gayretin karşılığını da almak istiyorum” diye konuştu.
“Artık düşmeden futbol da oynayabiliyorum”
Evvelce yolda yürürken, takılıp düştüğünü, istikrarım sorunu yaşadığını kaydeden Öktem, “Havuza geldim geleli istikrarımı sağlayabiliyorum. Artık düşmüyorum. Mahallede top oynarken dokunsanız düşerdim, istikrarım yoktu. Artık futbol da oynayabiliyorum. Bu şekilde keyifli oluyorum. Günde 1, 1,5 saat yüzüyorum ve konuta gittiğim zamanda boş durmuyorum. Spor aletlerim var meskende onlarla sporumu yapıyorum. Boş durmuyorum, oturmuyorum” halinde konuştu.
Kendisi üzere rahatsızlıkları olanlara kesinlikle yüzmeleri tavsiyesinde bulunan Öktem, kursa da hiçbir fiyat ödemediklerini büsbütün devletin karşıladığını belirterek, “Hocamı seviyorum ve öğretmenimin bende çok emeği var. Emeğini ziyan etmek istemiyorum. Öğretmenimde devamlı antrenmanlara gel diyor. Arada aksatsam da gelmeye çalışıyorum” sözlerini kullandı.
“Onur ilk geldiği zamanlar güç yürüyor, hayatını çok güçlükle idame ettiriyordu”
Bedensel engelli sporcusu Onur Öktem’le 2 yılı aşkın bir müddettir birlikte antrenman yaptıklarını belirten Gençlik ve Spor Bölge Müdüriyeti Bedensel Engelliler Yüzme Antrenörü Serkan Alp ise “Onur ilk geldiği zamanlar çetin yürüyor, hayatını çok çetin idame ettiriyordu. Merdiven çıkarken zorlanan bir çocuktu. Sokakta arkadaşlarıyla oynayamıyordu. Onur’la yaklaşık bir yıl küçük havuzda antrenman yaptık. Bacakları çok güçsüzdü bir sene burada çalıştıktan sonra yavaş yavaş Onur güçlendi. 1,5 yılın ahir Onur’u büyük havuza alabildim” dedi.
“Beni bir insan olarak berhudar etti Onur”
Onur Öktem’in çok savaşçı bir birey olduğunu, bu savaşını kendisini de yansıttığını anlatan Alp, “Onur bu işi bıraksaydı bende tahminen Onur’un peşinden bırakırdım. Her gün antrenmanlara geldi gitti. 2 yıl boyunca uğraştık lakin daha sonra Onur’u tanıyanlar gelip buraya bize teşekkür ettiler. Ailesi geldi. Onur alışılagelmiş bir insanın hayatını sürdüğü üzere hayatını sürdürmeye başladı dedi. Beni bir insan olarak keyifli etti Onur” diye konuştu.
Sporcusunun sabah kalkar kalmaz kendisini arayarak “Hocam antrenman var mı, antrenmana geliyorum” dediğini akşam meskene gittiği zaman da aradığını kaydeden Alp, “Onur farklı bir çocuk. Geldiği zaman kolunda ve ayaklarında istemsiz yansımalar vardı. Şuanda neredeyse bitti. Kasları da güçlendi. Birinci geldiği zaman ailesi otomobille getiriyordu. Daha sonraları yürüme geldi. Yolda zorlana zorlana geliyordu. Bir ayağı daima noktadaydı, sürükleyerek geliyordu. Şuanda Onur’un yürümesinde olsun, hayatını idame ettirebilmesi olsun sıradan sağlıklı birey gibi” sözlerini kullandı.
