Çanakkale’nin Lapseki kazası Umurbey beldesine bağlı Beybaş köyünde ailesiyle birlikte yaşayan ve üniversite sınavına girmeye hazırlanan Zeynep Ayhan (18), kiraz hasadı yaparken gözle görülmesi çetin olan ve ”avatar” da denilen ”udumbara” çiçeğini fark etti.
Çalışmaya mola verip kiraz ağacının altında oturduğu sırada bir kiraz ve yaprağın üzerinde daha evvelce de bir kitapta okuduğu ve haber sahibi olduğu udumbara çiçeğini görüp, heyecanla babası Muammer Ayhan’a gösterdi. Zeynep Ayhan, Budizm efsanesinde nokta alan ve ”cennetten gelen hayır” olarak bilinen çapı 7 mm, gövdesi ise 1 mm olan efsane çiçeği bulduğu için kendisini şanslı hissettiğini söyledi.
Budistlerin inandığı efsaneye nazaran, ”udumbara” çiçeğinin kişisel ve bedelli bir çeşit olduğunu tabir eden Zeynep Ayhan, çiçek sönünceye kadar kiraz ve yaprağı ihtimamla saklamaya karar verdi. Yaprak ve kiraz üzerinde iki gün koruyabildiği çiçeği akrabalarına ve arkadaşlarına da heyecanla gösteren Ayhan, “Bu çiçeğe ait bir bilgiyi daha evvel okumuştum. Aklıma geldi, çiçeği gördükten sonra araştırınca Budizmin inancına nazaran cennetten gelen hayır çiçeği olan udumbara olduğunu öğrendim. Babamla paylaştım. Kirazda da vardı fakat kirazdaki düştü. Sonra kiraz yaprağında fark ettim. Dikkatimi çekti. Kiraz yaprağını kopardığımda daha canlıydı ve çok aşikardı. Araştırıp detaylı malumat sahibi olduktan sonra saklamak istedim” dedi.
UDUMBARA EFSANESİ
Budistlerin inandığı efsaneye nazaran, ”Youtan Poluo” olarak bilinen udumbara çiceği, 3 bin yılda bir çiçek veriyor. Udumbaranın eski Hint nahiyesinin en eski lisanı Sanskritçe’deki meali ”Cennetten gelen hayır çiçeği” olarak biliniyor. Ağaçların kollarında parazit olarak yetişen udumbara çiçeği, üzerinde yaşadığı ağacın meyvesi içinde yetiştiği için gözle fark edilmesi çok sıkıntı. 3 bin yılda bir açtığı söylenen çiçek bu nedenle Budist efsanesinde çok nadir hikayelerin sembolü olarak kabul ediliyor. Budizm efsanesinde udumbara çiçeği ortaya çıktığı devirlerde bir hükümdarın doğacağına inanılıyor. Eksperler ise udumbara çiçeği olarak lanse edilen organizmanın, aslında bir böceğe ilişkin yumurtalar olduğunu belirtiyor.
