
Muharrir: Geoffrey Smith
– Çetin bir Brexit geliyor ve ne paylar ne de sterlin bunu umursamış gözüküyor.
Pazartesi günü Financial Times’ın yayınladığı bir habere göre İngiltere hükümeti, mevcut geçiş dönemini düzenleyen AB Çıkış Anlaşmasını temelden parçalayacak yeni bir yasa taslağı hazırlıyor, bu da İngiltere’yi Kuzey İrlanda’nın İngiliz bölgesi ile güneyde İrlanda Cumhuriyeti ortasında katı bir hudut rotasına sokuyor. Ayrıyeten Başbakan Boris Johnson mahallî medyaya, İngiltere ve AB ortasındaki ilişkileri faal bir şekilde yürütecek bir ticaret anlaşmasının 15 Ekim’e kadar yapılması gerektiğini söylüyor.
Sonuç olarak sterlin Euro karşısında çok olmasa da zayıfladı ve %0,6 düşüşle 1,1138 oldu. Fakat İngiltere hükümet tahvilleri daha yüksek olarak randımanları eğri boyunca 1-2 baz puan düşürürken borsa daha az umursamazdı: FTSE 100 %1,5 yükseldi ve daha çok yurtiçi odaklı olan FTSE 250 orta ölçekli endeksi – genelde Brexit riskini anlamak için çokuluslu şirketlerin hakim olduğu FTSE 100 endeksine göre daha iyi bir göstergedir – %1,4 artış yaşadı.
Anlaşılan o ki piyasalar, dört yıldır inatla gelemeyen bir ekonomik felaket ve zorluk vaat eden bir anlatıdan bıkmış durumda.
İngiliz ekonomisinin son on yılın ilk yarısında Euro bölgesindeki görece üstün performansının birçoklarından vazgeçmiş olduğu gerçek olsa da bu üslup nüanslar, Covid-19 karantinalarını takiben her şeyi saran ve daha gerçek ekonomik felaketler içinde kayboldu. İngiltere borsaları bu yıl Avrupa’nın geri kalanına göre düşük performans gösterdi: her iki FTSE göstergesi de Stoxx 600 endeksinin %12’lik düşüşüne kıyasla %20 üzerinde kayıp yaşamış durumda lakin bu genel olarak ülkenin koronavirüsle baş etme konusundaki zayıflığı ve hizmet dalı yüklü ekonomisinin, karantinaların yol açtığı bozulmaya karşı daha kırılgan olması ile açıklanır (bariz biçimde bu yıl İngiltere’ye göre daha düşük performans sergileyen tek büyük endeks, İspanya’nın birebir meseleleri yaşayan IBEX 35 endeksi oldu).
O zaman piyasalar Brexit’i neden daha fazla umursamalı?
Aşikâr olan cevap, bunun hem İngiltere hem de Avrupa ekonomisine yönelik gerçek ve ek ekonomik ziyana yol açma yetisinin ortadan kalkmaması. İngiltere, gümrük gönderilerini takip etmenin hudut denetimleri gereksinimini kaldıracak bir yolunu bulamadı ve bu tıp denetimler için muhtaçlık duyulacak altyapı, Çıkış Anlaşması’nın sona erdiği Ocak ayına kadar hazır olmayacak.