Kırıkkale’de yetiştirilen ve içeriğindeki pirüvik asit ölçüsünün fazlalığı nedeniyle başka çeşitlerinden ayrılan coğrafik işaretli Kılıçlar soğanının hasat dönemi başladı. Tarım işçileri 40 derecelik sıcak havanın altında çalışmalarını özveriyle yapıyor.
Kırıkkale’nin Yahşihan ilçesine bağlı Kılıçlar köyünde yaşayan vatandaşların yüzde 80’i geçimlerini soğan ve pırasa üreterek sağlıyor. Ismini yetiştirildiği Kılıçlar köyünden alan ve Kırıkkale Belediyesi tarafından 2014 yılında Türk Patent ve Marka Kurumuna yapılan müracaat sonrasında 2018 yılı Ekim ayında tescillenen soğan, içeriğindeki pirüvik asit ölçüsünün fazlalığı nedeniyle başka soğan çeşitlerinden ayrılıyor. Coğrafik işaretli Kılıçlar soğanının hasat dönemi, 40 dereceye yaklaşan sıcak havanın altında başladı. Aylarca verdikleri güçlü uğraşların sonunda soğan hasadına başlayan çiftçiler, çok sıcaklara karşın çalışmaktan şikayet etmezken emeklerinin karşılığını alamamaktan yakındı. Gün uzunluğu güneş altında toplanan soğanın kilogramı 2 liradan alıcı buluyor.
“Soğan hayatımızın sigortasıdır”
Soğanın sağlık yönünden yararlarını anlatan Payar, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Soğanımız 2018 yılında tescillenmiştir ve patent almıştır. Toprağımızın başka bir özelliği vardır. Türkiye’nin neresinden tohum getirirseniz getirin soğanımız yatsı ve kırmızı olur. Bir de soğan hayatımızın sigortasıdır. Kesinlikle olmazsa olmazdır. Bütün yemeklerde soğan kesinlikle kullanılır. Soğanın yararlarına gelince eklem ve kırık ağrılarına iyi gelir. Ayrıyeten damar sertliğine, mide ağrılarına, tedavi ettiği söyleniyor. Kırmızı soğan ayriyeten C ve B vitaminleri bulunuyor. Soğanımız cins olarak Kırıkkale’de ve Türkiye’de ilk olarak üretilmektedir, kilogramı 2 liradır. Burada arkadaşlarımız çalışıyor, torbalıyor. Hatta yurt dışına da gidiyor diyebiliriz soğanımız. Genelde köye toptan alıcılarımız geliyor. Ankara’dan, Kırıkkale’den ve başka illerimizden. Toptan bir şekilde pazarlıyoruz” dedi.
“Çileyi biz çekiyoruz parayı öbürleri kazanıyor”
Sabah erken geliyoruz işçilerle birlikte çalıştıklarını söz eden 52 yaşındaki çiftçi Meryem Ercan, “İşte parasının bedelini vermiyor alanlar. Her yerden müşteri geliyor. Yahşihan’a götürüyoruz orada satıyoruz. Toptan isteyenlere veriyoruz. Toptan alanlarda ucuz alıyor kendileri pahalı veriyor. Çileyi biz çekiyoruz parayı diğerleri kazanıyor. Biz de bu türlü güneşin altında akşama kadar çalışıyoruz. Kıymetini veren olmuyor” biçiminde konuştu.
“Çok sıkıntı göründüğü üzere değil”
Sıcak havalarda soğan sökümünün güç olduğunu dile getiren 24 yaşındaki Hamdiye Özpınar ise, “Sabah işe geliyoruz. Soğan sökülecekse söküyoruz. Kesilecekse kesiyoruz. Saat akşam 17.00’de paydosumuz oluyor. Çok güç her şey göründüğü üzere değil. İçinde olunca daha iyi anlaşılıyor. Soğan sökümü çok sıkıntı çok sıcak oluyor. Bir de güneş yakıyor. Daima toprağın içinde olunca çok zor” tabirini kullandı.
Burada günlükçü olarak sabahtan akşama kadar çalıştıklarını belirten 18 yaşındaki Derya Güler de bilhassa mor soğanın meşhur olduğunu söyledi.
